Said Nursî: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
II. Niveles (mesaj | katkılar)
k yazış şekli: Çünki → Çünkü, nisbeten → nispeten AWB ile
II. Niveles (mesaj | katkılar)
Alfabetik sıralama
3. satır:
[[Dosya:Profeten muhammed.jpg|küçükresim|Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, nur-ı Muhammedî (a.s.m.) o kitabın kâtibinin kaleminin mürekkebidir.|165x165px]]
 
 
* Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, nur-ı Muhammedî (a.s.m.) o kitabın kâtibinin kaleminin mürekkebidir.<ref>{{Kitap kaynağı|başlık=Mesnevî-i Nuriye|son=Said Nursî|sayfalar=113|yayımcı=RNK Neşriyat|yıl=2013}}</ref>
* HerÂlem-i şeyişehadet, maddedeavalim-ül arayanlarınguyub akıllarıüstünde gözlerindedir,tenteneli gözbir ise maneviyatta kördürperdedir.<ref name="Hakikat 5">{{Kitap kaynağıbelirt|son=Said NursîNursi|başlık=Mektubat|yıl=2013|yayımcı=RNKEnvar Neşriyat|dil=Türkçe|sayfalar=514469|bölüm=Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
* İslâmiyetAnlaşılmaz güneşbir gibidir, üflemeklekitap sönmez.muallimsiz Gündüzolsa, gibidir;manasız gözbir yummaklakâğıttan geceibaret olmaz. Gözünü kapayan, yalnız kendine gece yaparkalır.<ref>{{Kitapkitap kaynağı|sonyazar=Said Nursî|başlıkbölüm=Tarihçe-iOtuzbirinci Hayat|yayımcı=RNKSöz Neşriyat|sayfalar=81|yılbaşlık=2013Sözler}}</ref>
* Cesed-i insan; havaya, suya, gıdaya muhtaç olduğu gibi, ruh-ı insan da namaza muhtaçtır.
* Evet, insan hüsn-ü zanna memurdur. İnsan, herkesi kendisinden üstün bilmelidir.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Mesnevi-i Nuriye|bölüm=Katre/Hatime}}</ref>
* Başımdaki saçlarım adedince başlarım bulunsa ve her gün biri kesilse, zındı­kaya ve dalâlete teslim-i silah edip, vatan ve millet ve İslâmiyete hıyanet etmem. Hakikat-ı Kur’ân’a feda olan bu başımı zâlimlere eğmem!<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Tarihçe-i Hayat|bölüm=Afyon Hayatı|yayımcı=RNK Neşriyat}}</ref>
* Bir noktayı tam yerinde icad etmek için, bütün kâinatı icad edecek bir kudret-i gayr-ı mütenahî lâzımdır. Zira şu kitab-ı kebir-i kâinatın herbir harfinin, bahusus zîhayat herbir harfinin, herbir cümlesine müteveccih birer yüzü, nâzır birer gözü vardır.<ref name="Hakikat 5" />
* Bu dünya tecrübe meydanıdır. Akla kapı açılır, fakat ihtiyarı elinden alınmaz.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Sözler|yayımcı=RNK Neşriyat|yıl=2013|sayfalar=373}}</ref>
* Cesed-i insan; havaya, suya, gıdaya muhtaç olduğu gibi, ruh-ı insan da namaza muhtaçtır.
* Her sözün doğru olmalı; fakat her doğruyu söylemek, doğru değil.<ref name="Hakikat Cekirdekleri">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 473 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
* Dünyadaki her lezzetli şeyin en a'lası cennette bulunur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Sözler | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 658 | bölüm = Otuzikinci Söz}}</ref>
*Güzel gören, güzel düşünür. Güzel düşünen, hayatından lezzet alır.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
* Evet, insan hüsn-ü zanna memurdur. İnsan, herkesi kendisinden üstün bilmelidir.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Mesnevi-i Nuriye|bölüm=Katre/Hatime}}</ref>
*İnsanları canlandıran emeldir; öldüren ye'stir.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Deli adama "iyisin, iyisin" denilse iyileşmesi, iyi adama "fenasın, fenasın" denilse fenalaşması nâdir değildir.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 474 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Sıkıntı, sefahetin muallimidir. Ye's, dalalet-i fikrin; zulmet-i kalb, ruh sıkıntısının menba'ıdır.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Bîçare hakikatlar, kıymetsiz ellerde kıymetsiz olur.<ref name="Hakikat 2">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 478 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*En bedbaht, en muzdarib, en sıkıntılı; işsiz adamdır. Zira atalet ademin biraderzadesidir; sa'y, vücudun hayatı ve hayatın yakazasıdır.<ref name="Hakikat 2"/>
*[[Dosya:Open book 01.svg|küçükresim|165x165px|Merak, ilmin hocasıdır. İhtiyaç, medeniyetin üstadıdır. Sıkıntı, sefahetin muallimidir.]]
