Matrix (film): Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
II. Niveles (mesaj | katkılar)
k →‎Ajan Smith: düzenleme, yazış şekli: Dinazor → Dinozor AWB ile
Değişiklik özeti yok
1. satır:
'''''Matrix''''' (Özgün adı: '''''The Matrix'''''), Larry ve Andy Wachowski kardeşlerin yazıp-yönettiği bir [[w:bilim kurgu|bilim kurgu]] filmi.
 
==Neo==
7. satır:
==Morpheus==
*Ne yazık ki Matrix'in ne olduğunu kimse anlatamaz, onu kendin görmek zorundasın.
*Gerçek dünyaya hoşgeldinhoş geldin.
*Hiç gerçek olduğundan emin olduğun bir rüya gördün mü? Ya bu rüyadan hiç uyanamasaydın o zaman gerçek dünya ile rüya arasındaki farkı nasıl ayırt ederdin?<sup>[[Vikisöz:Günün sözü/arşiv|Günün sözü 24 Ocak 2006]]</sup>
*Ne olduğunu düşünme. Ne olduğunu bil!
*Bu açıklanamaz, ama hissedersin. Hayatın boyunca dünyayla ilgili bazı şeylerin yanlış olduğunu hissetmişsindir. Ne olduğunu bilmezsin, ama o oradadır; beynine saplanmış bir kıymık parçası gibi... Seni deli eder...
*Gerçeği nasıl tanımlarsın? Eğer hissedebildiğin şeylerden bahsediyorsan, koklayabildiğin, tadabildiğin ve görebildiğin, o zaman gerçek, basitçe beynine iletilen elektronik sinyallerdir.
*Matrix bir sistemdir, Neo. Bu sistem bizim düşmanımız. Ama sistemin içindeyken ne görüyorsun? İş adamları, öğretmenler, avukatlar, marangozlar. Kurtarmaya çalıştığımız insanların zihinleri. Ama biz başarana kadar, bu insanlar da sistemin bir parçası ve bu da onları düşmanlarımız yapıyor. Şunu anlamalısın: Bu insanların çoğu serbest bırakılmaya hazır değil. Ve büyük bir kısmı o kadar içine girmişler, sisteme o kadar bağımlı hale gelmişler ki, onu korumak için savaşabilirler... Beni dinliyor musun, yoksa kırmızı elbiseli kadına mı bakıyorsun? Tekrar bak. Dondur! Matrix'dete değil miyiz? Bu sana bir şeyi öğretmek için dizayn edilmiş bir program. Eğer bizden biri değilsen, onlardan birisindir.
*Bildiğin yol ile yürüdüğün yol arasında bir fark var.
*Yolu bilmek ile o yolda yürümek farklı şeyler.
23. satır:
==Ajan Smith==
* Sizinle, bir süredir kafamı meşgul eden bir düşüncemi paylaşmak istiyorum. Bu düşünce aklıma sizin türünüzü sınıflandırmaya çalışırken geldi ve anladım ki sizler aslında memeliler sınıfına dahil değilsiniz. Bu gezegendeki tüm memeliler, yaşadıkları çevre ile içgüdüsel olarak bir denge kuruyorlar. Ama siz insanlar öyle değilsiniz. Bir bölgeye yerleşiyorsunuz ve çoğalıyorsunuz, tüm doğal kaynakları tüketene kadar çoğalıyorsunuz. Canlı kalabilmenizin tek yolu başka bir bölgeye yayılmak. Bu gezegende bu şekilde yaşamını sürdüren bir organizma daha var. Ne olduğunu biliyor musunuz? Virüsler. İnsanlar hastalıktır. Bu gezegenin kanserleri. Sizler vebasınız. Ve bizler de bunların ilacıyız.
