İbn-i Haldun: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
Babatolian (mesaj | katkılar)
+
1. satır:
[[Dosya:TCCKhaldun.jpg|thumb|right|200px|İbn-i Haldun Enstitüsünün sembolü. Arap-Amerikan Müzesi, Michigan, ABD]]
'''[[:w:İbn-i Haldun|İbn-i Haldun]]''' (d. 1332 Tunus ö. 17 Mart 1406 Kahire) modern historiyografinin, sosyolojinin ve iktisatın öncülerinden kabul edilen 14. yüzyıl düşünürü, devlet adamı ve tarihçisi. En çok ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'' adlı eseriyle tanınır.
 
==Kaynaklı==
===Devlet hakkında===
* [[Devlet]] doğal olarak iktidardakileri zengin ve gösterişli [[yaşam]] sürmeye sürükler. İktidarda yaşam olanakları çoğalır, yaşam koşulları değişir. Egemenlerin dağıttıkları ücret ve ödüllere ilişkin giderleri artar. Zamanla gelirler, giderleri karşılayamaz olur.<ref name=DursunA>İbni Haldun, Mukaddime, Çeviri: Turan Dursun, Onur Yayınları, s. 17, s. 18, s. 65, s. 385</ref>
===Din hakkında===
* Felsefeciler[[Felsefe]]ciler, peygamberlik kurumunu akıl kanıtıyla tanıtlamaya yöneldikleri zaman, savlarını, bu kanıta ''[bir düzenleyici bulunması gerektiği kanıtına]'' dayandırırlar.(...)şöyle derler: "Bu düzenleyicinin yargısı, Tanrı katından geldiği varsayılan bir şeriatla [bir dinle] oluşur."(...) Felsefecilerin bu akıl yürütmeleri, senin de göreceğin gibi, kesin kanıta dayalı değildir. Neden dersen: varlık ve insanlığın yaşamı, öyle Tanrıdan din getiren biri olmaksızın da oluşup gelişebilir. (...) Düşünün: Kitaplılar ve peygambere uyanlar, kitapları olmayan ateşe tapanlardan sayıca daha azdırlar. Gerçekten ateşe tapanlar, dünyada en kalabalık topluluklardan birini oluştururlar. Kitapları, peygamberleri olmadığı halde, onların da yönetimleri ve uygarlıkları vardır.(...) Ve şu bir gerçek ki, peygamberlik kurumu, akla dayalı bir şey değildir. Onu bildiren, duyuran dindir sadece.<ref>{{Kitap belirt | son = İbn-i Haldun | editör = Turan Dursun çevirisi (Nisan 1977) | başlık = Mukaddime I | yıl = 1375| yayımcı = Onur Yayınları | yer = Ankara | dil = Türkçe |sayfalar = 143}}</ref>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
===Grekler hakkında===
*Bir tek milletin, Greklerin [[bilim]]leri bize intikal etti, çünkü onların çalışmaları Memun zamanında çevrildi. O, bunu yapmakta başarılı oldu çünkü yanında çok sayıda çevirmeni vardı ve bu bağlamda çok para harcadı.
 