* Merak, ilmin hocasıdır. İhtiyaç, medeniyetin üstadıdır. Sıkıntı, sefahetin muallimidir.<ref>''Sunuhat-Tuluat-İşarat'' (2012). 2. baskı. s. 54.</ref>
*Haksızlığı hak zanneden adamlara karşı hak dâva etmek, Hakka bir nevi haksızlıktır.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 48 | bölüm = Onüçüncü Mektub}}</ref>
*Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.<ref>{{Kitap belirt |son=Said Nursî|başlık=Sözler|yayımcı=RNK Neşriyat|dil=Türkçe|sayfalar=54|bölüm=Onuncu söz}}</ref>
*Tertib-i mukaddematta tefviz, tembelliktir; terettüb-ü neticede, tevekküldür.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 477 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Bizler muhabbet fedaileriyiz, husûmete vaktimiz yoktur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 59 | bölüm = İlk Hayatı}}</ref>
*Evet ümidvar olunuz. Şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada, islamın sadası olacaktır!<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 133 | bölüm = İlk Hayatı}}</ref>
*Çaresi bulunan şeyde acze, çaresi bulunmayan şeyde ceza'a iltica etmemek gerektir.<ref name="Hakikat 7"/>
*Madem Dünya bâki değil ve musibetlerinde bir nevi hayır vardır; senin bedeline "Yahu bu da geçer" kalbime geldi.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 278 | bölüm = Yirmiüçüncü Mektub}}</ref>
*İnsan, nur-ı iman ile âlâ-yı illiyyîne çıkar, Cennete lâyık bir kıymet alır. Ve zulmet-i küfür ile esfel-i sâfilîne düşer, Cehenneme ehil olacak bir vaziyete girer.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Sözler | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 473 | bölüm = Yirmiüçüncü Söz}}</ref>
*[[Dosya:Magnfying glass book globe.jpg|küçükresim|Anlaşılmaz bir kitap muallimsiz olsa, manasız bir kâğıttan ibaret kalır.|166x166px]]
* Anlaşılmaz bir kitap muallimsiz olsa, manasız bir kâğıttan ibaret kalır.<ref>{{kitap kaynağı|yazar=Said Nursî|bölüm=Otuzbirinci Söz |başlık=Sözler}}</ref>
* Ey nefis! Başta Habibullah, bütün ahbab ın, kabrin öbür tarafındadırlar. Burada kalan bir iki tane ise, onlar da gidiyorlar. Ölümden ürküp, kabirden korkup başını çevirme. Merdâne kabre bak, dinle, ne talep eder? Erkekçesine ölümün yüzüne gül, bak, ne ister.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Sözler|bölüm=On Dördüncü Söz}}</ref>
* Her sözün doğru olmalı; fakat her doğruyu söylemek, doğru değil.<ref name="Hakikat Cekirdekleri">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 473 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Milliyetimiz bir vücuttur. Ruhu İslamiyet aklı Kur'an ve İmandır.<ref>Said Nursî. "İlk Hayatı" ''Tarihçe-i Hayat''. 86. sayfa. Envar Neşriyat.</ref>
*Eğer NamazHer kılmazsan,şeyi seninmaddede oarayanların günküakılları alemingözlerindedir, zulümatlıgöz veise perişanmaneviyatta bir halde giderkördür.<ref>{{Kitap belirt kaynağı| ilk son= Said Nursî | başlık = İşaret-ül İ'caz Mektubat|yıl=2013| yayımcı = EnvarRNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 85 | bölüm = İbadetin Hakikatı514}}</ref>
*Namaz kılanınİslâmiyet diğergüneş mübah dünyevi amellerigibidir, güzelüflemekle bir niyet ile ibadet hükmünü alırsönmez.<ref>{{Kitap belirtGündüz |gibidir; ilkgöz yummakla gece olmaz. Gözünü kapayan, yalnız =kendine Saidgece Nursî | başlık = Sözler | yayapar.<ref>{{Kitap belirt kaynağı| ilk son= Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 143 81| bölüm yıl= İlk hayatı}}ımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 23 | bölüm = Dördüncü Söz2013}}</ref>
*İslâmiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır. Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduddur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 143 | bölüm = İlk hayatı}}</ref>
* Madem Allah var, elbette ahiret vardır.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Şualar | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 185 | bölüm = Dokuzuncu Şua}}</ref>
* Merak, ilmin hocasıdır. İhtiyaç, medeniyetin üstadıdır. Sıkıntı, sefahetin muallimidir.<ref>''Sunuhat-Tuluat-İşarat'' (2012). 2. baskı. s. 54.</ref>
* Dünyadaki her lezzetli şeyin en a'lası cennette bulunur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Sözler | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 658 | bölüm = Otuzikinci Söz}}</ref>
*[[Dosya:Pen ballet.jpg|küçükresim|269x269pik|Evet nasıl ki eski zamanda İslamiyetin terakkisi, düşmanın taassubunu parçalamak ve inadını kırmak ve tecavüzatını def etmek; silâh ile, kılınç ile olmuş. İstikbâlde silâh, kılınç yerine; '''hakiki medeniyet ve maddî terakki ve hak ve hakkaniyetin manevi kılınçları''', düşmanları mağlup edip dağıtacak.<ref>http://www.erisale.com/#content.tr.14.120</ref>]]Zaman gösterdi ki; cennet ucuz değil, cehennem dahi lüzumsuz değil.<ref name="Hakikat 7">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 472 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