* Hiç durup bu manzarayı izledin mi? Bu muhteşem güzelliği ve ardındaki dehayı... Milyarlarca insan burada hayatını yaşıyor. İnanılmaz. Biliyor musun ilk Matrix'in, kimsenin acı çekmediği ve mutlu olduğu mükemmel bir dünya için yapıldığını biliyor muydun? Tam bir felaketti. Kimse programı kabul etmedi. Neredeyse tüm ekinler öldü. Bazıları mükemmel dünyayı tanımlayacak programlama dilinin olmadığını söyledi. Ancak bana göre bir ırk olarak insanoğlu kendi gerçekliğini sefalet ve acıyla tanımlıyor. Bu yüzden mükemmel dünya ilkel beyinlerinizin durmadan uyanmayı denediği bir rüya halini alıyor. Bu yüzden Matrix bu şekliyle yeniden tasarlandı . "Uygarlığınızın en mükemmel hali." Sizin uygarlığınız diyorum.Çünkü sizin için düşünmeye başladığımız andan itibaren bizim uygarlığımız oluvermişti. Bu tabii ki asıl konumuzu belirliyor. Evrim, Morpheus. Evrim. Dinozorlar gibi. Pencereden dışarı bak. Sizin zamanınız doldu. Gelecek bizim dünyamızın, Morpheus. Gelecek bize ait olacak.
* Sana karşı dürüst olmaya çalışacağım. Ben... Buradan nefret ediyorum. Bu hayvanat bahçesinden, bu hapishaneden. Bu gerçeklikten ya da her ne diyorsanız buna. Daha fazla dayanamıyorum. Özellikle kokunuza. Eğer böyle bir şey varsa, bunu fazlasıyla hissediyorum. Kahrolası kokununuzun, tadını alabiliyorum. Bunu her hissedişimde, kendimi bir şekilde kirlenmiş hissediyorum. Tiksindirici bir duygu. Öyle değil mi? Buradan kurtulmam gerek. Özgür kalmak zorundayım. Aradığım anahtar bu beyinde. Benim anahtarım. Zion yok edilir edilmez, benim burada kalmama gerek kalmayacak. Beni anlıyor musun? Koda ihtiyacım var. Zion'a girmeliyim ve sen bana bunu nasıl yapacağımı söyleyeceksin. Ya bunu söyleyeceksin ya da sonunda öleceksin.
* Anlaşılan iki ayrı hayat yaşıyormuşsunuz. Birinde saygıdeğer bir yazılım şirketi için bilgisayar programcısı Thomas A. Anderson'sınız. Sosyal güvenlik numaranız var. Vergilerinizi ödüyorsunuz ve siz... Ev sahibenizin çöpü çıkarmasına yardım ediyorsunuz. Diğerinde ise bilgisayarlar içinde "Neo" isimli bir bilgisayar korsanı olarak geçiyor ve neredeyse yasaların öngördüğü tüm bilgisayar suçlarını işlediniz. Bu hayatlardan birinin geleceği var. Diğerininse yok.
66. satır:
:'''Neo''': Kimsin sen?
:'''Trinity''': Adım Trinity.
:'''Neo''': Trinity... Şu Trinity mi? Maliye'nin veritabanınaveri tabanına giren kişi.
:'''Trinity''': Uzun zaman önceydi.
:'''Neo''': Tanrım.
77. satır:
:'''Trinity''': Neden burada olduğunu biliyorum, Neo. Ne yaptığını biliyorum.Neden az uyuduğunu, yalnız yaşadığını ve her gece bilgisayar önünde, neden sabahladığını biliyorum. Sen onu arıyorsun. Biliyorum, çünkü ben de bir zamanlar aynı şeyi arıyordum. Sonra O beni bulduğunda aslında Onu değil bir yanıtı aradığımı söyledi. Bizi harekete geçiren soru bu Neo. Seni buraya getiren de bu soru. Soruyu biliyorsun tıpkı benim gibi.
:'''Neo''': Matrix nedir?
:'''Trinity''': Yanıt oralarda bir yerde Neo, O da seni arıyor. Eğer istersen seni bulacaktır.
 
<hr width="50%"/>
95. satır:
:'''Morpheus''': Şu anda kendini tavşan deliğinden düşen, Alice gibi hissediyorsundur.
:'''Neo''': Öyle de denebilir.
:'''Morpheus''': Bunu gözlerinde görebiliyorum. Sende zaten uyanmayı bekleyen ve gördüğü şeyleri kabul eden birinin bakışları var. Ne ilginçtir ki bunlar "gerçek" ten pek farklı değil. Kadere inanır mısın, Neo?
:'''Neo''': Hayır.
:'''Morpheus''': Neden?