[[Dosya:Adolf Seel Innenhof der Alhambra.jpg|thumb|right|180px|Aktarmaya alışık kişi, incelemeden yazar, aktarır durur. Tutarlı bakış ise yöneltildiğinde, [[gerçek|gerçeği]] bulup ortaya çıkarır. [[Bilim]] de bu gerçeğin evrelerini parlatıp aydınlatır tutarlı görüş için.]]
===İnceleme hakkında===
* Aktarmaya alışık kişi, incelemeden yazar, aktarır durur. Tutarlı bakış ise yöneltildiğinde, [[gerçek|gerçeği]] bulup ortaya çıkarır. [[Bilim]] de bu gerçeğin evrelerini parlatıp aydınlatır tutarlı görüş için.<ref name=DursunA/>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
===Tarih hakkında===
* Bilesin ki, [[tarih]], gerçekte dünyanın[[dünya]]nın (...) doğal yapısında belirmiş durumlar demek olan insanların[[insan]]ların "toplumsal yaşamları" konusunda [[bilgi]] vermektir.<ref>{{Kitap belirt | son = İbn-i Haldun | editör = Turan Dursun çevirisi (Nisan 1977) | başlık = Mukaddime I | yıl = 1375| yayımcı = Onur Yayınları | yer = Ankara | dil = Türkçe |sayfalar = 123}}</ref>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
* [[Tarih]] alanında düşülen yanlış ve yanılgının ince bir nedeni var: Çağlar değişir ve günler geçip giderken, toplumların, kuşakların durumlarının da sürekli olarak değiştiğinin gözden kaçırılması. (...) Evrenin ve toplumların durumları, ilişkileri, gidişleri tek bir süreç ("vetîre") üzerinde sürmez ve değişmeyen bir çizgide kalmaz. Günler, zamanlar geçer, oluşan değişmeler ve durumdan duruma geçişler bütünüdür her şey. Bu değişmeler ve geçişler, kişilerde, sürelerde, kent ve kasabalarda olduğu gibi, tüm evrende, ülkelerde, kıtalarda, zamanlarda ve devletlerde de olur.<ref>{{Kitap belirt | son = İbn-i Haldun | editör = Turan Dursun çevirisi (Nisan 1977) | başlık = Mukaddime I | yıl = 1375| yayımcı = Onur Yayınları | yer = Ankara | dil = Türkçe |sayfalar = 109}}</ref>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
*Dıştan bakılınca tarih, eski günlerden ve [[devlet]]lerden, eski çağlarda geçen olaylardan haber veren bilim olmaktan öteye geçmez. Ağızdan ağıza geçen sözler, öyküler anlatılır. Anlatılardan özdeyişler çıkarılıp sergilenir. Toplantı yerlerinde kalabalık belirdiği zaman bunlarla eğlendilirilir dinleyenler.<ref name=DursunA/>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
*Derinliğine inilerek bakıldığındaysa, tutarlı bir bakıştır [[tarih]]. Bir incelemedir ''[nazarun ve tahkikun ç.n.]''. Olup bitenleri nedenleriyle birlikte incelemedir, nedenlerine bağlamadır. Ne var ki bunun ilkeleri çok incedir. Olguların nasıllarını ve nedenlerini derinlemesine bilmedir. Bundan dolayı tarih, temel [[bilim]]dir.<ref name=DursunA/>
** ''[[:w:Mukaddime|Mukaddime]]'', çeviri: [[Turan Dursun]]
 
===Toplum hakkında===
* İnsanların toplumsal yaşamları zorunludur.(...) İnsanın besinini elde etmeye tek başına gücü yetmez.(...) Tahılı öğütüp un durumuna getirmesi, unu hamur yapması, hamuru pişirip ekmek yapması gerekir. Bu üç işten herbiri için de kap-kacak, araç-gereç gerekli olur o insana. Ve sözkonusu işler, birtakım zanaatlar olmadan sonuca ulaşmaz. Demirci gerekli olur, marangoz gerekli olur, çömlekçi gerekli olur. (...) Bütün bunların tümüne ya da bir bölümüne yalnızca bir kişinin gücünün yetebileceği düşünülemez. Öyleyse insanın kendi türünden kişilerin güçlerini birleştirmeleri gerekir. (...) Öyleyse, toplumsal yaşam, insan türü için kaçınılmaz bir zorunluluktur. Toplumsal yaşam olmasaydı, varlıkları olmayacaktı insanların.<ref>{{Kitap belirt | son = İbn-i Haldun | editör = Turan Dursun çevirisi (Nisan 1977) | başlık = Mukaddime I | yıl = 1375| yayımcı = Onur Yayınları | yer = Ankara | dil = Türkçe |sayfalar = 139-141}}</ref>
Satır 17 ⟶ 37:
==Hakkında söylenenler==
*Herhangi bir zamanda, herhangi bir ülkede, herhangi bir zihin tarafından yaratılmış en büyük tarih felsefesinin sahibi.<ref>{{Kitap belirt|son=Toynbee|ilk=Arnold J.|başlık=A Study of History: III The Growths of Civilizations|yıl=1934|yayımcı=Oxford University Press|dil=İngilizce|tarih=1934|alıntı=he has conceived and formulated a philosophy of history which is undoubtedly the greatest work of its kind that has ever yet been created by any mind in any time or place}}</ref>
**''A Study of History: III The Growths of Civilizations'' (1934) ~ [[Arnold Joseph Toynbee]]
 
*15. yüzyılın başına kadar Kuzey Afrika'da yaşayan İbni Haldun tarihçi olduğu kadar, sosyolojinin önderi ve ilk tarih filozofudur.<ref>{{Kitap belirt | son = Ülken | ilk= Hilmi Ziya| başlık = İslam Felsefesi, Kaynakları ve Tesirleri | yıl = 1967| yayımcı = Türkiye İş Bankası Yayınları | yer = İstanbul | dil = Türkçe |sayfalar = 320}}</ref>
**''İslam Felsefesi, Kaynakları ve Tesirleri'' (1967) ~ [[Hilmi Ziya Ülken]]
 
