Kadir Mısıroğlu: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
11. satır:
 
*Adam modaya tâbi. Modaya tâbi adam kuru yapraktır. İrade sahibi değildir. Nefes alıp verişi gibidir yaşayışı, otomatik. Bu adamlık değildir. Adam olanın "evet"i de olur, "hayır"ı da olur. Tercihi olur. "Hayır"ı olmayıp umumi cereyana tâbi olan adam, adam değildir. Taklit zebunudur. Kendi tercihlerine itibar edemeyen adamdır.
*...Alevilerin sözlerine bakarsan, hiç Alevi kalmaması lazımdı Türkiye'de. Şimdi 20 milyonuz diyorlar. Nasıl kaldınız 20 milyon? O kadar kestiler sizi. Keşke bitirseydi! İsyan eden adamı bitirseydi tabii.
:(''Osmanlı'daki Alevi isyanlarının tartışıldığı bir TV programında söyledikleri. "Keşke bitirseydi!" sözünü diğer konuğun "Bitiremediniz doğruya doğruya, değil mi?" demesi üzerine söylüyor.'')
 
*Allah onu yükseltti ki düştüğü yerden tozu kalmasın. Yolda giderken ayağı burkulan adama bir şey olmaz ama minareden düşen geberir. [[Fethullah Gülen|Fethullah]]'ın akıbeti budur.<ref>[http://www.youtube.com/watch?v=OGjYI86gOPM&feature=youtu.be&t=240 11.04.2015 tarihli Cumartesi Sohbetlerinden]</ref>
[[Dosya:Isaak Brodsky stalin02.jpg|thumb|150px|Alman Harbi devam ederken Komünist Rusya'da Stalin emretti: 'Kumlara Ayet el-Kürsi okuyun, Alman ordusunun üzerine serpelim.']]
Satır 24 ⟶ 27:
*Ben Osmanlı tipi bir münevverim.
*Ben saltanatçıyım. Ben cumhuriyetçi değilim. Bunu 1991'de de söyledim. İslam ne cumhuriyet emreder ne saltanat emreder. İslam ruh emreder. İdarenin şekli, şartlara bağlıdır. Küçük bir devletsen cumhuriyet olursun. Alemşümul bir devlet isen, cumhuriyet olmaz. Her kafadan bir ses çıkar. Her kafadan.<ref>http://kadirmisiroglu.com/07-05-2016-konferansi.html 7 Mayıs 2016 tarihli konferansı</ref>
*Benim ağırlığımı bilmeyen, bildiklerimin zekatının zekatı kadar bilmeyen ağzı süt kokulu, sidiği yalıya inmemiş cahiller, beni Yunan dostu olmakla suçluyor. Daha bunların ana babası doğmamışken ben ''Yunan Mezalimi'' kitabımı yazdım. Yunan keferesi, Batı Trakya Türklerini esir etti lakin Batı Trakya'da [[w:Şeriat|şer'iyye mahkemeleri]]nimahkemelerini lağvetmedi, alfabeyi ve kılık kıyafeti değiştirmedi, medreseleri kapatmadı. Bugün birisi şeriat istesin de göreyim onu. Camideki imamda bile dehşet uyandırıyor. Bu ölçüye göre, Yunan, Batı Trakya'daki bu muamele ile, Kemalist rejimden ehvendir diyorum. Bu lafımdan ötürü Yunan dostu olduğumu iddia eden zırnana cahillerin adını bile anmıyorum. Cevap verme ihtiyacından kendimi müstağni addediyorum.<ref name="kadirmisiroglu.com">http://kadirmisiroglu.com/15-10-2016-konferansi.html 15 Ekim 2016 tarihli Cumartesi konferansından</ref>
*Bir insanın mensup olduğu milleti sevmesi, ırkçılık değildir.
*Bir tırtılın hareket kabiliyeti bile Allah'ın varlığına delildir.
Satır 31 ⟶ 34:
*Bugün en mühim meseleniz lisan meselesidir. Dildeki tahrifatın gayesi, milletin Kuran'la, İslam'la ünsiyyetini izale etmektir. Her gün ya bir gavur kelimesi ya da uydurma bir kelime ortaya atıyorlar. Ve her gün, menşei Kuran olan bir kelime daha milli hafızadan siliniyor. Lisan Davasına sahip çıkmazsanız yarın dini meseleleri anlatamaz ve anlayamaz duruma geleceksiniz. Yarın torunlarınız ''hayat'' kelimesini öğrenmek için sözlüğe bakacak. Lisan Davası'nda doğruyu terennüm eden insanların hepsi ölmüştür. Bugün ben tek kaldım. Hilafet'in ilgası dahil [[Mustafa Kemal Atatürk|Mustafa Kemal]]'in tüm inkılaplarını terazinin bir kefesine koyun, Harf İnkılabını diğer kefeye. Harf İnkılabı ağır basar.<ref>http://kadirmisiroglu.com/28-11-2015-konferansi.html 28 Kasım 2015 tarihli Konferansı</ref><ref>http://kadirmisiroglu.com/21-11-2015-konferansi.html 21 Kasım 2015 tarihli Cumartesi konferansı</ref>
*...Bugün Yahudi'ye kafa tutan bir devlet adamımız varsa, bizim onu alkışa boğmamız lazım. Bu, Cumhuriyet tarihinde ilktir. Doksan seneyi gözünüzün önüne getirin, Yahudi'ye gözünün üstünde kaşın var diyen biri çıkmamıştır. Hadiselerin sevkiyle oldu, başka sebeplerle oldu, nasıl oldu, oldu. Netice itibariyle o 'one minute' sözü var ya, 'one minute', [[w:Türk Kurtuluş Savaşı|İstiklal Harbi]]'nden daha mühim bir söz!<ref>[http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/170253/van-minut-sozu-istiklal-harbinden-daha-onemlidir Van Minüt Sözü İstiklal Harbi'nden Daha Önemlidir]</ref>
* ...Bunun üzerine dedim ki bu cinni dürüst bir cinni. Cinniler aynı insanlar gibidir. Mümini vardır, kâfiri vardır, münafığı vardır. Dürüstü vardır, dürüst olmayanı vardır. Bu cinni, dürüst bir cinni. Mustafa Kemal'i çağır dedim. Kıvrandı, kıvrandı, kıvrandı o fincan; hareket etmiyor. Güç bela, çocuk kan ter içinde kaldı. Geldi. 'Ya sabahtan beri seni çağırıyoruz.' Hatta vazgeçiyordu bir iki defa. Ben ısrar ettim. 'O kötü vaziyettedir, kolay gelemez' dedim. Nihayet geldi. 'Beni bırakmıyorlar' dedi, 'Ne soracaksanız çabuk sorun, geri gönderin beni' dedi.<ref>[http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/297909/kadir-misiroglunun-ataturkun-ruhunu-cagirmasi Kadir Mısıroğlu'nun, Atatürk'ün Ruhunu Çağırması]</ref>
*Cesareti yüreğindeki kadar değil, elde edebileceğin netice kadar kullan.
*Çocukluğumda ne dava ettiysem, bugün de onu dava ediyorum.
Satır 36 ⟶ 40:
:(''Burada yılana sarılır teşbihiyle Atatürk ve silah arkadaşlarını kastediyor.''<ref>[http://www.muhalifgazete.com/12166-Ataturk-e-yilan-dedi-RTuK-onayladi.htm Atatürk'e yılan dedi, RTÜK onayladı]</ref>)
 