* Nev'-i beşere gelen en büyük bir musibet Harb-i Umumî hengâmında, çok tehlikelere maruz kaldım. Hazret-i Gavs'ın gösterdiği arabî tarihte veya az evvel, hârika bir surette kurtuldum. Hattâ bir defa, bir dakikada üç gülle öldürecek yere mukabil bana isabet ettiği halde tesir etmediler.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Sikke-i Tasdik-i Gaybi | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 154 | bölüm = Sekizinci Lema}}</ref>
* Orucun ekmeli ise: Mide gibi bütün duyguları; gözü, kulağı, kalbi, hayali, fikri gibi cihazat-ı insaniyeye dahi bir nevi oruç tutturmaktır.<ref name="Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup">Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup</ref>
*İnsanlar hür oldular, ama yine abdullahtırlar.<ref>{{Kitap belirt|son=Said Nursî|başlık=Tarihçe-i Hayat|yayımcı=RNK Neşriyat|sayfalar=60}}</ref>
* Ölüm o kadar kat’î ve zâhirdir ki, bugünün gecesi ve bu güzün kışı gelmesi gibi ölüm başımıza gelecek. Bu hapishane nasıl ki mütemadiyen çıkanlar ve girenler için muvakkat bir misafirhanedir; öyle de, bu zemin yüzü dahi acele hareket eden kàfilelerin yollarında bir gecelik konmak ve göçmek için bir handır. Herbir şehri yüz defa mezaristana boşaltan ölüm, elbette hayattan ziyade bir istediği var.<ref>{{kitap kaynağı|yazar= Said Nursî |bölüm= İkinci Meselenin Hülâsâsı |başlık= Asa-yı Mûsa}}</ref>
* Ramazan-ı Şerifteki oruç, doğrudan doğruya nefsin firavunluk cephesine darbe vurur, kırar. Aczini, zaafını, fakrını gösterir, abd olduğunu bildirir.<ref name="Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup"/>
* Ramazan-ı Şerifteki oruç, hakikî ve hâlis, azametli ve umumî bir şükrün anahtarıdır. Çünkü, sair vakitlerde mecburiyet tahtında olmayan insanların çoğu, hakikî açlık hissetmedikleri zaman, çok nimetlerin kıymetini derk edemiyor. Kuru bir parça ekmek, tok olan adamlara, hususan zengin olsa, ondaki derece-i nimet anlaşılmıyor. Halbuki, iftar vaktinde, o kuru ekmek, bir mü'minin nazarında çok kıymettar bir nimet-i İlâhiye olduğuna kuvve-i zâikası şehadet eder. Padişahtan tâ en fukaraya kadar herkes, Ramazan-ı Şerifte o nimetlerin kıymetlerini anlamakla bir şükr-ü mânevîye mazhar olur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 431 | bölüm = Yirmidokuzuncu Mektub}}</ref>
* Şu gördüğün büyük âleme büyük bir kitap nazarıyla bakılırsa, nur-ı Muhammedî (a.s.m.) o kitabın kâtibinin kaleminin mürekkebidir.<ref>{{Kitap kaynağı|başlık=Mesnevî-i Nuriye|son=Said Nursî|sayfalar=113|yayımcı=RNK Neşriyat|yıl=2013}}</ref>
* Tabiat bir sanat-ı İlahiye'dir sani' olmaz.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Lemalar | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 386 | bölüm = Otuzuncu Lem'anın Altıncı Nüktesi}}</ref>
*[[Dosya:Ebru sənəti 5.png|küçükresim|359x359pik|Bizim düşmanımız cehalet, zaruret, ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı '''san'at, marifet, ittifak''' silâhıyla cihad edeceğiz.<ref>Tarihçe-i Hayat/RNK Neşriyat/2013/onbirinci baskı/sayfa:65</ref>]]Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Sözler | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 49 | bölüm = Onuncu Söz}}</ref>
*[[Dosya:Fomalhaut planet.jpg|küçükresim|238x238pik|Elbette nev-i beşer âhir vakitte ulûm ve fünûna dökülecektir. Bütün kuvvetini ilimden alacaktır. Hüküm ve kuvvet ise ilmin eline geçecektir.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Sözler|yayımcı=RNK Neşriyat|bölüm=Yirminci Söz}}</ref>]]Sivrisineğin gözünü halkeden, Güneş'i dahi o halketmiştir.<ref name="Hakikat 3"/>
*Adem-i kabul, kabul-ü ademle iltibas olunur. Adem-i kabul; adem-i delil-i sübut, onun delilidir. Kabul-ü adem, delil-i adem ister. Biri şek, biri inkârdır.<ref name="Hakikat 4">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 475 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Arzı ve bütün nücum ve şümusu tesbih taneleri gibi kaldıracak ve çevirecek kuvvetli bir ele mâlik olmayan kimse, kâinatta dava-yı halk ve iddia-yı icad edemez. Zira her şey, her şeyle bağlıdır.<ref name="Hakikat 3">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 468 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Azametli bahtsız bir kıt'anın, şanlı tali'siz bir devletin, değerli sahibsiz bir kavmin reçetesi; ittihad-ı İslâmdır.<ref name="Hakikat 3"/>
*Bîçare hakikatlar, kıymetsiz ellerde kıymetsiz olur.<ref name="Hakikat 2">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 478 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Bir lokma kırk paraya, diğer bir lokma on kuruşa. Ağıza girmeden ve boğazdan geçtikten sonra birdirler. Yalnız, birkaç saniye ağızda bir fark var. Müfettiş ve kapıcı olan kuvve-i zaikayı taltif ve memnun etmek için birden ona gitmek, israfın en sefihidir.<ref name="Hakikat 7"/>
*Birinci Kelime: "Ben tok olsam, başkası açlıktan ölse bana ne!"
