Türkçe atasözleri/T: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Kibele (mesaj | katkılar)
88.255.168.162 adlı kullanıcının son değişikliği reddedilerek Vitruvian sürümüne (105514) geri dönüldü
Kibele (mesaj | katkılar)
kayda değerliği sorunlu içerik temizlik
7. satır:
* Tabancanın dolusu bir kişiyi korkutur, boşu kırk kişiyi.{{VS|Tabancanın dolusu bir kişiyi korkutur, boşu kırk kişiyi}}
* Tabağa sorarsan dünyada fena koku olmaz.{{VS|Tabağa sorarsan dünyada fena koku olmaz}}
* '''Takdirde yazılan, tedbirle bozulmuyor!''' (1929’lu Mehmed Baz’dan naklen Said Dağdaş, Denizli, 26.9.2012). Allah’ın takdir ettiği, zamanı gelince gerçekleşir anlamında.
* '''Takım çalışır, el övünür!''' "Alet işler, el övünür!" atasözü ile eş anlamlı. 1964’lü İlhan Çimen’den naklen S. Dağdaş, Akyurt-Ankara (25 Mart 2006).
* Talihsiz hacıyı deve üstünde yılan sokar.{{VS|Talihsiz hacıyı deve üstünde yılan sokar}}
* Tamah varken müflis acından ölmez.{{VS|Tamah varken müflis acından ölmez}}
* '''Tamahkârlar için, yenilgi ders olmaz!''' (Sultan Baybars’ın konuşmasından naklen S. Dağdaş, Kanal D, 19.08.2011).
* Tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır.{{VS|Tan yeri ağarınca hırsızın gözü kararır}}
* Tandır başında bağ dikmek kolaydır.{{VS|Tandır başında bağ dikmek kolaydır}}
* Tarla çayırda, bağ bayırda.{{VS|Tarla çayırda, bağ bayırda}} [1] "Tarla ve bağ alırken yerlerine dikkat edilmelidir" anlamında bir söz.
* '''Tanrı biler, kim kazanır kim yer?''' (S. Kusekenani'den naklen S. Dağdaş, 6.6.1999)
* '''Tarhana kaşığıyla, her iş yakışığıyla''' (Fatmana Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş ): «Yolu yordamı, ormanı balta ile…» atasözü ile aynı anlamda.
* Tarla çayırda, bağ bayırda.{{VS|Tarla çayırda, bağ bayırda}} [1] "Tarla ve bağ alırken yerlerine dikkat edilmelidir" anlamında bir söz.
* '''Tarlada buğdayım var deme, ambara girmeyince. Hayırlı evladım var deme, el koynuna girmeyince. Vefalı karım var deme, kötü gün görmeyince… Hayırlı kardeşim var deme, miras bölünmeyince…''' (Mersin-Erdemli’li, 1929’lu Mustafa Koç’dan nakleden 1976’lı oğlu Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* '''Tavada yarma, boşa çeneni yorma!''' (Mersin-Erdemli’li, 1929’lu Mustafa Koç’dan nakleden 1976’lı oğlu Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* Tarlada izi olmayanın harmanında yüzü olmaz.{{VS|Tarlada izi olmayanın harmanında yüzü olmaz}}
* Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın.{{VS|Tarlanın iyisi suya yakın, daha iyisi eve yakın}}
Satır 26 ⟶ 19:
* Tarlayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden.{{VS|Tarlayı taşlı yerden, kızı kardaşlı yerden}}
* Tas, yere düşmeden çanlamaz.{{VS|Tas, yere düşmeden çanlamaz}}
* '''Taş başında bir gömlek, saç başında bir ekmek! Dünyada gezenim yok, ahirette mezarım yok''' (Nuruz anadan (Nevruz Mak) nakleden F. Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş, 8.4.2000): Çoru çocuğu olmayan Nuruz ananın içini döktüğü anda söylediği sözler. Giyecek yümek için kullanılan taşın üstünde yıkanacak bir gömleğim var... Başka hiçbir şeyim yok anlamında kahır kokan bir ifade. “Döner taşım yok, öter kuşum yok.” atasözü ile benzer anlamda…
* Taş, yerinde ağırdır.{{VS|taş yerinde ağırdır}}
* '''Taş da elimde, kuş da elimde'''… "Allah'a şükür herşeyim var!" anlamında (Mehmed Bala'dan naklen Said Dağdaş, 1941’li, Bala, Büyük Sasa, 21.02.2002).