*Dikkat edin, ben hiçbir zaman ''Atatürk'' kelimesini kullanmadım, benimle aynı dönemde yaşamış bir adam nasıl benim atam oluyor, burada bir ahmaklık var, burada bir dalkavukluk var, burada bir manyaklık var, burada itibara doymazlık var.<ref name="ReferenceA">2 Mart 2013 tarihli Cumartesi Konferansı</ref>
*Dinamik olan hayat, Kemalizmi fırlatıp çöpe atıyor. Sıkıntıları bundandır.
*Dünyada 2 büyük süper güç kalacaktır. Bunlardan biri Yahudi Enternasyonal Gücü, diğeri ise İslam Enternasyonal Gücü. Yahudi Enternasyonal Gücü'nün en mühim kalesi Çin olacaktır. İslam Enternasyonal Gücü'nün kalesi ise Türkiye olacaktır.<ref>http://kadirmisiroglu.com/29-11-2014-konferansi.html 29 Kasım 2014 tarihli Cumartesi Konferansından</ref><ref>7 Ağustos 2014 tarihli A Haber Televizyonunda konuk olduğu Deşifre Programı</ref><ref>http://kadirmisiroglu.com/23-03-2013-konferansi.html 23 Mart 2013 tarihli Cumartesi konferansından</ref>
Satır 73 ⟶ 77:
*Kendi kendinize nefretinizi ifade edin, ta ki o tabiileşmesin.
*Kimseyi ırkından dolayı hor görmem. Irk tercihi Allah'ın takdiridir.
*Kocasına sadık Alman kadını %1 yoktur. Tabii sayarım. Hiçbir Alman, 'Bu çocuk benimdir' ve çocuk da, 'Bu benim babamdır' diye kati bir iddiada bulunamaz.<ref>[http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/308783/kadir-misiroglu-kocasina-sadik-alman-kadin-yuzde-1-yoktur Kocasına Sadık Alman Kadın Yüzde 1 Yoktur]</ref>
*Lozan'ı başarılı olup olmadığı yönünden değerlendirmek için Sevr'in bir kıstas olamayacağını, zira Sevr'in bir sulh muahedesi olmayıp bir tekliften ibaret kaldığını, Kemal Paşa'nın bile [[w:Nutuk (Mustafa Kemal Atatürk)|Nutkunda]] 4 defa Sevr'den bir ''sulh projesi'', İsmet Paşa'nın ise hatıratında ''yalnızca bir teklif'' olarak bahsedildiğini söyledim. Lozan'ın bir başarı addedilebilmesi için, gerçek miyar (kıstas), Misak-ı Milli'dir dedim. Hulki Cevizoğlu'nun bir programında yine zırnana cahil bir Kemalist bana itirazla dedi ki: ''‘Misak-ı Milli beynelmilel kabule mazhar olmuş bir metin değildir ki, onunla Lozan'ı mizan ediyorsun.’'' Bana itirazlarında bile bir mantık yanlışı var. Ben düşmanlar için Misak-ı Milli'yi mizan olarak kullanmıyorum. Senin Yunan Harbi'ni yapmaktan gayen Misak-ı Milli hudutlarını gerçekleştirebilmek idi. Zafer de kazandığına göre, senin bakımından buna zafer denmesi için, gayenin tahakkuk ettirilmiş olması lazım gelir. Ben bunu düşman bakımından mevzu bahis etmiyorum ki. Zaten bugüne kadar mantığa tâbi bir Kemalist görmedim. Onların dünyasından mantık yoktur. Onların dünyasında İslam'a nefret vardır, tarihe nefret vardır, dine nefret vardır, dindara nefret vardır. Temel saik, onların bütün değerlendirmelerinde, bu nefrettir.<ref name="kadirmisiroglu.com"/>
*Lozan, Mustafa Kemal'in hilafeti övmesi üzerine inkıtâya uğramıştır. Çünkü, Mustafa Kemal ile İngilizler hilafeti kaldırmak üzerine anlaşmıştı.