*Birinci kelimenin ırkını kesecek tek bir devası var ki, o da vücub-ı zekattır.
*Bizler muhabbet fedaileriyiz, husûmete vaktimiz yoktur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 59 | bölüm = İlk Hayatı}}</ref>
*Bugün mahlûkatın bayramıdır.<ref name="Zaman">{{web kaynağı|url= http://www.zaman.com.tr/yazarlar/abdullah-aymaz/nevruz-mahl-katin-bayramidir_514997.html |başlık= Nevruz, mahlûkatın bayramıdır | yayıncı= Zaman Gazetesi |erişimtarihi=13 Aralık 2015}}</ref><ref name="Yeni Asya">{{web kaynağı|url= http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-baysu/risale-i-nur-da-nevruz-gunleri_327122 |başlık= Risale-i Nur'da Nevruz günleri | yayıncı= Yeni Asya |erişimtarihi=13 Aralık 2015}}</ref>(Nevruz)
*Bugün, bu Nevruz bayramından, bu köpeğin bile bir hissesi vardır. Bahar mahlûkatın bayramıdır. Biz de onların bayramına iştirak edelim.<ref name="Zaman" /><ref name="Yeni Asya" />
*Bütün ihtilalat ve fesadın asıl madeni ve bütün ahlâk-ı rezilenin muharrik ve menba'ı tek iki kelimedir:
*Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, alîl bir uzvun reçetesi; ittiba'-ı Kur'andır.<ref name="Hakikat 3"/>
*AzametliÇaresi bahtsızbulunan birşeyde kıt'anınacze, şanlıçaresi tali'sizbulunmayan birşeyde devletin, değerli sahibsiz bir kavminceza'a reçetesi;iltica ittihad-ıetmemek İslâmdırgerektir.<ref name="Hakikat 37"/>
*Kur'anDeli kalblereadama kuvvet"iyisin, veiyisin" gıdadırdenilse iyileşmesi, ruhlara şifadır.iyi gıdanınadama tekrarı"fenasın, kuvvetifenasın" arttırırdenilse fenalaşması nâdir değildir.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said NursiNursî | başlık = Mesnevî-i NuriyeMektubat | yayımcı = RNKEnvar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 124474 | bölüm = HabbeHakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Doğuyu ayağa kaldıracak din ve kalbdir. Enbiyanın ekseri Şarkta ve hükemanın ağlebi Garpta gelmesi kader-i ezelînin bir remzidir ki, Şarkı ayağa kaldıracak din ve kalbdir, akıl ve felsefe değil.
*Zaman ihtiyarlandıkça, Kur'an gençleşiyor; rumuzu tavazzuh ediyor. Nur, nâr göründüğü gibi; bazan şiddet-i belâgat dahi, mübalağa görünür.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubât | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 516 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Kur'an-ıEğer HakîmNamaz ehl-i şuura imamdırkılmazsan, cinsenin veo insegünkü mürşiddir,alemin ehl-izulümatlı kemaleve rehberdir,perişan ehl-ibir hakikatahalde muallimdirgider.<ref name=Mektubat>{{Kitap belirt | ilk = Said NursiNursî | başlık = Mektubâtİşaret-ül İ'caz | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 31185 | bölüm = Birinci Mebhas, Yirmialtıncıİbadetin MektubHakikatı}}</ref>
*Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Emirdağ Lahikası - I|bölüm=Gelenlerle Ne Konuşurdu?}}</ref>
*Arzı ve bütün nücum ve şümusu tesbih taneleri gibi kaldıracak ve çevirecek kuvvetli bir ele mâlik olmayan kimse, kâinatta dava-yı halk ve iddia-yı icad edemez. Zira her şey, her şeyle bağlıdır.<ref name="Hakikat 3">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 468 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*En bedbaht, en muzdarib, en sıkıntılı; işsiz adamdır. Zira atalet ademin biraderzadesidir; sa'y, vücudun hayatı ve hayatın yakazasıdır.<ref name="Hakikat 2"/>
*Evet ümidvar olunuz. Şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada, islamın sadası olacaktır!<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 133 | bölüm = İlk Hayatı}}</ref>
*Evet, izzet ve azamet isterler ki, esbab, perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve ehadiyet isterler ki, esbab ellerini [[Dosya:Nur ala Nur.svg|küçükresim|239x239pik|Nurcular, siyasetlerle alâkaları olmaz. Yalnız iman hakikatleriyle bütün hayatları bağlıdır<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Emirdağ Lahikası|sayfalar=167|yayımcı=RNK Neşriyat|yıl=2013}}</ref>...Risale-i Nur'un esas mesleği olan şefkat, hak ve hakikat ve vicdan, bizleri şiddetle siyasetten ve idareye ilişmekten men etmiş.<ref>http://www.erisale.com/#content.tr.14.691</ref>]]çeksinler, tesir-i hakikiden.
