Türkçe atasözleri/Ö: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
21. satır:
* '''Öküze boynuzu yük gelmez!''' (Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, 22.01.2000). Kocasının evinden baba evine geldiğinde kızını teselli için söylenen ifade. Kendinden bir parçadır anlamında.
* Öküze boynuzu yük olmaz.{{VS|Öküze boynuzu yük olmaz}}
* '''Öküzün yazın harmanda pislediği, kışın saman olarak önüne gelirmiş!''' (Kırıkkale’li Faruk TEZEL’den nakleden 1979’lu, Bartın-Ulus’lu Celil YAMAN’dan naklen Said Dağdaş, 1.11.2006). Geciktirilen, ihmal edilen işler mutlaka umulmadık, beklenmedik şartlarda karşımıza çıkar anlamında... Yapılan kötü işin eninde sonunda, yapan kişiyi bulacağı anlamı da taşımaktadır.
* '''Ölen inek sütlü olur!''' (1950’li Ayşe Yaman’dan nakleden Celil Yaman'dan naklen Said Dağdaş, 25.8.2007). Kaybedilen mal, kıymete biner anlamındadır. “Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur!„ atasözü ile benzer anlamda.
* '''Ölen, öldüğüyle kalır!''' (1341’li Fatmana Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş). Ölüm, insanoğlunun dünyaya vedasıdır. Sıradışı insanlar istisna olmak üzere, ölüm aynı zamanda kısa sürede unutulmanın da gerçeğidir. Bu atasözünden hareketle; insanoğlu, dünyada kalıcı olma çabasını hayatının gayesi haline getirmelidir yorumu yapılabilir.
* '''Ölene kadar geçineceğin kişiyi, yorulana kadar ara'''… (Emmisi Sabri Koç’dan nakleden Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 10.5.2012, Tel.: 0533.3661076).
* Ölenle birlikte ölünmez.{{VS|Ölenle birlikte ölünmez}}
* Ölenle ölünmez.{{VS|Ölenle ölünmez}}
* '''Ölenlere Allah rahmet eylesin! Kalanlara sabr-ı cemiller versin! Cümlemize de tedarikli olmayı nasib eylesin! Kendi yolunda ayaklarımızı sabit kılsın!..''' Erzurum yöresinden alınan taziye duası (Erzurum-Oltu-İğdeli köyünden, 1955 doğumlu Abdülkerim Demirci’den naklen Said Dağdaş, 19 Mayıs 2010, Erzurum).
* Ölme bayılmaya benzemez.{{VS|Ölme bayılmaya benzemez}}
* Ölmek var, dönmek yok.{{VS|Ölmek var, dönmek yok}}
Satır 30 ⟶ 33:
* '''Ölmüş eşek, kurttan mı korkar?!''' (Fatmana Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş). Hesabını veremeyecek işi olmayanın ya da kaybedecek hiçbir şeyi olmayanın gözü pek olur, cesareti ve kendine güveni tamdır, zarar vermekten de çekinmez, vb. anlamlarda...
* Ölmüş [[koyun]] kurttan korkmaz.{{VS|Ölmüş koyun kurttan korkmaz}}
* '''Ölmüş koyun, kurttan mı korkar?!''' (Mehmed BAZ)?.. Hesabını vermeyecek işi olmayanın gözü pek olur anlamında... Açıklama: Türkçemizde kurtla(canavar) ilişkilendirilmesi en uygun sürü hayvanı koyundur. Çünkü koyunun can düşmanı kurttur. Kurt/kurtlar, yaylada otlayan koyun sürülerine fırsatını bulduğu anda saldırır. Kurtla eşek arasında ise bu tür bir ilişki kurmakta zorluk vardır. Her ne kadar Türkçemizde ''Ölmüş eşek kurttan mı korkar?!'' atasözü daha yaygın olarak zihinlerde yerleşik ve kullanımda ise de, ''Ölmüş koyun kurttan mı korkar?!'' şeklindeki sürümü de yaygın olarak kullanılır ve bize göre daha tutarlıdır. ''Ölmüş eşek kurttan korkmaz!'' atasözünde ise az da olsa "galat-meşhur" tarzı bir kullanım olduğu bile söylenebilir (Said Dağdaş).
