Necmettin Erbakan: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
k 88.229.182.136 mesaj tarafından yapılan değişiklikler geri alınarak, II. Niveles tarafından değiştirilmiş önceki sürüm geri getirildi.
87. satır:
 
==Hakkında==
* Erbakan şeriatçı sağdan. Nizamı Cediti yıkan bu sağ. [[II. Abdülhamit|Abdülhamit]] despotluğunu savunan bu sağ. 1909’da 31 Mart’ı yapan bu sağ. Kuvayi Milliye devrinde Bolu, Yozgat, Biga ve daha birçok ayaklanmalara ön ayaklık eden bu sağ. Mektepli subayları öldüren bu sağ. Kurtuluş Savaşını baltalamak isteyen bu sağ. Şeyh Sait hareketinin arkasındaki bu sağ. Menemen’de Subay Kubilay’ın başını kesen bu sağ.<ref>Bayrak, Falih Rıfkı Atay, Bateş, s. 8</ref> ~ [[Falih Rıfkı Atay]]
* 1969'da [[Adalet Partisi (Türkiye)|Adalet Partisi]]'nden (AP) milletvekili aday adaylığı [[Süleyman Demirel]] tarafından veto edildiği için [[Konya]]'dan bağımsız aday oldu ve iki milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili seçildi. 17 Ocak 1970'te 17 arkadaşıyla [[Milli Nizam Partisi]]'ni (MNP) kurdu. Ancak parti [[12 Mart Muhtırası|12 Mart 1971 Askeri Müdahalesi]]'nden kısa süre sonra, "laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü" iddiasıyla açılan dava sonunda 20 mayıs 1971'de [[Anayasa Mahkemesi]] tarafından kapatıldı; yöneticileri hakkında ise ceza davası açılmadı. Erbakan, [[Millî Nizam Partisi|MNP]]'nin kapatılmasından sonra [[İsviçre]]'ye gitti ve bir süre orada kaldı. [[1973 Türkiye genel seçimleri|1973 Genel Seçimlerinden]] önce, Türkiye'ye döndü. Türkiye'ye dönüşüyle ilgili olarak Süleyman Demirel'in liderliğindeki [[Adalet Partisi (Türkiye)|Adalet Partisi]]'nin oylarını bölmek amacıyla [[Türk Hava Kuvvetleri|Hava Kuvvetleri Komutanı]] [[Muhsin Batur]] ile Orgeneral [[Turgut Sunalp]] tarafından ikna edilerek Türkiye'ye döndüğü iddia edildi. 11 Ekim 1972'de MNP kadrolarıyla [[Milli Selamet Partisi]]'ni (MSP) kurdu. 14 Ekim 1973 seçimlerinde [[Milli Selamet Partisi]] yüzde 12 oy oranıyla 48 milletvekilliği kazandı. Seçimlerden hemen sonra [[Bülent Ecevit]]'in liderliğindeki [[Cumhuriyet Halk Partisi]]'yle (CHP) ile MSP arasında kurulan [[37. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti|koalisyon hükümetinde]] devlet bakanı ve başbakan yardımcısı oldu. Bu dönemde, [[Kıbrıs Harekâtı]]'nın yapılmasını savundu. Harekâttan sonra adanın tamamının ele geçirilmesini konusunda Ecevit ile görüş ayrılığına düştü. 17 Eylül 1974'de hükümet dağıldı. Mart 1975'te [[Adalet Partisi]], [[Millî Selamet Partisi|Milli Selamet Partisi]], [[Milliyetçi Hareket Partisi]] (MHP) ile [[Cumhuriyetçi Güven Partisi]] (CGP) arasında kurulan [[39. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti|I. Milliyetçi Cephe Hükümeti]]'inde devlet bakanı ve başbakan yardımcısı oldu. [[1977 Türkiye genel seçimleri|1977 Genel Seçimleri]]'inde [[Milli Selamet Partisi]]'nin milletvekili sayısı yarı yarıya düşerek 24'e geriledi. Temmuz 1977'de AP, MSP ve MHP koalisyonuyla kurulan [[41. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti|II. Milliyetçi Cephe Hükümeti]]'nde yine devlet bakanı ve başbakan yardımcısı oldu. Adalet Partisi'nin Kasım 1979'da kurduğu azınlık hükümetini dışardan destekledi. 6 Eylül 1980'de partisinin [[Konya]]'da düzenlediği [[Kudüs Mitingi|Kudüs Mitinginin]] [[12 Eylül Darbesi]]'nin sebeplerinden birisi olduğu söylenmiştir. 12 Eylül'de bir süre [[İzmir]] [[Uzunada]]'da gözaltında tutuldu. 15 Ekim 1980'de 21 MSP yöneticisiyle birlikte 'MSP'yi illegal bir cemiyete dönüştürmek ve laikliğe aykırı davranmak' suçlamasıyla tutuklandı. 24 Temmuz 1981'de serbest bırakıldı. 1983'te hakkında verilen hüküm [[Askerî Yargıtay (Türkiye)|Askeri Yargıtay]]'ca bozulduktan sonra beraat etti. [[1982 Anayasası]] gereğince 10 yıl siyaset yapma yasağı aldı. [[1987 Türkiye anayasa değişikliği referandumu|6 Eylül 1987 halk oylamasıyla]] tekrar siyasete döndü. 