*Fıtrat yalan söylemez. Bir çekirdekteki meyelan-ı nümuv der: "Ben sünbülleneceğim, meyve vereceğim." Doğru söyler. Yumurtada bir meyelan-ı hayat var. Der: "Piliç olacağım." Biiznillah olur. Doğru söyler. Bir avuç su, meyelan-ı incimad ile der: "Fazla yer tutacağım." Metin demir onu yalan çıkaramaz; sözünün doğruluğu demiri parçalar. Şu meyelanlar, iradeden gelen evamir-i tekviniyenin tecellileridir, cilveleridir.<ref name="Hakikat 5" />
*Güzel gören, güzel düşünür. Güzel düşünen, hayatından lezzet alır.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Haksızlığı hak zanneden adamlara karşı hak dâva etmek, Hakka bir nevi haksızlıktır.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 48 | bölüm = Onüçüncü Mektub}}</ref>
*Haşirde bütün zevi'l-ervahın ihyası; mevt-âlûd bir nevm ile kışta uyuşmuş bir sineğin baharda ihya ve inşasından kudrete daha ağır olamaz. Zira kudret-i ezeliye zâtiyedir; tegayyür edemez, acz tahallül edemez, avaik tedahül edemez. Onda meratib olamaz, her şey ona nispeten birdir.<ref name="Hakikat 3"/>
*Hayat, cilve-i tevhiddendir, müntehası da vahdet kesbediyor.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 476 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*[[Dosya:Fomalhaut planet.jpg|küçükresim|238x238pik|Elbette nev-i beşer âhir vakitte ulûm ve fünûna dökülecektir. Bütün kuvvetini ilimden alacaktır. Hüküm ve kuvvet ise ilmin eline geçecektir.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Sözler|yayımcı=RNK Neşriyat|bölüm=Yirminci Söz}}</ref>]]Sivrisineğin gözünü halkeden, Güneş'i dahi o halketmiştir.<ref name="Hakikat 3"/>
*Hayat, kesrette bir çeşit tecelli-i vahdettir. Onun için ittihada sevkeder. Hayat, bir şeyi her şeye mâlik eder.<ref name="Hakikat 6">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 470 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Pirenin midesini tanzim eden, Manzume-i Şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.<ref name="Hakikat 3"/>
*Hem nev-i beşer, hususan medeniyet fenlerinin ikazatıyla uyanmış, intibaha gelmiş, insaniyetin mahiyetini anlamış. Elbette ve elbette dinsiz, başıboş yaşamazlar. Ve olamazlar. En dinsizi de dine iltica etmeye mecburdur. Çünkü, acz-i beşerî ile beraber hadsiz musibetler ve onu inciten hâricî ve dahilî düşmanlara karşı istinad noktası; ve fakrıyla beraber hadsiz ihtiyâcâta müptelâ ve ebede kadar uzanmış arzularına medet ve yardım edecek istimdad noktası, yalnız ve yalnız Sâni-i Âlemi tanımak ve iman etmek ve âhirete inanmak ve tasdik etmekten başka, uyanmış beşerin çaresi yok.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Hutbe-i Şamiye | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 24 | bölüm = Arabî Hutbe-i Şamiye Eserinin Tercümesi}}</ref>
*Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise maneviyatta kördür.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Adem-i kabul, kabul-ü ademle iltibas olunur. Adem-i kabul; adem-i delil-i sübut, onun delilidir. Kabul-ü adem, delil-i adem ister. Biri şek, biri inkârdır.<ref name="Hakikat 4">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 475 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Hıristiyanlığın malı olmayan mehasin-i medeniyeti ona mal etmek ve İslâmiyetin düşmanı olan tedenniyi ona dost göstermek, feleğin ters dönmesine delildir.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*İkinci Kelime: "İstirahatim için zahmet çek; sen çalış, ben yiyeyim."
*İkinci kelimenin devası, hurmet-i ribadır. Adalet-i Kur'aniye âlem kapısında durup, ribaya "Yasaktır, girmeye hakkın yoktur" der. Beşer bu emri dinlemedi, büyük bir sille yedi. Daha müdhişini yemeden, dinlemeli.<ref name="Hakikat 7"/>
*İmanî mes'elelerde şübhe, bir delili, hattâ yüz delili atsa da; medlûle îras-ı zarar edemez. Çünkü binler delil var.<ref name="Hakikat 4"/>
*Hayatİnsan, cilvenur-ı iman ile âlâ-yı illiyyîne çıkar, Cennete lâyık bir kıymet alır. Ve zulmet-i tevhiddendirküfür ile esfel-i sâfilîne düşer, müntehasıCehenneme ehil olacak dabir vahdetvaziyete kesbediyorgirer.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said NursiNursî | başlık = MektubatSözler | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 476 473 | bölüm = HakikatYirmiüçüncü ÇekirdekleriSöz}}</ref>
*İnsanlar hür oldular, ama yine abdullahtırlar.<ref>{{Kitap belirt|son=Said Nursî|başlık=Tarihçe-i Hayat|yayımcı=RNK Neşriyat|sayfalar=60}}</ref>
*Evet, izzet ve azamet isterler ki, esbab, perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve ehadiyet isterler ki, esbab ellerini [[Dosya:Nur ala Nur.svg|küçükresim|239x239pik|Nurcular, siyasetlerle alâkaları olmaz. Yalnız iman hakikatleriyle bütün hayatları bağlıdır<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Emirdağ Lahikası|sayfalar=167|yayımcı=RNK Neşriyat|yıl=2013}}</ref>...Risale-i Nur'un esas mesleği olan şefkat, hak ve hakikat ve vicdan, bizleri şiddetle siyasetten ve idareye ilişmekten men etmiş.<ref>http://www.erisale.com/#content.tr.14.691</ref>]]çeksinler, tesir-i hakikiden.