* Ölü aşı neylesin, türbe taşı neylesin.{{VS|Ölü aşı neylesin, türbe taşı neylesin}}
* '''Ölü gözünden yaş, hoca evinden aş çıkmaz!''' (1955’li, Acıpayam-Dodurgalı ve Corum'lu Ganime Ay'dan naklen Said Dağdaş, 17.12.2001, Ankara).
* '''Ölü öldüğü günkü gibi yanılsa, gelin geldiği günkü gibi sevilse?'''! (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1984)!..“Yeni senek, suyu soğuk tutar!„ atasözü ile benzer anlamda..
* Ölüm dirim bizim için.{{VS|Ölüm dirim bizim için}}
* '''Ölüm geldi cihane, bağ ağrısı bahane!''' (TRT 1, Ömür Dediğin Programı-06.10.2012, 07:20, Manisa-Salihli-Poyraz Damları Belediyesinden yaşlı bir kişinin ailesi hakkındaki konuşmasından naklen Said Dağdaş).Yaşlanınca, ölümün iyice yakınlaştığını ifadede daha çok kullanılır. ''"Ölüm geldi cihana! Baş ağrısı bahane (mahana)!'' (Yeşilova-Niyazlar Köyünden 77 yaşında bir hanımdan naklen Said Dağdaş, 24.8.2013, 07:30, TRT 1-Ömür Dediğin).
Satır 46 ⟶ 51:
* Ölüyü çok yursan sıçağan olur.{{VS|Ölüyü çok yursan sıçağan olur}}
* Ölüyü örtekorlar , deliğe dürtekorlar.{{VS|Ölüyü örtekorlar , deliğe dürtekorlar}}
* '''Ömer diyeceği, ağzını büzüşünden belli olur!''' (Ahmet Turan Alkan’dan (Selâtin câmileri ve biz) naklen Said Dağdaş, 11.11.2012). Kişinin ne demek istediği ilk cümlelerinden anlaşılabilir. ''“- Sen yine ters bir lâf edeceksin; “Ömer diyeceğin ağzını büzüşünden belli” diyeceğinizi tahmin ediyorum…”'' http://www.zaman.com.tr/columnistDetail_getNewsById.action?newsId=2013986
* '''Ömer diyecek dudak, domarışından belli olur!''' (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Temmuz 1982; 22.01.2000). Kişinin ne demek istediği ilk cümlelerinden anlaşılabilir (Dağdaş ve ark., 2006).
* '''Ön gürlüğü gelir geçer, Allah son gürlüğü versin…''' (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1979).
* Ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gider.{{VS|Ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gider}}
* Önce düşün, sonra söyle.{{VS|Önce düşün, sonra söyle}}
Satır 62 ⟶ 70:
* Ölüsü olan bir gün, delisi olan her gün ağlar
* Ölüyü çok yıkarsan ya osurur, ya da sıçar.
* Öz ağlamayınca göz [[Ağlamak|ağlamaz]] (yaşarmaz).
* '''Öküzün yazın harmanda pislediği, kışın saman olarak önüne gelirmiş!''' (Kırıkkale’li Faruk TEZEL’den nakleden 1979’lu, Bartın-Ulus’lu Celil YAMAN’dan naklen Said Dağdaş, 1.11.2006). Geciktirilen, ihmal edilen işler mutlaka umulmadık, beklenmedik şartlarda karşımıza çıkar anlamında... Yapılan kötü işin eninde sonunda, yapan kişiyi bulacağı anlamı da taşımaktadır.
