Oğuz Atay: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Therou (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
4. satır:
=== ''[[w:Tutunamayanlar|Tutunamayanlar]]'' (1972) ===
*- Hayatım, ciddiye alınması istediğim bir oyundu.
*- Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi, boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı, özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna.
*- "Önce kelime vardı" diye başlıyor Yohanna'ya göre İncil. Kelimeden önce de Yalnızlık vardı. Ve Kelimeden sonra da var olmaya devam etti Yalnızlık... Kelimenin bittiği yerden başladı. Kelimeler, Yalnızlığı unutturdu ve Yalnızlık, kelimeyle birlikte yaşadı insanın içinde. Kelimeler, Yalnızlığı anlattı ve Yalnızlığın içinde eriyip kayboldu. Yalnız Kelimeler acıyı dindirdi ve Kelimeler insanın aklına geldikçe, Yalnızlık büyüdü, dayanılmaz oldu.
*- Eller boşta kalıyor, tutunamıyorlar toprağa, anlatamıyorlar anlatılamayanı. Anlatmak gerek: Düşman sarmış her yanı. Oysa, mesela Selim Işık, anlatmadan anlaşılmaya âşık. Böyle adama (Darılma ama) yaklaşmaz hiçbir güzellik, doğduğu günden beri kalbinde bir delik, almak için bütün sızıları içine. Her zaman utanmıştır başkaları yerine.
*- Siz de benim gibi, günleri sevgiyle isteyerek değil de, takvimden yaprak koparır gibi gerçek bir sıkıntı ve nefretle yaşadıysanız, Ankara güneşi sizin de uyuşturmuşsa beyninizi, Ata'nın izinde gitmekten başka bir kavramı olmayan Cumhuriyet çocuğu olarak, yayan pis pis gezdiyseniz Hergele Meydanı'nda, bu sarı ve tozlu alan iğrendirmiyorsa sizi, bir taşra çocuğu sıfatıyla özlemeyi bilmiyorsanız denizi; kaybettiniz (benim gibi).
*- Beni ölünce onun yanaklarındaki gamzelere gömsünler Olric...- Siz öldükten sonra gülecekse, külleriniz okyanusa daha çok yakışır efendimiz...
*- Yağmur yağıyor Olric; ıslanıyor etraf. Ağlasak kimse anlamaz değil mi? Anlamaz efendimiz. Tut ki güneş açtı. Papatyalardan taç yapar mı saçlarımıza? Bilinmez efendimiz. Yıldız kaydığında diler mi bizimle olmayı? Sanmam efendimiz. Ben de sanmam. Gidelim Olric. Gidelim efendimiz.
*- Herkes geçer diyor, geçer mi Olric? Herkes ne bilir acımı. Herkes ne bilsin acımızı. Yaşar gibi yapmaktan, özlemez gibi yapmaktan, iyiymiş gibi yapmaktan, nefes alıp onu içimde tutmaktan, o nefeste boğulmaktan sıkıldım.
*- Bütün hayatımızı yersiz çekingenliklerle mi geçireceğiz Olric? Cesareti yalnız kafamızda mı yaşayacağız?
*- Daha kaç kez ıskalayacağız hayatı Olric? - Oklarımız bitene kadar efendimiz.
*- Olric, insan nedir biliyor musun? Ağaçları kesip kağıt yapan, sonra o kağıda, ağaçları koruyun, yazandır
*- Kendi sorunlarını çözemeyen bir kişinin, kusurlarının acısını başkalarına çektirmeye hakkı yoktur…
*- Düzeni çok iyi kurmuştunuz. Hep bizim adımıza, bize benzemeyen insanlar çıkarıyorduk aramızdan. Kimse bizim tanımımızı yapmıyordu ki biz kimiz bilelim. Gerçi bazı adamlar çıktı bizi anlamak üzere; ama bizi size anlattılar, bizi bize değil.
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Oğuz_Atay" sayfasından alınmıştır