Bozkırkurdu: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Turgut46 (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
Değişiklik özeti yok
Etiket: 2017 kaynak düzenleyici
13. satır:
----
* (Bay Haller) Ortaçağ'daki acımasızlıklara ilişkin bir söyleşinin ardından bana demişti ki: "Bu acımasızlıklar gerçekte acımasızlık değildir. Ortaçağ'ın insanı bizim bugünkü yaşam üslubumuzu bambaşka açıdan değerlendirir, tümüyle acımasız, dehşet verici ve barbarca görüp aşağılardı! Her çağ, her uygarlık, her gelenek ve görenek, kendine özgü bir üslubu içeri, kendisine yaraşır incelikleri ve sertlikleri, güzellikleri ve acımasızlıkları barındırır kendisinde, kimi acıları pek doğal karşılar, kimi kötülükleri, sabırla sineye çeker. Ne zaman ki iki çağ, iki uygarlık ve iki din birbiriyle kesişirse, işte o zaman insan yaşamı gerçek bir acıya, gerçek bir cehenneme dönüşür.
 
 
* Bütün o büyük acılara mal olan değişimlerin sonunda pek küçük bir şey ele geçirebilmişsem, bedelini ağır şekilde ödemek zorunda kalmıştım. Bir değişimden ötekisine yaşamım daha sert, daha çetin, daha yalnız ve tehlikelere daha açık bir durum almıştı.
 
 
* ...Görün işte böyle insanlarız biz! Görün işte, böyledir insan! tüm şan ve şöhretler, tüm akıllılıklar, tüm ussal kazanımlar, insanlığın yücelik, büyüklük ve kalıcılığına yönelik tüm tabular yıkılıp gidiyor, maskaraca bir oyuna dönüşüyorudu!
Satır 25 ⟶ 23:
 
*...[[Nietzche]] gibi biri bugünkü sefaleti bir kuşaktan çok daha fazla süre önce yaşamak zorunda kaldı; onun tek başına hiç anlaşılmadan yaşadığını bugün binlerce insan yaşamakta.
 
 
*Senin hoşuna gidiyor, senin için bir değer taşıyorsam, senin için bir ayna oluşturuyorum da ondan; içimde bir şey var, sana yanıt veriyor, seni anlıyor. Aslında bütün insanların birbirleri için bu tür aynalar oluşturması, birbirlerine böyle yanıt vermeleri ve uyum göstermeleri gerekir, ama işte senin gibi antika kişilerin işine akıl sır ermiyor, hemen bir büyüklenmişlik içine sürüklenip kendi dışındaki insanların gözlerinde hiçbir şey göremez, hiçbir şey duyamaz duruma geliyor,onlara ilgi duymaktan çıkıyor. Böyle antika bir insan kendisine gerçekten içtenlikle bakan bir yüz gördü de bu yüzde bir yanıt gibi,bir akrabalık gibi bir şeyin varlığını sezdi mi, evet işte, bu kuşkusuz bir şenlik oluyor kendisi için.
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Bozkırkurdu" sayfasından alınmıştır