* '''Taşla varana aşla (aş ile) var!''' Düşmanlığı devam ettirme. Öfkeli olma! İşin oluruna git! anlamında (Ayşe ŞENER'den naklen said Dağdaş, Akseki-Kuyucak, 15.01.2005)
* Tatarın kılavuza ihtiyacı yok.{{VS|Tatarın kılavuza ihtiyacı yok}}
* Tatlı tatlı yemenin acı acı geğirmesi olur.{{VS|Tatlı tatlı yemenin acı acı geğirmesi olur}}
* Tatlı ye, tatlı söyle.{{VS|Tatlı ye, tatlı söyle}}
* Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin.{{VS|Tatsız aşa tuz neylesin, akılsız başa söz neylesin}}
* '''Tavas oğlunun katırı, ne sarsan götürü (r)''' (F. Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş, Nisan 1980)! Bir kötülüğe karşılık vermeme, sabır etme durumunun ifadesi.
* Tavuk gelen yerden yumurta esirgenmez.{{VS|Tavuk gelen yerden yumurta esirgenmez}}
* Tavuk kaza bakmış da kıçını yırtmış.{{VS|Tavuk kaza bakmış da kıçını yırtmış}}
Satır 52 ⟶ 41:
* Tebdili mekanda ferahlık var.{{VS|Tebdili mekanda ferahlık var}}
* Tedariksiz abdest bozmaya oturan, domalı domalı taş arar.{{VS|Tedariksiz abdest bozmaya oturan, domalı domalı taş arar}}
* '''Tedariksiz hacete giden, domala domala taş ararmış!''' (Kurtlar Vadisi dizisinden nakleden 1993'lü Refa Celal Türkmen'den naklen Said Dağdaş, 11 Eylül 2013, Ankara). Tedbirsiz davranan, karşı karşıya kaldığı sorunlara çözüm üretirken çok zorlanır anlamında...
* '''Tedbirde kusur koyup takdire bahane bulma!''' (1962’li Emel İlter’den naklen Said Dağdaş, Ankara, 18.12.2002). Tedbirini almadan Allah’ın takdirine bahane arama. Daima tedbirini önceden al anlamında.
* Tek kanatla kuş uçmaz.{{VS|Tek kanatla kuş uçmaz}}
* Teke eti ilaç olur, keçi eti yel olur.{{VS|Teke eti ilaç olur, keçi eti yel olur}}
* Tekkeyi bekleyen çorbayı içer.{{VS|Tekkeyi bekleyen çorbayı içer}}
* '''Tekkeyi bekleyen, çorbasını içer''' (Fatmana Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş): Mesela tarla icarlayan, aldığı mahsulden faydalanır. İstifade eder.
* Tembele iş buyur sana akıl ögretsin.{{VS|Tembele iş buyur sana akıl ögretsin}}
* Tembele kapını ört demişler, yel eser örter demiş.{{VS|Tembele kapını ört demişler, yel eser örter demiş}}
* '''Tembelliğin hatırı için yoksulluğa katlanıyorum!''' (Tembel avuntusu... Tembelliğin hatırını kıramıyorum, bu nedenle yoksulluğa devam!..." anlamında bir kullanım.) (Artvin-Şavşat-Meydancık-Demirci köyünden 1896'lı Yusuf Demir'den nakleden Mehmed Demir'den naklen Said Dağdaş, 26.07.2011).
