Türkçe atasözleri/A: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
1. satır:
<div ><small> '''<''' [[Türk atasözleri]] </small></div>
 
*- Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır! (Aksoy, 1995). "Süprüntüyü yığmışlar, dağ oldum sanmış! Türk ata binmiş, bey oldum sanmış!.." (Acıpayam-Dodurgalı Fatmana Dağdaş'dan naklen oğlu Said Dağdaş, 1980) atasözünün farklı sürümü...
*- Abdest alırken büzük oynatılır! (Dodurga’lı laf ebesi – söz üstadı rahmetli Hacı Veli’den (Zeren) nakleden 1929’lu Mehmed Baz’dan naklen Said Dağdaş, 17.11.2010, Denizli). İşi sağlama almak için gerekli tedbirler mutlaka alınır anlamında kullanılır.
*- Acemi nalbant gavur eşeğinde öğrenir! (Dodurgalar-Çarşı Mah., Tanıskalardan Mehmed Baz’dan naklen Said Dağdaş). Aynı atasözü Orman Müh. Hüseyin Hacıoğlu (Eskicuma, Bulgaristan) tarafından da ifade edilmiştir. 7.8.2002. (Dağdaş ve ark., 2006). Acemilerin ustalaşma sürecinde, zayi olmasına göz yumulacak malzeme kullanılır anlamında. Bu atasözünün de farklı sürümleri bulunur. Sözgelimi “Acemi nalbant mesleği, gavur eşeğinde öğrenirmiş.” (Ekici, 1978, s. 322).
26. satır:
*- Ağlayak da gözden mi olak? (http://tr.wikiquote.org/wiki/T%C3%BCrk_atas%C3%B6zleri/A) "Çok ağlayıp gözden mi olayım? Çok yanayım ciğerden mi olayım?.." (Ankara-Ayaş’lı Yücel Özder’den naklen Said Dağdaş, 8.11.2012, Tokat) atasözü ile benzer anlamda... Üzülmek de bir yere kadar! Kişi kendi sağlığına zarar vermemeli...
*- Ağlayanın malı, gülene yaramaz! (1929'lu Mehmed Baz'dan naklen Said Dağdaş, 6.2.2013, Denizli).
*- Ağzına sahip olamayan, başka yerine de (…na) sahip olamaz! (1963’lü, Çankırı-Orta-Kalfat’lı Ömer Açıksöz’den naklen Said Dağdaş, Ankara). Az konuşmayı, yersiz konuşmamayı öğütleyen argo muhtevalı bir atasözü (Dağdaş ve ark., 2006).
*- Ağustos'ta ekilen darıdan, gündönümünden sonra çıkan darıdan, kocasından sonra kalkan karıdan hayır gelmez! (Ekici, 1988, s. 322’den naklen Said Dağdaş, 16.12.2012). (EKİCİ, M., 1988: Çal Folkloru ve Halk Edebiyatı. Merkez Efendi Sempozyumu, 27-28-29 Temmuz 1988, Denizli Belediyesi Kültür Yayınları, 2010, Denizli, 335 s.). Atasözünün aktarımında noksanlık olabilir. Çünkü iki kere “darı” kelimesi özne olarak kullanılmıştır.
*- Ağustos'tan sonra ekilen darıdan, oğul vermeyen arıdan, sabah erkeğinden sonra kalkan karıdan hayır gelmez! (1964'lü Ankaralı Fatoş Hanımdan nakleden Özlem Dostbil'den naklen Said Dağdaş, 30.10.2012).
73. satır:
*- Altına küçük demişler imiş, fiyatı büyük demiş! (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş, Eylül 1983), (Dağdaş ve ark., 2006).
*- Altından yel geçen mala, malım var dememeliymiş! (F. Dağdaş’dan naklen Said Dağdaş), (Dağdaş ve ark., 2006). Hayvan ve araba gibi mal varlığından ziyade toprak sahibi olmayı öğütleyen bir atasözüdür.
*- Aman adam eteginden tutsa, kesta kaç! (Kötü huylu adam eteğinden tutsa,eteğini kes de kaç!), (Bice, 1991, s. 170).
*- Amannı eki bitli tonu birini kesi, birini de sanga kiydirir (Kötünün iki bitli elbisesi var! Birini kendi giyer, diğerini de sana giydirir!), (Bice, 1991, s. 170).
*- Amirin eşekse binme! Tut, çilbirinden çek! Akıllı bir yol izle. İdare etmeyi öğren! anlamında (M. Baz'dan naklen Said Dağdaş, 1929’lu, 9.1.2006), (Dağdaş ve ark., 2006).