*İslâm dünyasında [[Fârâbi]] ve [[İbn-i Sina|İbni Sina]]'da görülen akılcı anlayışa karşı, daha sonraları başka bir islâm düşünürü, İbni Haldun'un ileri sürdüğü görüş, toplumları tabiî şartlara göre inceleyen, , tabiatçı, naturalist bir dünya görüşüdür. İbni Haldun, toplumları uzviyetlere benzetir. Onlar da tıpkı uzviyetler gibi doğarlar, gelişir, yetişir, olgunlaşır ve daha sonra da duraklayarak geriler, küçülür ve yokolourlar. [[Vico]]'dan 300 yıl kadar önce ortaya atılmış olan bu görüş, Yunan ve ortaçağ filozoflarına nazaran büyük bir yenilik getirmektedir. Böylece Fârâbi ve İbni Sina'yı da eleştiren bu görüş, Osmanlı devrinde büyük bir ilgi görmüştür... [[Kâtip Çelebi]] de Osmanlı devrinin ileri gelen İbni Halduncularındandır. Kâtip Çelebi'nin ''Düsturu'l-Amel''inde İbni Haldun'un bu biyolojist, uzviyetçi toplum felsefesine dayanan bir tarih felsefesi şeması görülür.<ref>{{Kitap belirt | son = Yurdaydın | ilk= G. Hüseyin| başlık = İslâm Tarihi Dersleri | yıl = 1971| dil = Türkçe |sayfalar = 132}}</ref>
**''İslâm Tarihi Dersleri'' (1971) ~ G. Hüseyin Yurdaydın
 
*İbni Haldun, ''Mukaddime'' adlı ünlü yapıtında sosyolog gözüyle Arap karakterini inceler ve değerlendirir. Onun bu değerlendirmesinde şüphesiz ki Arap hakkında daha önce Muhammed'in gerek Kur'an hükümleri ve gerek hadislerle ortaya vurduğu görüşler ve değerlendirmeler de rol oynamıştır. Fakat İbni Haldun, bu incelemesini ve eleştirmesini çok daha isabetle ve çok daha bilgili şekilde yapabilmiştir.<ref>{{Kitap belirt | son = Arsel | ilk= İlhan| başlık = Arap Milliyetçiliği ve Türkler |yayımcı= Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları| yıl = 1975|yer=Ankara| dil = Türkçe |sayfalar = 53}}</ref>
**''Arap Milliyetçiliği ve Türkler'' (1975) ~ [[İlhan Arsel]]
 
*İbni Haldun'a göre Türkler savaşçı karakterleri ve kahramanlıkları nedeniyle islâmın kurtarıcısı olmuşlardır. Görülüyor ki İbni Haldun, Türk'ün islâm sayesinde kurtarıldığını söylemiyor da tersine islâmın Türk sayesinde kurtulduğunu ifâde ediyor.<ref>{{Kitap belirt | son = Arsel | ilk= İlhan| başlık = Arap Milliyetçiliği ve Türkler |yayımcı= Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları| yıl = 1975|yer=Ankara| dil = Türkçe |sayfalar = 231}}</ref>
**''Arap Milliyetçiliği ve Türkler'' (1975) ~ [[İlhan Arsel]]
 
*İbni Haldun, tarihte akılcıdır, sosyoloji ile tarihi birleştirmekte ilk adımı atmıştır. [[Hilmi Ziya Ülken]], onun coğrafî ve ekonomik determinizm düşüncesini savunmasından, [[Karl Marx]] ve [[Montesquieu]]'nün müjdecisi saydığı gibi, nüfusa ilişkin görüşleriyle de [[Thomas Malthus|Malthus]]'la ilişkili görür, aynı zamanda onun kent yaşamından tiksinmesi ve uygarlığın ahlâkı bozduğuna dair düşünceleriyle de [[Rousseau]]'dan, hatta bir bakıma da [[Nietzsche]]'den önce geldiğini ve [[Machiavelli]]'nin de öncüsü olduğunu yazar. İbni Haldun, [[Arthur de Gobineau|Gobineau]]'dan önce ırka önem vermiş, hukuk anlayışında [[Hobbes]] ve [[Hegel]]'e, taklidin rolüne önem vermekle de G. Tard'a rehberlik etmiştir.<ref>{{Kitap belirt | son = Sena | ilk= Cemil| başlık = Filozoflar Ansiklopedisi | yıl = 1976| yayımcı = Remzi Kitabevi | yer = İstanbul | dil = Türkçe |cilt=3|sayfalar = 14}}</ref>
**''Filozoflar Ansiklopedisi'' (1976) ~ [[Cemil Sena]]
 
**İbn-i Haldun çağdaş düşüncenin kutup yıldızlarından biridir.<ref>Cemil Meriç, Işık Doğudan Gelir, İletişim Yayınları, s.272.</ref> ~ [[Cemil Meriç]]
 
== Kaynakça ==
"https://tr.wikiquote.org/wiki/İbn-i_Haldun" sayfasından alınmıştır