* '''Temeğin ağzına gelen b.k geri götürülmez!''' Ne söyleyeceksen söyle. Açık konuş! anlamında. “Temeğin ağına gelen b.k geri götürülmez! Ne söyleyeceksen söyle!” (Tokat-Zile-Küçüközlü Köyünden Ceyhun Ceylan’dan naklen Said Dağdaş, 2.8.2009).
* Temel taşı temelde, köşe taşı köşede gerek.{{VS|Temel taşı temelde, köşe taşı köşede gerek}}
* Temiz iş altı ayda çıkar.{{VS|Temiz iş altı ayda çıkar}}
* Tencere demiş, dibim altın.{{VS|Tencere demiş, dibim altın}}
* '''Tencere tava, hep aynı hava!''' Bilinen ve bıkkınlık veren, kasdı-amacı belli tavır, yaklaşım ve eylemleri tanımlamak için kullanılır. "... Başbakan Erdoğan, ''"Tencere, tava hep aynı hava. Geçmişte de oldu"'' dedi." "Başbakan Receb Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından naklen Said Dağdaş, 3.6.2013). http://www.aksam.com.tr/siyaset/basbakan-erdogan-tencere-tava-hep-ayni-hava/haber-212138
* Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.{{VS|Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş}}
* Terazi var, tartı var; her bir şeyin vakti var.{{VS|Terazi var, tartı var; her bir şeyin vakti var}}
Satır 73 ⟶ 56:
* Terziye göç demişler, ignem başımda demiş.{{VS|Terziye göç demişler, ignem başımda demiş}}
* Tevekkelin gemisi batmaz.{{VS|Tevekkelin gemisi batmaz}}
* '''Tevekküllünün (tevekilin) danasını kurt yemez''' (Fatmana Dağdaş, 13.02.2000): Tedbirini alıp Allah’a tevekkül edilirse mala zarar gelmez anlamında bir atasözü.
* Teyze, ana yarısıdır.{{VS|Teyze, ana yarısıdır}}
* Teyzemin taşağı olsa dayım olurdu.{{VS|Teyzemin taşağı olsa dayım olurdu}}
* Teşbihte hata olmaz.{{VS|Teşbihte hata olmaz}}
* '''Tez olsun, kız olsun!''' (Ankara-Bala ilçesi Belçarsak köyünden Orhan Vural'dan nakleden Said Dağdaş, 19.03.2011). Herhangi bir işin sonucunu en kısa zamanda görmenin önemli olduğunu anlatmak için kullanılır.
* '''Tezgahında balı olan, yüzüyle sirke satmasın!'''(Emine Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş,25 Ekim 2013). Satıcı olan mutlaka güleryüzlü olmalıdır.
* '''Tığ teber, şah-ı Merdan!..''' Cıscıpıldak kalanı, hiçbir malı-mülkü kalmayanı tarifte kullanılır (1929'lu Mehmed Baz'dan naklen Said Dağdaş, 5.2.2013, Denizli). "Ben öldükten sonra kimse gidip veraset vergilerini ödeme gayri. Tığ teber, şah-ı merdan." "
* '''Tırpan keser, kol övünür, at kaçar yiğit övünür''' (Necmeddin ARAS'dan naklen Said Dağdaş)! N. ARAS, 1960 doğumlu, Kars-Sarıkamış’lıdır. 8.10.2003.
* Ticaretin yemini olmaz! (Said Dağdaş)
* Tilki benim için demem ama üzümsüz bağın kökü kurusun demiş.{{VS|Tilki benim için demem ama üzümsüz bağın kökü kurusun demiş}}
* '''Tilki: «Ben benim için demem ama, bağlar üzümsüz yakışmaz!'''» demiş (Mehmed Baz'dan naklen Said Dağdaş, 11.09.2010, Yukarı Dodurga)! Bir iş usülünce yapılmadığı, hazırlıklı olunmadığı zaman söylenir. Her işin usulunce yapılması gerektiğinde kullanılır.