*İnsanları canlandıran emeldir; öldüren ye'stir.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
* Âlem-i şehadet, avalim-ül guyub üstünde tenteneli bir perdedir.<ref name="Hakikat 5">{{Kitap belirt|son=Said Nursi|başlık=Mektubat|yayımcı=Envar Neşriyat|dil=Türkçe|sayfalar=469|bölüm=Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*İslâmiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır. Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduddur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 143 | bölüm = İlk hayatı}}</ref>
* Bir noktayı tam yerinde icad etmek için, bütün kâinatı icad edecek bir kudret-i gayr-ı mütenahî lâzımdır. Zira şu kitab-ı kebir-i kâinatın herbir harfinin, bahusus zîhayat herbir harfinin, herbir cümlesine müteveccih birer yüzü, nâzır birer gözü vardır.<ref name="Hakikat 5" />
*[[Dosya:Ebruİsraf sənəti 5.png|küçükresim|359x359pik|Bizim düşmanımız cehaletsefahatin, zaruret, ihtilâftır. Busefahat üçise düşmanasefaletin karşı '''san'at, marifet, ittifak''' silâhıyla cihad edeceğizkapısıdır.<ref>Tarihçe-i Hayat/RNK Neşriyat/2013/onbirinci baskı/sayfa:65</ref>]]Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Sözler | yayımcı = EnvarRNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 49779 | bölüm = Onuncu SözLemaat}}</ref>
*Tabiat, misalî bir matbaadır, tâbi değil; nakıştır, nakkaş değil; kabildir, fâil değil; mistardır, masdar değil; nizamdır, nâzım değil; kanundur, kudret değil; şeriat-ı iradiyedir, hakikat-ı hariciye değil.<ref name="Hakikat 5"/>
*Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Emirdağ Lahikası - I|bölüm=Gelenlerle Ne Konuşurdu?}}</ref>
*Fıtrat yalan söylemez. Bir çekirdekteki meyelan-ı nümuv der: "Ben sünbülleneceğim, meyve vereceğim." Doğru söyler. Yumurtada bir meyelan-ı hayat var. Der: "Piliç olacağım." Biiznillah olur. Doğru söyler. Bir avuç su, meyelan-ı incimad ile der: "Fazla yer tutacağım." Metin demir onu yalan çıkaramaz; sözünün doğruluğu demiri parçalar. Şu meyelanlar, iradeden gelen evamir-i tekviniyenin tecellileridir, cilveleridir.<ref name="Hakikat 5" />
*Karıncayı emirsiz, arıyı ya'subsuz bırakmayan kudret-i ezeliye; elbette beşeri nebisiz bırakmaz. Âlem-i şehadetteki insanlara inşikak-ı Kamer, bir mu'cize-i Ahmediye (A.S.M.) olduğu gibi, mi'rac dahi âlem-i melekûttaki melaike ve ruhaniyata karşı bir mu'cize-i kübra-yı Ahmediyedir ki; nübüvvetinin velayeti bu keramet-i bahire ile isbat edilmiştir ve o parlak zât, berk ve Kamer gibi melekûtta şu'le-feşan olmuştur.<ref name="Hakikat 5"/>
*Hayat,Kur'an kesrettekalblere birkuvvet çeşitve tecelli-igıdadır, vahdettirruhlara şifadır. Onun için ittihada sevkeder.gıdanın Hayattekrarı, birkuvveti şeyi her şeye mâlik ederarttırır.<ref name="Hakikat 6">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = MektubatMesnevî-i Nuriye | yayımcı = EnvarRNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 470 124 | bölüm = Hakikat ÇekirdekleriHabbe}}</ref>
*Kur'an-ı TabiatHakîm birehl-i sanatşuura imamdır, cin ve inse mürşiddir, ehl-ıi İlahiye'dirkemale sani'rehberdir, ehl-i hakikata olmazmuallimdir.<ref name=Mektubat>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = LemalarMektubât | yayımcı = RNKEnvar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 386 311 | bölüm = OtuzuncuBirinci Lem'anınMebhas, AltıncıYirmialtıncı NüktesiMektub}}</ref>
*Maddiyyunluk manevî taundur ki, beşere şu müdhiş sıtmayı tutturdu, gazab-ı İlahîye çarptırdı. Telkin ve tenkid kabiliyeti tevessü' ettikçe, o taun da tevessü' eder.<ref name="Hakikat 2"/>
*Madem Dünya bâki değil ve musibetlerinde bir nevi hayır vardır; senin bedeline "Yahu bu da geçer" kalbime geldi.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 278 | bölüm = Yirmiüçüncü Mektub}}</ref>
*Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, alîl bir uzvun reçetesi; ittiba'-ı Kur'andır.<ref name="Hakikat 3"/>