105. satır:
:'''Morpheus''': Matrix her yerdir. Etrafımızı çevreler. Şu anda bile, bu odanın içinde. Pencereden baktığında ya da TV'yi açtığında onu görebilirsin. Çalışmaya gittiğinde onu hissedebilirsin. Kilisede bile... Vergilerini öderken. Gerçekleri görmeni engellemek için gözlerinin önüne çekilen bir dünya bu.
:'''Neo''': Ne gerçeği?
:'''Morpheus''': ''[Neo'ya doğru eğilerek]'' Bir köle olduğun gerçeği Neo. Sen de herkes gibi bir köle olarak doğdun. Dokunamadığın tadamadığın ya da koklayamadığın bir hapisanedesinhapishanedesin. Beyninin içi bir hapisanehapishane.
:''[duraksar]''
:'''Morpheus:''' Ne yazık ki, Matrix'in ne olduğu kimseye anlatılamaz. Bunu kendin görmek zorundasın. ''[İlaç kutusunu açar, içindekileri eline boşaltır ve ellerini uzatır ]'' Bu senin son şansın. Bundan sonra, bir geri dönüş olmayacak. Mavi hapı alırsan, ''[sağ elini açar ve mavi hapı gösterir]'' Bu hikaye sona erer, yatağında uyanırsın ve istediğin her neyse ona inanırsın. Kırmızı hapı alırsan ''[sol elini açar ve kırmızı hapı gösterir]'', Harikalar Diyarı'nda kalırsın. Ben de sana tavşan deliğinin gittiği yerleri gösteririm. ''[Neo, hafif bir duraksamadan sonra kırmızı hapa doğru yönelir]'' Unutma... Sana vadettiğim tek şey gerçek. Fazlası değil.
133. satır:
<hr width="50%"/>
:''[Neo ve Morpheus Matrix'in içinde sokak görünümü verilmiş bir yerde yürümektedir.]''
:'''Morpheus''': Matrix bir sistemdir, Neo. Bu sistem, düşmanımız. İçeride, etrafına baktığında ne görüyorsun? İşadamlarıİş adamları, öğretmenler, avukatlar, marangozlar. Kurtarmaya çalıştığımız insanların zihinleri.Onları kurtarana dek, sistemin bir parçası olarak kalacaklar. Bu yüzden düşmanlarımız onlar. Anlamalısın bu insanların çoğu, sistemden çıkmaya hazır değiller.Bazıları o kadar çaresiz o kadar umutsuz sisteme bağlanmışlar ki, onu korumak için savaşacaklardır ''[Bu sırada Neo'nun dikkatini yanından geçen kırmızı kıyafetli kadın çeker.]'' Beni dinliyor musun, Neo? Yoksa kırmızı elbiseli kadına mı bakıyordun?
:'''Neo''': Ben...
:'''Morpheus''': Tekrar bak. ''[Neo tekrar bakar. Kadın Ajan Smith'e dönüşür ve Neo'nun kafasına silah doğrultur.]'' Durdur. ''[Ekrandaki her şey durur.]''
:'''Neo''': Bu Matrix değil mi?
:'''Morpheus''': Hayır. Sana bir tek şey öğretmek için tasarlanmış başka bir eğitim programı. Eğer bizden biri değilsen, onlardan birisin.
:'''Neo''': Onlar kim?
:'''Morpheus''': Duyusal programlar. Sistemlerine bağlı her türlü programa girip çıkabilirler. Yani henüz kurtaramadığımız her kişi, potansiyel bir ajandır. Matrix'in içinde onlar herkesdirherkestir ve hiç kimsedir. Onlardan kaçarak ve onlardan saklanarak hayatta kaldık. Ama kapıları onlar tutarlar. Bütün kapıları korur bütün anahtarları taşırlar. Yani, er ya da geç birinin onlarla savaşması gerekecek.
:'''Neo''': Biri mi?
:'''Morpheus''': Sana yalan söylemeyeceğim, Neo. Bir ajana karşı gelip, onunla savaşan herkes canından oldu. Ama onların başaramadığını, sen başaracaksın.
150. satır:
:'''Morpheus''': Seni nasıl yendim?
:'''Neo''': Çok hızlısın.