* '''Tilki öleceği gün kırda bulunurmuş!''' (Mehmed Baz'dan naklen Said Dağdaş, Y. Dodurga):
* '''Tilki rençberlik yapacakmış, ikindinin sıcağından korkmuş da vazgeçmiş... Tavuk tutmayı tercih etmiş.''' (Lütfi Emik’den naklen Said Dağdaş, 15.7.2003)! Yazın en sıcak günlerinde, sıcaklığın hala şiddetini koruduğu ve zarar verebileceği öğle vaktinin ikindiye yakın zamanının adı. Atasözü de, bu zaman diliminin sıcaklığını ve korunmak lazım geldiğini ifade eder.
* Tilki tilkiliğini anlatıncaya kadar post elden gider.{{VS|Tilki tilkiliğini anlatıncaya kadar post elden gider}}
* Tilkinin dönüp geleceği yer, kürkçü dükkanıdır.{{VS|Tilkinin dönüp geleceği yer, kürkçü dükkanıdır}} "Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer, kürkçü dükkânıdır." şeklinde de kullanılır.
* '''Tilkiye sormuşlar: Kızarmış tavuk yer misin? Gülmekten cevap verememiş''' (Bartın-Ulus’lu, 1979’lu Celil Yaman'dan naklen Said Dağdaş, 7.1.2011)... “Gelen meşru fırsat kaçırılmaz. Kaçırılmamalı.„ anlamında.
* Tilkiye tavuk kebabı yer misin demişler; adamın güleceğini getiriyorsunuz demiş.{{VS|Tilkiye tavuk kebabı yer misin demişler; adamın güleceğini getiriyorsunuz demiş}}
* '''Tilkiyi canından eden parlak postudur. İnsanı canından eden, kahbe dostudur…''' (Mersin-Erdemli-Üçtepe köylü Ali Topal’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* '''Tilkiyi canından eden parlak postudur. İnsanı canından eden, kalleş dostudur…'''
* '''Tohum, tarlada biter!''' {{VS|Tohum, tarlada biter!}}(Ankara-Bala ilçesi Belçarsak köyünden Orhan Vural'dan naklen Said Dağdaş, 19.03.2011). Çocuğun gelişiminde ve ırsi olarak taşıdığı vasıflarda ananın önemli bir ölçüt olduğunu ima için kullanılır. "Adamın yiğitliği, dayısından belli olur!" atasözü ile benzer anlamda...
* Tok, acın halinden bilmez.{{VS|Tok, acın halinden bilmez}}
* '''Tok, acın halinden ne anlar?''' Dara düşenin, bilhassa geçim sıkıntısı çekenin-ihtiyacı olanın halini, tok çoğu kez bilemez (Said Dağdaş, 2011).
* '''Tok, ne bilir acın halinden?..''' Darda olanın halini, darda kalanın halini bilmeyen-tuzu kuru olan/lar çoğu kez bilemez (Said Dağdaş, 21.6.2013).
* Tok ağırlaması güçtür.{{VS|Tok ağırlaması güçtür}}
* '''Tok domuz, tarlayı geçmez!..''' (Samsunlu 1320’li Netice Asan’dan nakleden 1946’lı Ünal Asan’dan naklen Said Dağdaş, Tarsus - Mersin, 4.4.2012).
* Tok iken yemek yiyen, mezarını dişiyle kazar.{{VS|Tok iken yemek yiyen, mezarını dişiyle kazar}}
* '''Tokat’tan aldım bakırı, incitme bu fakırı…''' Garibanı kolla, kırıcı olma, aynı zamanda küçük ölçekli esnafı kolla… anlamında bir atasözü (Tokat-Kemalpaşa Beldesi, Gülebilerden 1959’lu Ali Rıza Çınar’dan naklen 1962'li Said Dağdaş, 7.11.2012, Tokat).
