Çağrı: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
Babatolian (mesaj | katkılar) dz. |
|||
5. satır:
== Diyaloglar ==
[[Dosya:Akkad-Risalah.jpg|300px|thumb|[[Anthony Quin]], İrene Papas, [[w:Mustafa Akkad|Mustafa Akkad]], Mona Vasif ve [[w:Abdullah Ghaith|Abdullah Gays]]]]
===Habeşistan Hicreti===
'''Cafer-i Tayyar:''' Yıllarca taştan, tahtadan yontulmuş putlara taptık. İlahlarımızı kendimiz yarattık. Allah’ın varlığından habersiz yaşadık. Kanunlarımızı insanlar yapıyordu. Allah’tan gelen hiçbir şey yoktu. Zenginler fakirleri unutmuştu. Acıma duygusu bilinmiyordu. Düşene kimse el uzatmıyordu. Allah bizi bunun gibilerin ''[ [[Amr bin As]]’ı kastediyor]'' elinden kurtaracak birini seçti. Ona yapması gerekeni öğretti. Bize gönderdi. Hz. Muhammed’e inanıyoruz. Allah’ın elçisi olarak kabul ediyoruz.
Satır 10 ⟶ 12:
'''Cafer-i Tayyar:''' Allah’a inanmayı, yalan söylememeyi, zina etmemeyi, harama el uzatmamayı, zulmetmemeyi, komşularımızı kendimiz kadar sevmeyi, yardım etmeyi “bazen bir tebessüm bile yardım sayılır” diyor. Kadınlara kötü davranmamayı, yetimlere bakmayı emrediyor. Tahtadan, taştan oyulmuş tanrılardan hayır gelmeyeceğini söylüyor.
'''Amr bin As:''' Dinimize daha fazla dil uzatılmasına tahammül edemeyeceğim. Biz eski bir uygarlığız. Tanrılarımızdan taş ve tahtadan putlar diye söz etmek cahilliktir. Bizim taptığımız şey bir şekil değil, o şeklin içinde yaşayan ruhtur.
61. satır:
'''Necaşi:''' Sizinle bizim aramızda büyük bir fark yok. ''[Asasıyla yere bir çizgi çizerek]'' Ancak şu çizgi kadar. ''[Amr bin As’a dönerek]'' Önüme altından dağlar yığsan, teslim etmem onları. ''[Müslümanlara dönerek]'' Ülkemde dilediğiniz kadar kalabilirsiniz. Barış içinde yaşayacaksınız. Allah’ın lütfu hiçbir zaman üstünüzden eksik olmasın.
===Hz. Hamza'nın Kâbe önündeki meydan okuması===
''(İslam'ın yayılmasını emreden ayetin inmesi üzerine gizli gizli toplanan Müslümanlar açığa çıkıp Kâbe'ye yürürler. Burada Zeyd bin Harise Kafirûn suresini okurken Ebucehil'in de etkisiyle büyük bir kavga çıkar. O sırada aslan avından dönen [[w:Hamza bin Abdülmuttalib|Hz. Hamza]]'yı uzaktan gören birinin çığlıkları üzerine kavga yavaş yavaş durur. Hz. Hamza at sırtından iner, omzundaki aslan postunu üstünden atar, kalabalığı yara yara Ebucehil'in önüne kadar gelir.)''
'''Hz. Hamza:''' ''([[w:Abr bin Hişam|Ebucehil]]'e)'' Çok cesursun! ''(Topluluğa döner)'' Çölün en cesur adamıdır! Ama silahsız insanlar karşısında!<br>
'''Ebucehil:''' Senin [[w:Muhammed bin Abdullah|Muhammed]]'in yalancının biri!<br>
'''Hz. Hamza:''' Yalancı mı? Konuşturmadınız ki! Hangisi gerçek hangisi yalan? Konuşmadan bilinemez ki!<br>
'''Ebucehil:''' Muhammed bir sahtekar!<br>
''(Ebucehil'e sırtı dönük olan Hz. Hamza birden dönerek elindeki yayın kirişiyle Ebucehil'e vurur. Ebucehil Kâbe'nin merdivenlerine düşer)''<br>
'''Hz. Hamza:''' Kalk ayağa! Cesaretin varsa vur!<br>
''(Ebucehil karşılık vermez)''<br>
'''Hz. Hamza:''' ''(Kalabalık arasında dolaşarak, rastgele seçtiği insanların karşısına dikilerek devam eder)'' Ben de yeğenimin inancını paylaşıyorum! Onun söylediklerini söylüyorum! Dövüşmek isteyen çıksın karşıma! Benimle dövüşsün!<br>
''(Hz. Hamza'nın karşısına dikildiği herkes korkarak dönüp gider. Hz. Hamza en son tekrar Ebucehil'e döner. Ebucehil de yerden kalkıp gider. Hz. Hamza, Sahabeler tarafından Kâbe'nin merdivenlerinin yanındaki köşede güvene alınan Peygamber'in yanına gider)''<br>
'''Hz. Hamza:''' Gece çölde tek başıma kaldığımda anladım... Allah o kadar büyüktür ki, dört duvar arasına sığmaz...
==Oyuncular==
|