XVI. Benedictus: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Nosferatü (mesaj | katkılar)
ekleme
Nosferatü (mesaj | katkılar)
ekleme
54. satır:
*1997’de Ratzinger, katolik kilisesinin kadınlara papaz cübbesini yasaklamasının ''sonsuza kadar sürecek bir önlem'' olduğunu, bu doktrine uymayanların aforoz edileceğini söyledi. Bu doktrinin ''her zaman, her yerde, katolik inancına sahip olduğunu belirten herkes tarafından benimsenmesi'' gerektiğini belirtti.
:''[[Fransa|France]] 2 internet sitesi 20 Nisan 2005''
*Bir hıristiyan kültüründen zaman zaman hoşgörüsüzleşen agresif bir laikliğe geçtik
:Kasım 2004
*En azından bir yanıyla , köktendinciliğin yükselişi , aşırı laikliğin provokasyonu olarak gerçekleşmiştir. Kutsallık duygusunun ve başkalarına karşı saygının böyle yok oluşu, Arap ve İslam dünyasında bir öz savunma reaksiyonuna yol açtı. Mutlaklaştırılan laiklik, köktendinciliğin korkunç meydan okuyuşuna cevap veremez. Yalnızca mantıkla derin bir uyum içindeki dini duygu bu radikalizmleri ılımlı hale getirebilir ve kültürler diyaloğunda bir denge bulunmasını sağlayabilir.
:Figaro Magazine’de Ağustos 2004’te yayınlanan söyleşisi
*Bulaşıcı hastalık problemini çözmek için prezervatif kullanımını artırmaya çalışmak sadece teknik açıdan yetersiz değil, aynı zamanda ve herşeyin üstünde ahlaki açıdan kabul edilemez. Güvenli [[seks]] önerisi hem problemin özünden uzaklaşıyor hem de [[insan]]ların ahlaki temelini çökertiyor.
:Süddeutsche Zeitung’daki bir röportajından, 1988
*[[Karl Marx]] hristiyanlığın adaletsizlik, yoksulluk ve eşitsizlikle baş etme konusunda binbeşyüz yılı olduğunu ama bu zamanın sadece bunu başaramayacağını kanıtladığını söyledi. Buna göre Marx, yeni yöntemler geliştirilmesi gerektiğini savundu ve on yıllar boyu birçokları dayanışma temeline oturtulmuş Marksist sosyalist sistemin yoksulluğu sona erdireceğine ve dünyaya barışı getireceğine inandı. Bugün, [[tanrı]]’yı hiçe sayan politikaların ve böylesi sosyal teorilerin geride nasıl nasıl büyük katliamlar bıraktığını görüyoruz. Hıristiyan inancı etkisinde şekillenen liberal ekonominin [[dünya]]’nın çeşitli bölgelerinde başarıya ulaştığı inkar edilemez ama Afrika gibi güç bloklarının ekonomik çıkarları için [[savaş]]tığı yerlerde sonuç daha üzücü olmuştur. Böyle durumlarda eski sosyal yapılar ve ahlaki değerler yok edilmiş, sonucunda da kulaklarımızdan silinmeyen acılı bağırışlar kalmıştır. Hayır tanrı olmadan hiçbir şey iyi gidemez.
:Benveneto, Campania rahiplerine ders, Haziran 2002
*Avrupa coğrafi değil kültürel bir kıtadır. Ona ortak bir kimlik veren kültürüdür. Bu kıtanın oluşmasına yol açan kökenler , hristiyanlığın kökenleridir. Bu tarihin basit bir olgusudur. Böylesine yadsınamaz bir olguya karşı direnişlerin ortaya çıkmasını anlamakta zorlanıyorum. Eğer bunun çok uzak bir geçmişe ait kültür olduğunu iddia ediyorsanız, Avrupa’nın İkinci Dünya Savaşı sonrası yeniden doğuşunun Schuman, Adenauer, De Gaulle, De Gasperi gibi hristiyan köklere sahip insanlar tarafından gerçekleştirildiğini söylemek isterim. Ateist veya hristiyan karşıtı totalitarizmlerin yol açtığı yıkımlarla mücadele ettiler. Bu gerçeği gizlemek çok garip ve tehlikelidir.
:Ağustos 2004, papa olmadan önce Figaro Magazine’e verdiği röportajdan
*Avrupa’dan coğrafi olmayan kültürel bir kıta olarak söz ettik . Bu anlamda [[Türkiye]] tarih boyunca Avrupa’ya sürekli karşıt başka bir kıtayı temsil etmiştir. Bizans İmparatorluğu’yla [[savaş]]lar olmuştur, [[İstanbul|Konstantinopolis]]’in düşüşüne, Balkan Savaşlarına, Viyana ve Avusturya’ya karşı tehditlere bakın…Dolayısıyla şöyle düşünüyorum: Bu iki kıtayı özdeşleştirmek yanlış olur. Kendisini islam temeline dayanmakla birlikte laik bir devlet olarak tanımlayan Türkiye, komşusu Arap ülkeleriyle bir kültürel kıta oluşturabilir ve kendi kimliğine sahip ama hepimizin kabul etmesi gereken büyük hümanist değerlere uyumlu bir kültürün baş aktörü haline gelebilir. Bu fikir, Avrupa ile yakın ve dostane işbirliğine karşı değildir ve her türlü köktendinciliğe karşı birleşik bir gücün ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
:Ağustos 2004, papa olmadan önce Figaro Magazine’e verdiği röportajdan
 
 
== Bağlantılar ==
*[[II. Manuel Paleologos]] maddesi , 15 Eylül 2006 tarihinde Papa XVI. Benedictus tarafından gündeme taşınan ve krize yol açan sözler için
"https://tr.wikiquote.org/wiki/XVI._Benedictus" sayfasından alınmıştır