* '''Ölen inek sütlü olur!''' (1950’li Ayşe Yaman’dan nakleden Celil Yaman'dan naklen Said Dağdaş, 25.8.2007). Kaybedilen mal, kıymete biner anlamındadır. “Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur!„ atasözü ile benzer anlamda.
* '''Ölmüş koyun, kurttan mı korkar?!''' (Mehmed BAZ)?.. Hesabını vermeyecek işi olmayanın gözü pek olur anlamında... Açıklama: Türkçemizde kurtla(canavar) ilişkilendirilmesi en uygun sürü hayvanı koyundur. Çünkü koyunun can düşmanı kurttur. Kurt/kurtlar, yaylada otlayan koyun sürülerine fırsatını bulduğu anda saldırır. Kurtla eşek arasında ise bu tür bir ilişki kurmakta zorluk vardır. Her ne kadar Türkçemizde ''Ölmüş eşek kurttan mı korkar?!'' atasözü daha yaygın olarak zihinlerde yerleşik ve kullanımda ise de, ''Ölmüş koyun kurttan mı korkar?!'' şeklindeki sürümü de yaygın olarak kullanılır ve bize göre daha tutarlıdır. ''Ölmüş eşek kurttan korkmaz!'' atasözünde ise az da olsa "galat-meşhur" tarzı bir kullanım olduğu bile söylenebilir (Said Dağdaş).
* '''Ölenlere Allah rahmet eylesin! Kalanlara sabr-ı cemiller versin! Cümlemize de tedarikli olmayı nasib eylesin! Kendi yolunda ayaklarımızı sabit kılsın!..''' Erzurum yöresinden alınan taziye duası (Erzurum-Oltu-İğdeli köyünden, 1955 doğumlu Abdülkerim Demirci’den naklen Said Dağdaş, 19 Mayıs 2010, Erzurum).
* '''Ölü öldüğü günkü gibi yanılsa, gelin geldiği günkü gibi sevilse?'''! (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1984)!..“Yeni senek, suyu soğuk tutar!„ atasözü ile benzer anlamda..
* '''Ömer diyeceği, ağzını büzüşünden belli olur!''' (Ahmet Turan Alkan’dan (Selâtin câmileri ve biz) naklen Said Dağdaş, 11.11.2012). Kişinin ne demek istediği ilk cümlelerinden anlaşılabilir. ''“- Sen yine ters bir lâf edeceksin; “Ömer diyeceğin ağzını büzüşünden belli” diyeceğinizi tahmin ediyorum…”'' http://www.zaman.com.tr/columnistDetail_getNewsById.action?newsId=2013986
* '''Ömer diyecek dudak, domarışından belli olur!''' (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Temmuz 1982; 22.01.2000). Kişinin ne demek istediği ilk cümlelerinden anlaşılabilir (Dağdaş ve ark., 2006).
* '''Ön gürlüğü gelir geçer, Allah son gürlüğü versin…''' (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Aralık 1979).
* '''Ötünme çörtük! Seni de gördük!..''' (Fatmana Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş, Dodurga).''"Öğünme çörtük, seni de gördük."'' atasözü ile benzer anlamda...
* '''Övme gelinim yaylağını, indim gördüm güzleğini.''' Her övülen övüldüğü kadar değildir anlamında. (Mersin-Erdemli’li, 1929’lu Mustafa Koç’dan nakleden 1976’lı oğlu Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* '''Öyle bir oğul doğ ki! Ölünce yer beğensin! Kalınca el beğensin!''' (Mersin-Erdemli’li, 1929’lu Mustafa Koç’dan nakleden 1976’lı oğlu Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* Öz ağlamayınca göz [[Ağlamak|ağlamaz]] (yaşarmaz).
* '''Öz ağlar, göz de ağlar!''' (Dodurgalı 1334’lü Hacı Ömer Mengi’den naklen Said Dağdaş, 18.07.2003). Ağlamak, içten gelir. İçtenlikten – samimi olmaktan kaynaklanır…