Elias Canetti: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Aybo07 (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
kDeğişiklik özeti yok
85. satır:
* Gerçekten güzel bir kentte sürekli yaşanmaz; böyle bir kent, insanın bütün özlemlerini öldürür.
* İnsanın bedelini ödemek zorunda olmadığı güçlü bir arzu yoktur. Ama arzunun en yüksek bedeli, gerçekleşmesidir.
* Biri, kafasından geçen herşeyin zehirlenmiş olduğu ve bundan böyle onlardan kaçınmak gerektiği inancıyla yaşıyor. Var olan herşeyin bilinmeyene indirgenmesi, onun tek kurtuluşudur. Bilinmeyeni kendisinden korumak amacıyla, "hiç birhiçbir şey düşünmemek" için bir yöntem bulur. Bu yöntemi uygulamayı da başarır. Çevresindeki dünya, yeniden canlanır.
* Bazı insanların karşısında bulunamayan sözcükler, onları terk ettikten sonra akla gelir. Bunlar, karşısındakinin varlığının birini sürüklediği şaşkınlıktan kaynaklanmadır. Bu şaşkınlık olmasa, o sözcükler hiç doğmayacaktır: ama hemen akla gelememeleri de o sözcüklerin özü gereğidir. Kanımca yazarı yaratan, bu şiddetli, ama geç gelen sözcüklerdir.
* Hangi sevgi ölümü düşünmeyecek kadar kısadır, hangi sevgi, ölüme direnmeye kalkışmayacak kadar zayıftır?
140. satır:
* "Ölüler yargılarla, yaşayanlar ise sevgiyle beslenirler."
* Çok enderdi gülümsediği. Tıpkı, yaşamlarındaki en büyük istekleri bir kitaplık olan kişilerin ender bulunuşu gibi.
* Artık hiç birhiçbir haritaya bakamıyorum. Kentlerin adları yanık et kokuyor.”
* Adına yaşama kavgası denen kavgayı, karnımızı doyurmak ve sevebilmek uğruna olduğu kadar, içimizdeki kitleyi öldürmek uğruna da veririz. Kimi koşullar altında bu kitle, bireyi bencillikten tümüyle uzak, dahası kendi yararlarına aykırı davranışlara dek götürebilir. ''İnsanlık'', bir kavram olarak bulunmazdan ve suladırılmazdan çok önce, kitle olarak vardı. Bu kitle vahşi, coşkun, kocaman ve sımsıcak bir hayvan gibi hepimizin içinde, anasal etkilerin uzanabildiğinden çok çok daha derinlerde bir anafor gibi kaynar. Kitle, yaşına karşın, dünyanın en genç hayvanı, en öz yaratığı, ereği ve geleceğidir. Onun üzerine hiçbir bilgimiz yok; hala birer birey olduğumu varsayımıyla yaşamaktayız. Kimi zaman kitle, gök gürültülerinden örülü bir fırtına, içinde her damlanın yaşadığı ve aynı şeyi istediği coşkun bir okyanus gibi saldırır üzerimize. Bu saldırının hemen ardından parçalanıp gitme alışkanlığını henüz koruduğu için, fırtına geçince yine biz olarak, zavallı ve bırakılmış şeytancıklar olarak kalırız.
* Uçmada özgürlük, mitos temeline dayalı eski duyumsamada güneşe dek uzanır. Zaman içinde özgürlük, ölümün yenilgiye uğratılmasıdır; onun giderek daha bir uzağa sürülüp atılması bile insanı memnun bırakır
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Elias_Canetti" sayfasından alınmıştır