* Tokmağı baş kazık yer.{{VS|Tokmağı baş kazık yer}}
* Top otu beylikten olunca güllesi Bağdat'a gider.{{VS|Top otu beylikten olunca güllesi Bağdat'a gider}}
* Topalla gezen, aksamak öğrenir.{{VS|Topalla gezen, aksamak öğrenir}}
* '''Topalla gezen aksamayı öğrenir''' (Resul Tosun'dan naklen Said Dağdaş): “Kır atın yanında duran, ya huyundan ya tüyünden” atasözü ile eş anlamlı.
* '''Toplum içinde eşeğin kuyruğunu kesme, mahna veren çok olur!''' (Nevşehirli İlhan Arısoy’dan nakleden Celil Yaman'dan naklen Said Dağdaş, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu). Kızgınlıkla, öfkeyle açıkça uygunsuz iş işleme, yapma, ayıplanırsın! anlamında. '''Mahna vermek''' deyimi; ayıplamak, kusur bulmak anlamındadır. Gizli, mahrem, toplum içinde yapılmaması gereken şeyleri yapmamamız gerekir ki ayıplanmayalım, kusurlu görülmeyelim anlamında.
* '''Toprağa kıymet biçilmez!''' ''Toprağa kıymet biçilmez. O ayrı konu da'' (Antalya’lı, 70 yaşındaki Emin Traş’dan naklen Said Dağdaş, 23.07.2008)…
* Toprağı işleyen, ekmeği dişler.{{VS|Toprağı işleyen, ekmeği dişler}}
* '''Toprak alan kaybetmez !'''(Antalya’lı, 70 yaşındaki Emin Traş’dan naklen Said Dağdaş, 23.07.2008).
* '''Turpun kalını heybede!..''' İşin asıl zorluğu geride anlamında (1929'lu Mehmed Baz'dan naklen Said Dağdaş, 9.2.2013, Denizli).
* Turpun sıkından seyreği iyidir.{{VS|Turpun sıkından seyreği iyidir}}
* Tutulan sakal yolunur.{{VS|Tutulan sakal yolunur}}
* Tutulmayan uğru, beyden doğru.{{VS|Tutulmayan uğru, beyden doğru}}
* Tuz ekmek hakkını bilmeyen kör olur.{{VS|Tuz ekmek hakkını bilmeyen kör olur}}
* '''Tükendi söz, karaldı köz, kalkın gidin, yatacağız biz…''' Hamid Erdal'dan naklen Said Dağdaş, 25.2.2000, Kırıkkale, Delice-Hacıobası köyünden.
* Türk karır, kılıcı karımaz.{{VS|Türk karır, kılıcı karımaz}}
* '''Türk milleti pazarlıkta utanır, kavga etmekte utanmaz''' (Antalya’lı, 70 yaşındaki Emin Traş’dan naklen Said Dağdaş, 23.07.2008)! “Türk milleti pazarlıkta utanır, kavga etmekte utanmaz! Pazarlığınızı baştan yapın. İşinizi baştan halledin!”.
* Türk'ün aklı gözünde.{{VS|Türk'ün aklı gözünde}}
* Türk'ün aklı sonradan gelir.{{VS|Türk'ün aklı sonradan gelir}}
* Türk'ün aklı ya kaçarken yada sıçarken gelir.
* '''Türk’ün çocuğu bir iki, gerisi tasa yükü''' (24.01.2000, F. Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş):
* '''Türk’ün çocuğu dört, gerisi dert!''' (Hacı Hatıpların Hasibe Ay’dan nakleden F.Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş):
* '''Türk’ün çocuğu üç, gerisi güç!''' (Hacı Hatıpların Hasibe Ay’dan nakleden F.Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş):
* '''Türk’ün sözü!..''' (Azerbaycan Türkçesinde)-(Bakü'lü, 1969'lu Ruşen Abbasoğlu'ndan naklen Said Dağdaş, 1 Ekim 2013). “Allah seni inandırsın ki doğru söylerim!” manasında, sözüne güven ve kesin doğruluk katan, asla yalan lafın bulunmadığını vurgulayan bir anlam taşır. “Mesalen, “Men by bayanla görüşmek isterim.” desen, herkes bunu başka bir menada anlar. Amma, “Türk’ün Sözü, bu bayanla görüşmük isterim.” desen, herkes anlar ki, kötü bir meram yok, sadece iş esnasında görüş bu…”
* '''Tütünsüz kahve, imansız Türk’e benzer''' (Hakan Albayrak'dan naklen Said Dağdaş, 14.04.2008, Yeni Şafak, s. 2).)! … Boşnaklar der ki: “Tütünsüz kahve, imansız Türk’e benzer.„ Tütünsüz kahvehane kültürü olmaz… (14.4.2008, Yeni Şafak, s.2).
