Cemil Meriç: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Okuryazan (mesaj | katkılar)
kDeğişiklik özeti yok
II. Niveles (mesaj | katkılar)
k düzenleme AWB ile
8. satır:
* Ne garip bir oyuncak şu [[insan]]! Yürür, konuşur ve acı çeker. 70 kilodur. Kendisine ve çevresine ait hiçbir şey bilmez. Bir nevi ıstırap makinesi. İpleri başkaları çeker. Hantal ve şapşal bir robot. Neye sevinir bilinmez. Sınırsız olan yalnız hayalleri ve [[acı]] kabiliyeti. Etten bir kafes ve aciz içinde çırpınan bir [[ruh]]. Vücut araba, akıl arabacı. Ama gözleri bağlı arabacının, arabaya hükmeden atlar... Bu da haklı: Var olmak için yok olmak lazım, parça bütüne kavuşacak ki hasret dinsin.
** Cemil Meriç Külliyatı ve Jurnal Üzerine, s. 9
 
* Görmek tabiata tahakküm etmektir. Dış [[dünya]] ne kadar düşman unsurlarla dolup taşarsa taşsın, zekamızın gözbebeklerimizden boşalan seyyalesiyle ehlileşmeye, mutileşmeye mahkumdur.
** Quinze-Vingts Geceleri, s. 38
 
* [[Din]], [[aşk]], [[şiir]]: boşlukta yuvarlanan [[insan]]ın bir yıldıza atladığı merdivenlerdir.
** Quinze-Vingts Geceleri, s. 40
 
* En yavuz ermişlerin, en çetin kahramanların zaman zaman nasıl çamurlaştıklarını görmek, küçün insanlar için hain, buruk ve zehirli bir teselli.
** Jurnal, s. 53
 
* Realiteyi görmemek için [[din]]i, [[sanat]]ı, [[aşk]]ı yaratmışız. [[Faust]]un susuzluğu sonsuz bir çölünkinden farksız.
** Jurnal, s. 54
 
* Neden vakur [[Juvenal]] okunmuyor? Niçin [[Lukretius|Lükres]]'in erkek sesi insanlığın ufkunda çınlamaz oldu?
** Denize Atılan Şişe, s. 34
 
* Onlar için Anadolu yoktur, İstanbul yoktur, Türkiye yoktur, üzerinde [[insan]]ların gözyaşı döktüğü, sefalet çektiği, didindiği bir [[dünya]] yoktur.
** Birkaç Kozmopolit Üzerine Hiciv Denemesi, s. 62
Satır 30 ⟶ 24:
* Nihayet medrese ve saray. Efendilerinin her cinayetine eli titremeden fetva veren yıkılış çağlarının uluma-yı rüsumu: Mensuplarını herhangi bir vatandaş gibi askere yollamaz, ezelî zillet içinde, bu zilletin nimeti saydığı bir takım imtiyazları inatçılıkla muhafazaya çalışırdı.
** Birkaç Kozmopolit Üzerine Hiciv Denemesi, s. 62
 
* Uzviyi ulvileştirmek bakırdan altın imal etmek gibi hayal. Hayatımıza salgı bezlerimiz hükmediyor. Şuurun karanlık bölgelerinden yükselen çığlıkları susturamıyoruz. Çığlık homurtu oluyor nihayet. Homurtu uğultuya inkılap ediyor.
** Quinze-Vingts Geceleri IV, s. 93
 
* Türk aydını yangından kaçar gibi uzaklaşıyor memleketten. Hayır, kirlettiği bir odadan kaçar gibi... 1963 Türkiye'si [[Voltaire]]'lerin Fransa'sından yüz kere daha hür. Voltaire'ler nerede?
** Kaçanlar, s. 105-106
Satır 40 ⟶ 32:
* Sermayedara "işveren" payesini tercih eden bir cemiyet elbette ki liberalizmi takdis etmektedir... [[Tanrı]] gibi bir velinimet.
** Kelime Bir Kıymet Hükmü, s. 143
 
* Hint'i tanımak zorundayız [[İnsan]]lığın irfan ve idrakine istikamet veren iki yaratıcı millet var: Hint ve Yunan... Biz bu iki ülkenin merkezindeyiz. Akdeniz Doğu ile Batı'nın zifaf yatağı...
** Tanımıyoruz Hint'i, s. 150
Satır 47 ⟶ 38:
* [[İnsan]]lık bir merdiven basamaklarından çıkar gibi yükselmez. Zıplamalar, hep aynı istikamete yönelmiş değildir. Zar atar insanlık, kâh kazanır, kâh kaybeder.
** Claude Lévi-Strauss'u Okurken, s. 166
 
* Havarilerini halkedemeyen [[İsa]]'nın yeri tımarhanedir, çarmıh değil.
** Olemp'e Giden Adam, s. 249
 
* Ve sevmek. Avam için [[din]], kendi gibi düşünmeyenleri yok etmek [[özgürlük|hürriyet]]idir. [[Süleyman Nazif|Nazif]] dinim kinimdir diyordu. Bir Asur kâhini hortlamış, bir Asur kâhini. Kinle bağdaşan bir din, din olmaktan çıkar.
** Anayasa, s. 296
 
* [[Düşünce]] [[şüphe]]yle başlar. Düşünce, tezatlarıyla bütündür. Zıt fikirlere kulaklarımızı tıkamak, kendimizi hataya mahkûm etmek değil midir?
 