*Milliyetimiz bir vücuttur. Ruhu İslamiyet aklı Kur'an ve İmandır.<ref>Said Nursî. "İlk Hayatı" ''Tarihçe-i Hayat''. 86. sayfa. Envar Neşriyat.</ref>
*Namaz kılanın diğer mübah dünyevi amelleri, güzel bir niyet ile ibadet hükmünü alır.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Sözler | ya{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Tarihçe-i Hayat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 143 | bölüm = İlk hayatı}}ımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 23 | bölüm = Dördüncü Söz}}</ref>
*Nasraniyet, ya intifa veya ıstıfa edip İslâmiyet'e karşı terk-i silâh edecektir. Nasraniyet birkaç defa yırtıldı, protestanlığa geldi. Protestanlık da yırtıldı, tevhide yaklaştı. Tekrar yırtılmağa hazırlanıyor. Ya intifa bulup sönecek veya hakikî Nasraniyetin esasını câmi' olan hakaik-i İslâmiyeyi karşısında görecek, teslim olacaktır. İşte bu sırr-ı azîme, Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm işaret etmiştir ki: "Hazret-i İsa nâzil olup gelecek, ümmetimden olacak, şeriatımla amel edecektir."<ref name="Hakikat 6"/>
*Pirenin midesini tanzim eden, Manzume-i Şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.<ref name="Hakikat 3"/>
*Ribanın kap ve kapıları olan bankaların nef'i; beşerin fenası olan gâvurlara ve onların en zalimlerine ve bunların en sefihlerinedir. Âlem-i İslâma zarar-ı mutlaktır; mutlak beşerin refahı nazara alınmaz. Zira gâvur harbî ve mütecaviz ise, hürmetsiz ve ismetsizdir.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 479 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Ruh, bir kanun-ı zîvücud-ı haricîdir, bir namus-ı zîşuurdur. Sabit ve daim fıtrî kanunlar gibi, ruh dahi âlem-i emirden, sıfat-ı iradeden gelmiş, kudret ona vücud-ı hissî giydirmiştir. Bir seyyale-i latifeyi o cevhere sadef etmiştir. Mevcud ruh, makul kanunun kardeşidir. İkisi hem daimî, hem âlem-i emirden gelmişlerdir. Şayet nevilerdeki kanunlara kudret-i ezeliye bir vücud-ı haricî giydirseydi, ruh olurdu. Eğer ruh, vücudu çıkarsa, şuuru başından indirse, yine lâyemut bir kanun olurdu.<ref name="Hakikat 6"/>
*Sıkıntı, sefahetin muallimidir. Ye's, dalalet-i fikrin; zulmet-i kalb, ruh sıkıntısının menba'ıdır.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
* Orucun ekmeli ise: Mide gibi bütün duyguları; gözü, kulağı, kalbi, hayali, fikri gibi cihazat-ı insaniyeye dahi bir nevi oruç tutturmaktır.<ref name="Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup">Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup</ref>
*Tabiat, misalî bir matbaadır, tâbi değil; nakıştır, nakkaş değil; kabildir, fâil değil; mistardır, masdar değil; nizamdır, nâzım değil; kanundur, kudret değil; şeriat-ı iradiyedir, hakikat-ı hariciye değil.<ref name="Hakikat 5"/>
* Ramazan-ı Şerifteki oruç, doğrudan doğruya nefsin firavunluk cephesine darbe vurur, kırar. Aczini, zaafını, fakrını gösterir, abd olduğunu bildirir.<ref name="Mektubat/Yirmi Dokuzuncu Mektup"/>
*Tertib-i mukaddematta tefviz, tembelliktir; terettüb-ü neticede, tevekküldür.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 477 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.<ref>{{Kitap belirt |son=Said Nursî|başlık=Sözler|yayımcı=RNK Neşriyat|dil=Türkçe|sayfalar=54|bölüm=Onuncu söz}}</ref>
*Zaman ihtiyarlandıkça, Kur'an gençleşiyor; rumuzu tavazzuh ediyor. Nur, nâr göründüğü gibi; bazan şiddet-i belâgat dahi, mübalağa görünür.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubât | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 516 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
[[Dosya:Magnfying glass book globe.jpg|küçükresim|Anlaşılmaz bir kitap muallimsiz olsa, manasız bir kâğıttan ibaret kalır.|166x166px]]
[[Dosya:Open book 01.svg|küçükresim|165x165px|Merak, ilmin hocasıdır. İhtiyaç, medeniyetin üstadıdır. Sıkıntı, sefahetin muallimidir.]]