* Tırnağın varsa başını kaşı.{{VS|Tırnağın varsa başını kaşı}}
* '''Tırnağın varsa, başını kaşı!''' “Başkasından yardım-medet bekleme! Kendi işini kendin gör! Kendi çabanın semeresi, daima başkasının sana verebileceğinden değerlidir…” anlamında kullanılır. ''“Tırnağın varsa başını kaşı! Adam kendi derdinde şimdi…”'' (Yücel Özder’den naklen Said Dağdaş, 24.5.2013).
* Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur.
* Tandır başında bağ dikmek kolaydır.
* Tartılırsan denginle tartıl.
* Tasa doyurur, acı acıktırır.
* '''Taş başında bir gömlek, saç başında bir ekmek, dünyada gezenim yok, ahirette mezarım yok''' (Nuruz anadan (Nevruz Mak) F. Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş, 8.4.2000):
* Taş yerinde ağırdır.
* Taşıma su ile değirmen dönmez.
* '''Taşla varana aşla (aş ile) var!''' : Düşmanlığı devam ettirme. Öfkeli olma! İşin oluruna git! anlamında (Ayşe ŞENER'den naklen Said Dağdaş, Akseki-Kuyucak, 15.01.2005)
* Tatlı söz (dil) yılanı deliğinden çıkarır.
* Tavşan (Fare) dağa küsmüş dağın haberi olmamış.
* '''Tedbirde kusur koyup takdire bahane bulma!''' (1962’li Emel İlter'den naklen Said Dağdaş,Ankara, 18.12.2002): Tedbirini almadan Allah’ın takdirine bahane arama...
* Tekkeyi bekleyen, çorbayı içer.
* Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.
* Tereciye tere satılmaz.
* Tırnağın varsa başını kaşı.
* Tırnağın varsa kaşın, yoksa düşün.
* Tok açın halinden anlamaz.
* Tok ağırlaması güçtür.
* Topalla gezen aksama öğrenir.
* '''Toplum içinde eşeğin kuyruğunu kesme, mahna veren çok olur''' (Nevşehirli İlhan Arısoy’dan nakleden Celil Yaman, (1979’lu, Bartın-Ulus’lu)'dan naklen Said Dağdaş)!: Kızgınlıkla, öfkeyle açıkça uygunsuz iş işleme, yapma, ayıplanırsın! anlamında. Mahna vermek deyimi; ayıplamak, kusur bulmak anlamındadır.
* '''Türk milleti pazarlıkta utanır, kavga etmekte utanmaz''' (23.07.2008, Emin Traş, Antalya’lı, 70 yaşında)!
* Taşa çıkan keçinin Ağaca çıkan tekesi olur. ( Ailede anne-baba ne yaparsa çocuklarda aynısı,hatta daha ileri seviyedekini, yapar. ''`Dağa çıkan keçinin dağa çıkan oğlağı olur!''` (Acıpayam-Yukarı Dodurgalı 1341'li Fatmana Dağdaş'dan naklen Said Dağdaş) atasözü ile benzer anlamda... Keçinin vasıfları örnek gösterilerek insanoğlunun da ırsen atalarına çekeceğini ifade eder (Dağdaş ve ark., 2006)...