* [[Acı]]ları dev aynasında büyüten rezil bir hassasiyetim var.
 
* Hepimiz sefil birer kuklayız. Tek gücümüz: intibak kabiliyeti.
 
* Şeytanın ruhuna eziyet ettiği kişi, acısını, hiç düşünmeden en yakınından çıkarır.
 
* Entelektüel, dünyayı her gün yeni baştan kurabileceğine inanan adamdır, [[René Descartes|Descartes]]'dan beri [[akıl|aklın]] ve idrakin cihanşümul olduğunu anlamıştır.
 
* Bataklıktan göklere süzülen bir tarla kuşu gibi, kasıklarıyla düşünen ve göbekten aşağısıyla yaşayan bu azgın hergele sürüsünden uzaklaşmaya bak. Yoksa gübresin, leş gibi gübre…
 
Satır 225 ⟶ 208:
** s. 293
* [[Bilgi]], sonu gelmeyecek olan bir fetihtir.
 
* [[Hayat]] herkesin yaşadığı, kimsenin yaşamaktan hoşlanmadığı komedya.
 
* Güneş ülkeleri aydınlatır, [[söz]]ler milleti.
 
== Umrandan Uygarlığa ==
* İnsan zekası çevresinden tiksindiği için sanata ve felsefeye sığınır.
 
* Hasta ile sıhhatli adam arasındaki fark şu: hastanın başlıca kaygısı kendi varlığıdır; sıhhatli adam dış dünyayla uğraşır. Fransız düşünçesi sıhhatli bir çevrede gelişmiştir. Bakışları dış dünyaya çevrili,onu tanımak, onu kavramak ister. Fransız felsefesinin uğraştığı problemler: nazari hakikat, epistemoloji, matematik, psikoloji, sosyoloji. Hasta bir çevrede gelişen Alman düşünçesinin temel kaygısı kendi hastalığı ve onun tedavisidir. Almanya'daki bütün felsefe sistemlerinin hareket noktası ahlak problemidir.
 
* [[Niccolò Machiavelli|Machiavelli]]'yi [[ümit]]sizliğe düşüren, [[insan]]ları değişmez sanması, rejimlerin devri olarak birbirini takip ettiğine inanması.
 
* Tanzimat sonrası Osmanlı irfanının dikkate layık bir tezadı: Avrupa'nın kültür emperyalizmine cihat açan Osmanlı Sadrazamı yazılarını Fransızca kaleme alırmış.
 
* Gelişen toplumlarda insanı insanla kaynaştıran, yığını millet yapan, inanç birliği. İnananlar kardeştir, diyor İslâmiyet. Kan biyolojik bir mefhum: karanlık, esrarlı, kör. İnsanlaşmak biyolojinin esaretinden kurtulmaktır. Tek insanî değer var: iman. İman ayırmaz birleştirir. İman yani hisle yoğrulan, heyecanla kanatlanan, yaşayan ve yaşatan düşünce.
 
==Diğer==
* Birbirini bütün tedaileriyle karşılayan iki kelimeye ne aynı dilde rastlarsınız ne iki ayrı dilde.
 
* Kitap, zekayı kibarlaştırır.
 
* Bu memlekette sağcı solcu, ilerici gerici yoktur, bu memlekette namuslu ve namussuzlar vardır. Siz namuslulardan olun.
* Yalnız seninim. Ve yalnız beni düşündüğün müddetçe aşkımızın ömrü ebedîdir. Büyüyü ancak ihanetin bozar. Manevî ihanetin. Bir an için gözbebeklerinde raksedecek herhangi bir yabancı hayal... O zaman bu rüya bir kabusa döner ve bir uçurumun kıyısında uyanırsın.
 
* Olimpos dağının çocukları Hira dağının evlatlarını asla kabullenemeyecektir.
 
* Zulmün olduğu yerde, tarafsızlık namussuzluktur.
 
* Kıyasıya bir savaştı bu, haç'la hilal'in, batı'yla doğu'nun, imanla inkarın savaşı!
 
* Şeytan için insan neyse, İngiltere için dünya odur.
 
{{vikipedi}}
 
[[Kategori:Kişiler-C]]
[[Kategori:Türk yazarlar]]
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Cemil_Meriç" sayfasından alınmıştır