11 Ekim 1987'de [[Refah Partisi]] genel başkanı seçildi. Refah Partisi'nin [[Milliyetçi Çalışma Partisi]] (MÇP) ve [[Islahatçı Demokrasi Partisi]]'yle (IDP) ittifak kurduğu [[1991 Türkiye genel seçimleri|1991 seçimlerinde]] [[Konya]]'dan milletvekili seçildi. [[Milli Görüş Hareketi]]'nin tarihindeki en büyük başarıyı elde ettiği [[1995 Türkiye genel seçimleri|1995 seçimlerinde]] [[Refah Partisi]], aldığı yüzde 21,37 oy oranı ve kazandığı 158 milletvekili ile birinci parti oldu. [[Doğru Yol Partisi]] (DYP) ile [[Anavatan Partisi]] (ANAP) arasında kurulan kısa ömürlü koalisyon hükümetinin istifasından sonra DYP ile kurduğu [[54. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti|REFAHYOL hükümetinde]], 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı. Koalisyon hükümeti başbakanı olarak görevde olduğu 1996-1997 arası 1 yıllık dönemde [[Türkiye]] ekonomisi %7,5 oranında büyümüş ve Türkiye'nin [[GSMH]]'si Dünya toplamının binde 11,96'sınden binde 12,37'sine yükselmiştir. Yapılan reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması ve gelişmekte olan halkın çoğunluğu [[Müslüman]] ülkelerden 8 tanesini biraya getiren [[D8]] oluşumu gösterilebilir. [[Laiklik]] ve [[Atatürkçülük]] tartışmaları sonucunda, "post-modern darbe" olarak adlandırılan [[28 Şubat Süreci]] ile Erbakan istifa etmeye zorlansa da bu teşebbüs ilk etapta başarıya ulaşamamıştır (Koalisyon 30 Haziran 1997'ye kadar devam etmiştir). 21 Mayıs 1997 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, "yasadışı bazı eylemlerin odağı olmaya başladığı ve bazı üyelerinin laik rejimi hedef alan girişimleri" nedeniyle Refah partisi'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne dava açtı. Başsavcı Vural Savaş, dava ile ilgili yaptığı açıklamada partinin "laikliğe aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini ve ülkeyi giderek bir iç savaş ortamına sürüklediğini" belirtti. Dava devam ederken Erbakan, başbakanlık görevini Tansu Çiller'e devretmek amacıyla 18 Haziran 1997'de Cumhurbaşkanı [[Süleyman Demirel]]'e istifasını sundu. Cumhurbaşkanı [[Süleyman Demirel]] ise yeni hükümeti kurma görevini, [[Doğru Yol Partisi]] genel başkanı [[Tansu Çiller]]'e değil, [[Mesut Yılmaz]]'a verdi. [[55. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti|55. Hükûmet]] (ANASOL-D) Mesut Yılmaz'ın liderliğinde [[Anavatan Partisi]], [[Demokratik Sol Parti]], [[Demokrat Türkiye Partisi]] koalisyonu ile kuruldu. Açılan kapatma davası sonunda Anayasa Mahkemesi, 16 Ocak 1998'de Refah Partisi'nin kapatılmasına ve aralarında Erbakan'ın da olduğu 6 kişiye 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilmesine karar verdi. Refah Partisi'nin kapatılma kararından bir ay önce Milli Görüş çizgisindeki [[Fazilet Partisi]] kuruldu, partinin başına önce [[İsmail Alptekin]], ardından da [[Recai Kutan]] getirildi. Bu dönemde tarafların aksi yöndeki demeçlerine karşın, Fazilet Partisi'nde Necmettin Erbakan'a yakın olan ve "ak saçlılar" ya da "gelenekçiler" olarak tanımlanan kanat ile [[Recep Tayyip Erdoğan]]'ın temsil ettiği kanat olan "yenilikçiler" arasındaki gerilim tırmanmaya başladı. Kanatlar arasındaki çekişmenin artık görünür hale geldiği 14 Mayıs 2000'de yapılan FP 1. Kongresi'nde, yenilikçi kanadın adayı [[Abdullah Gül]] 521, Recai Kutan 633 oy aldı. Haziran 2001'de Anayasa Mahkemesi'nin Fazilet Partisi'nin kapatılmasına karar vermesinden sonra kurucusu olduğu [[Milli Görüş Hareketi]] bölündü. Erbakan'ın desteklediği Milli Görüş'çü (gelenekçi) kanat [[Recai Kutan]] başkanlığında [[Saadet Partisi]]'ni (SP) kurarken, "yenilikçiler" ise Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde [[Adalet ve Kalkınma Partisi]]'nde örgütlendiler. Erbakan, "[[Kayıp Trilyon Davası]]" olarak bilinen -Refah Partisi'ne 1998 yılı için yapılan yaklaşık 1 trilyon TL'lik hazine yardımının harcanmış gibi gösterilerek devlete iade edilmemesi- davada, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 Mart 2002'de "özel evrakta sahtecilik" suçundan 2 yıl 4 ay hapis cezasına mahkûm edildi. [[2002 Türkiye genel seçimleri|2002 Genel Seçimleri]]'nde Konya'dan bağımsız milletvekilliği adaylığı başvurusu [[Türkiye Cumhuriyeti Yüksek Seçim Kurulu|Yüksek Seçim Kurulu]] (YSK) tarafından reddedildi. 5 yıllık siyasi yasağı Şubat 2003'te sona eren Erbakan, 11 Mayıs 2003'te Saadet Partisi Genel Başkanlığına seçildi. 3 Aralık 2003'te hakkındaki mahkûmiyet kararı [[Yargıtay (Türkiye)|Yargıtay]] tarafından onandı. [[Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı]], "Kayıp Trilyon Davası"nda mahkum olan ve mahkumiyet kararları kesinleşen Erbakan dahil 6 kişinin parti üyeliğinden çıkarılması ve parti organlarındaki görevlerine son verilmesini isteyince Erbakan, 30 Ocak 2004'te Saadet Partisi Genel Başkanlığından ve parti üyeliğinden ayrıldı. Aldığı sağlık raporu doğrultusunda infazı ertelen Erbakan’ın "Kayıp Trilyon Davası" nedeniyle aldığı hapis cezası [[Türk Ceza Kanunu]]’nda (TCK) yapılan değişiklik uyarınca Nisan 2008'de [[Ev hapsi|ev hapsine]] çevrildi. Erbakan ev hapsini çekerken [[Adli Tıp Kurumu|Adli Tıp Kurumunun]] ‘sürekli hastalık’ raporu doğrultusunda Cumhurbaşkanı [[Abdullah Gül]] tarafından 19 Ağustos 2008’de affedildi. 17 Ekim 2010'da tekrar Saadet Partisi'nin tekrar genel başkanlığına seçildi. Sağlık durumu giderek kötüleştiği halde vefat ettiği güne dek kurmaylarıyla parti ve ülke meseleleri hakkında görüşmelerine devam etmiştir. == Vefatı ve cenazesi == 19 Ocak 2011'de ayağında nükseden [[Vaskülit|damar iltihabı]] rahatsızlığı sebebiyle hastanede yoğun bakım altına alınarak bir süre tedavi görerek taburcu edilmesinin ardından, kısa süre sonra solunum ve kalp yetmezliği rahatsızlığı sebebiyle kaldırıldığı [[Ankara]]'daki Güven Hastanesi'nde yoğun bakım altında uygulanan tüm tedavilere rağmen solunum yetmezliğine bağlı, kalp ve çoklu organ yetmezliği sebebiyle 27 Şubat 2011 sabahı saat 8:50'de doktorlarının muayenesi esnasında koroner arter rahatsızlığı sonucu şuurunu yitirerek komaya girmiş, saatler aynı sabahın 11:40'ını gösterirken doktorların tüm müdahaleleri ile yaşamsal işlevlerinin desteklenmesine rağmen yaşamını yitirmiştir. Necmettin Erbakan'ın [[Merkezefendi Mezarlığı]]'nda bulunan kabri Vasiyetine uygun olarak resmi devlet töreni tertip edilmemiş ve 1 Mart 2011 Salı günü önce Ankara'da [[Hacı Bayram Camii]]'nde sabah namazına müteakip cenaze namazı kılındıktan sonra, cenazesi İstanbul'a getirilerek öğlen namazını müteakip [[Fatih Camii]]'nde kılınan cenaze namazı sonrasında [[Zeytinburnu]] [[Merkezefendi Mezarlığı]]'na defnedilmiştir. Mezarına, sevenleri tarafından Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden getirilen topraklarla birlikte [[Kudüs]], [[KKTC]] ve [[Boşnak]] lider [[Aliya İzzetbegoviç]]'in mezarından getirilen topraklar serpilmiştir. Cenaze merasimine [[Cumhurbaşkanı]], [[Meclis başkanı|Meclis Başkanı]], [[Başbakan]], Genel Başkanlar, [[Bakan]]<nowiki/>lar, [[Milletvekili|Milletvekil]]<nowiki/>leri, [[Türk Silahlı Kuvvetleri]] Mensupları, [[Büyükelçi]]<nowiki/>ler, [[Belediye başkanı|Belediye Başkan]]<nowiki/>ları, partililerin yanı sıra 60 ülkeden [[cemaat]] ve hareket liderleri ile temsilcileri katılmış, [[cenaze namazı]] iki milyonu aşkın kişi tarafından kılınarak, naaşı aile kabristanın da bulunduğu [[Merkezefendi Mezarlığı]]'na defnedilmiştir.
 
==Kaynakça==