İran atasözleri: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Feyyaztiftik (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
1. satır:
--[[Özel:Katkılar/176.240.207.96|176.240.207.96]] 18:48, 14 Mayıs 2013 (UTC)
[[Resim:Flag of Iran.svg|thumb|100px|İran]]
 
İran Atasözleri
* Arapça bir dildir, Farsça yemeğin sonunda yenen tatlı, Türkçeyse sanat.
* Söz bir tasmadır, onu sarfedenin boynuna takılır.
* Aşk klavuz istemez, tek başına yol alır.<sup>[[Vikisöz:Günün Atasözü/Arşiv/2010|26 Eylül 2010]]</sup>
* Arının yuvasını yıkan, balın tatlılığıdır.
* Aynadaki görüntünü beğenmiyorsan; aynayı değil kendini değiştir.
* Bilge kişi bilgeliği arar, akılsız kişi onu bulduğunu düşünür.
* Bir şah delirdiği zaman Kafkaslarda savaşa gider.
* Ben ölüyü yıkadım; cennete mi, cehenneme mi gideceğine karışmam.
* Cahiller okumuşların cevaplayamayacağı soruları sorarlar, sersemler akıllıların yedi yılda cevaplandıramayacağı soruları bir günde sorarlar.
* Cahil dostun olacağına, akıllı düşmanın olsun.
* Çocuğuna meslek öğretmeyen, ona hırsızlığın yolunu açmış olur.
* Dünyadaki bütün ızdıraplar aza kanaat etmemekten ileri gelir.
* Dünyanın bütün karanlıkları bir araya gelse bir mumun ışığını söndüremez.<sup>[[Vikisöz:Günün Atasözü/Arşiv|31 Temmuz 2010]]</sup>
* Eğerle meğer evlenmişler, keşke isimli bir çocukları olmuş.
* Hırsız kalabalık ve huzursuz bir ortam ister.
* Her tarafa bakan, hiç bir şeyi görmez.
* Hiç kimse gayret etmeden başarıya ulaşamaz.
* Hayatta açlıktan sonra yalnızlık gelir.
* Hiç birşey bilmiyor, bilmediğini de bilmiyor, öğret ona çocuktur. Pek çok şey biliyor, bildiğini de biliyor, takip et onu, akıllıdır.
* İstanbulu ömründe bir kere gören ya İstanbula gelirken yolda ölür, ya İstanbulda ölür, ya da İstanbul hasretiyle ölür.
* İki kere düşün, bir kere yaz.
* İnci ele geçtikten sonra denize ne gerek var?
* İnsanın kimliği dilinin altında saklıdır.
* İnsan gülünce bu başkalarının hesabınadır, ağlayınca bu kendi hesabınadır.
* İzlemek cehennemden daha yakıcıdır.
* Kılıcın kendisiinsanı çoğunlukla savaşa iter.
* Meyvesini yediğin ağacın dalını kesme.
* Meyve veren ağaca balta vurmazlar.
* Nasıl indireceğini bilmediğin eşeği dama çıkarma.
* On yoksul bir kilime sığar ama bir ülke iki padişaha yetmez.
* Öncekiler ekti, biz yedik; şimdi biz ekiyoruz, gelecektekiler yesin.
* Öğretmenin aşağılamaları babanın övgülerinden daha iyidir.
* Söz bir tasmadır, onu sarfedenin boynuna takılır.
* Sabır acı kökleri, fakat çok tatlı meyveleri olan bir ağaçtır.
* Şans, verimli çalışmaya bağlıdır.
* Yedi derviş bir posta oturur da, iki hükümdar dünyaya sığamaz
 
 
[[Kategori:İran Atasözleri]]
* İzlemek cehennemden daha yakıcıdır.
 
 
İran Atasözleri
* Aynadaki görüntünü beğenmiyorsan; aynayı değil kendini değiştir.
 
 
İran Atasözleri
* Sabır acı kökleri, fakat çok tatlı meyveleri olan bir ağaçtır.
 
 
İran Atasözleri
* İnci ele geçtikten sonra denize ne gerek var?
 
 
İran Atasözleri
* Cahil dostun olacağına, akıllı düşmanın olsun.
 
 
İran Atasözleri
* Ben ölüyü yıkadım; cennete mi, cehenneme mi gideceğine karışmam.
 
 
İran Atasözleri
* Arapça bir dildir, Farsça yemeğin sonunda yenen tatlı, TürkçeyseTürkçe'yse sanatsan'at.
 
 
İran Atasözleri
* Meyve veren ağaca balta vurmazlar.
 
 
İran Atasözleri
* Yedi derviş bir posta oturur da, iki hükümdar dünyaya sığamaz.