[[Dosya:Pen ballet.jpg|küçükresim|269x269pik|Evet nasıl ki eski zamanda İslamiyetin terakkisi, düşmanın taassubunu parçalamak ve inadını kırmak ve tecavüzatını def etmek; silâh ile, kılınç ile olmuş. İstikbâlde silâh, kılınç yerine; '''hakiki medeniyet ve maddî terakki ve hak ve hakkaniyetin manevi kılınçları''', düşmanları mağlup edip dağıtacak.<ref>http://www.erisale.com/#content.tr.14.120</ref>]]
*Zaman gösterdi ki; cennet ucuz değil, cehennem dahi lüzumsuz değil.<ref name="Hakikat 7">{{Kitap belirt | ilk = Said Nursî | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 472 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
[[Dosya:Violet Princess of Wales 1901.jpg|alt=|küçükresim|Bâki bir hakikat fâni şahsiyetler üstüne bina edilmez.<ref>{{Kitap kaynağı|son=Said Nursî|başlık=Emirdağ Lahikası I}}</ref>]]
* Ramazan-ı Şerifteki oruç, hakikî ve hâlis, azametli ve umumî bir şükrün anahtarıdır. Çünkü, sair vakitlerde mecburiyet tahtında olmayan insanların çoğu, hakikî açlık hissetmedikleri zaman, çok nimetlerin kıymetini derk edemiyor. Kuru bir parça ekmek, tok olan adamlara, hususan zengin olsa, ondaki derece-i nimet anlaşılmıyor. Halbuki, iftar vaktinde, o kuru ekmek, bir mü'minin nazarında çok kıymettar bir nimet-i İlâhiye olduğuna kuvve-i zâikası şehadet eder. Padişahtan tâ en fukaraya kadar herkes, Ramazan-ı Şerifte o nimetlerin kıymetlerini anlamakla bir şükr-ü mânevîye mazhar olur.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 431 | bölüm = Yirmidokuzuncu Mektub}}</ref>
*Doğuyu ayağa kaldıracak din ve kalbdir. Enbiyanın ekseri Şarkta ve hükemanın ağlebi Garpta gelmesi kader-i ezelînin bir remzidir ki, Şarkı ayağa kaldıracak din ve kalbdir, akıl ve felsefe değil.
*Nasraniyet, ya intifa veya ıstıfa edip İslâmiyet'e karşı terk-i silâh edecektir. Nasraniyet birkaç defa yırtıldı, protestanlığa geldi. Protestanlık da yırtıldı, tevhide yaklaştı. Tekrar yırtılmağa hazırlanıyor. Ya intifa bulup sönecek veya hakikî Nasraniyetin esasını câmi' olan hakaik-i İslâmiyeyi karşısında görecek, teslim olacaktır. İşte bu sırr-ı azîme, Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm işaret etmiştir ki: "Hazret-i İsa nâzil olup gelecek, ümmetimden olacak, şeriatımla amel edecektir."<ref name="Hakikat 6"/>
*Hıristiyanlığın malı olmayan mehasin-i medeniyeti ona mal etmek ve İslâmiyetin düşmanı olan tedenniyi ona dost göstermek, feleğin ters dönmesine delildir.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Maddiyyunluk manevî taundur ki, beşere şu müdhiş sıtmayı tutturdu, gazab-ı İlahîye çarptırdı. Telkin ve tenkid kabiliyeti tevessü' ettikçe, o taun da tevessü' eder.<ref name="Hakikat 2"/>
*Her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise maneviyatta kördür.<ref name="Hakikat Cekirdekleri"/>
*Bütün ihtilalat ve fesadın asıl madeni ve bütün ahlâk-ı rezilenin muharrik ve menba'ı tek iki kelimedir:
**Birinci Kelime: "Ben tok olsam, başkası açlıktan ölse bana ne!"
**İkinci Kelime: "İstirahatim için zahmet çek; sen çalış, ben yiyeyim."
Birinci kelimenin ırkını kesecek tek bir devası var ki, o da vücub-ı zekattır.
İkinci kelimenin devası, hurmet-i ribadır. Adalet-i Kur'aniye âlem kapısında durup, ribaya "Yasaktır, girmeye hakkın yoktur" der. Beşer bu emri dinlemedi, büyük bir sille yedi. Daha müdhişini yemeden, dinlemeli.<ref name="Hakikat 7"/>
 
*Ribanın kap ve kapıları olan bankaların nef'i; beşerin fenası olan gâvurlara ve onların en zalimlerine ve bunların en sefihlerinedir. Âlem-i İslâma zarar-ı mutlaktır; mutlak beşerin refahı nazara alınmaz. Zira gâvur harbî ve mütecaviz ise, hürmetsiz ve ismetsizdir.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Mektubat | yayımcı = Envar Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 479 | bölüm = Hakikat Çekirdekleri}}</ref>
*Bir lokma kırk paraya, diğer bir lokma on kuruşa. Ağıza girmeden ve boğazdan geçtikten sonra birdirler. Yalnız, birkaç saniye ağızda bir fark var. Müfettiş ve kapıcı olan kuvve-i zaikayı taltif ve memnun etmek için birden ona gitmek, israfın en sefihidir.<ref name="Hakikat 7"/>
*İsraf sefahatin, sefahat ise sefaletin kapısıdır.<ref>{{Kitap belirt | ilk = Said Nursi | başlık = Sözler | yayımcı = RNK Neşriyat | dil = Türkçe | sayfalar = 779 | bölüm = Lemaat}}</ref>
* [[Ölüm]] o kadar kat’î ve zâhirdir ki, bugünün gecesi ve bu güzün kışı gelmesi gibi ölüm başımıza gelecek. Bu hapishane nasıl ki mütemadiyen çıkanlar ve girenler için muvakkat bir misafirhanedir; öyle de, bu zemin yüzü dahi acele hareket eden kàfilelerin yollarında bir gecelik konmak ve göçmek için bir handır. Herbir şehri yüz defa mezaristana boşaltan ölüm, elbette hayattan ziyade bir istediği var.<ref>{{kitap kaynağı|yazar= Said Nursî |bölüm= İkinci Meselenin Hülâsâsı |başlık= Asa-yı Mûsa}}</ref>
 
== Bazı kimseler hakkında söyledikleri ==
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Said_Nursî" sayfasından alınmıştır