:'''Morpheus''': Daha hızlı ya da daha güçlü oluşumun sence sence burada, kaslarımla bir ilgisi var mı dersin? Bu soluduğunun hava olduğunu mu sanıyorsun?
 
[[Dosya:Warner Brothers VIP studio tour - Matrix mannequins (2862323128).jpg|thumb|200px|Sizler vebasınız. Ve bizler de bunların ilacıyız.<br>~ Ajan Smith]]
<hr width="50%"/>
:'''Ajan Smith''': ''[O ve Cypher restoranda yemek yemektedir.]'' Anlaştığımızı söyleyebilir miyiz, Mr. Reagan?
:'''Cypher''': ''[biftekten bir parça keser ve önüne koyar]'' Biliyor musun?, Bu bifteğin var olmadığını biliyorum. Bunu ağzıma koyduğumda, Matrix'in beynime bunun, sulu ve lezzetli olduğunu söylediğini biliyorum.Dokuz yıldan sonra, ne farkettiğimifark ettiğimi biliyor musun? ''[Bir parça biftek yer ve iç geçirerek]'' Cehalet erdemdir.
:'''Ajan Smith''': Öyleyse anlaştık.
: '''Cypher''': Hiçbir şey hatırlamak istemiyorum. Hiçbir şey! Anladın mı? Zengin olmak istiyorum. Bilirsin, önemli biri. Örneğin bir aktör.
: '''Ajan Smith''': Siz nasıl isterseniz, Bay Reagan.
:'''Cypher''': Tamam. Vücudumu bir santrale götürün. Beni Matrix'e geri alın. Ben de istediğinizi vereyim.
185. satır:
<hr width="50%"/>
:'''Neo''': Sana ne dedi?
:'''Morpheus''': O'nuOnu bulacağımı.
 
[[Dosya:Arty spoon.jpg|thumb|150px|Kaşığı eğmeyi deneme. Bu imkansızdır. Bunun yerine, sadece gerçeği anlamaya çalış.]]
<hr width="50%"/>
:''[Çocuk kaşığı alır ve bakmaya başlar.Kaşık eğilmeye başlar. Çocuk Neo'yu fark eder kaşık tekrar düzelmeye başlar. Kaşığı Neo'ya verir ve Neo kaşığa bakar.]''
:'''Çocuk''': Kaşığı eğmeyi deneme. Bu imkansızdır. Bunun yerine, sadece gerçeği anlamaya çalış.
:'''Neo''': Ne gerçeği?
197. satır:
 
<hr width="50%"/>
:'''Kahin''': Düşündüğümden de tatlısın. Senden neden hoşlandığını anlayabiliyorum.
:'''Neo''': Kim?
:'''Kahin''': Pek zeki sayılmazsın.
204. satır:
:'''Kahin''': Morpheus'ın seni bana neden getirdiğini biliyorsun.
:'''Neo''': Sanırım.
:'''Kahin''': Ne düşünüyorsun? Sence Oo musun?
:'''Neo''': Bilmiyorum.
:'''Kahin''': ''[Kahin'in kapısının üstünde yazan Latince bir deyiş '''Temet Nosce''']'' Bunun anlamını biliyor musun? Latince. '''Kendini tanı''', demek. Sana küçük bir sır vereceğim. '''O kişi olmak aşık olmak gibi bir şeydir. Kimse sana aşık olduğunu söyleyemez. Sadece sen bilirsin.''' Her şeyinle. Tüm bedeninle.
221. satır:
:'''Trinity''': Hayır, Neo bu doğru değil. Bu doğru olamaz.
:'''Neo''': Neden?
:''[noYanıt responsevermez, Neo walkstekrar away againuzaklaşır.]''
:'''Tank''': Neo, bu çılgınlık. Morpheus'ı askeri bir binada tutuyorlar. Ve oraya girmeyi başarsan bile etrafında ajanlar olacak. Üçü birden. Morpheus'ın dönmesini ben de istiyorum ama senin bahsettiğin tam bir intihar.
:'''Neo''': Neye benzediğini biliyorum. Ama öyle değil. Neden öyle olduğunu açıklayamam. Morpheus bir şeye inanıyordu ve inandığı şey için hayatını vermeye hazırdı. Bunu şimdi anlayabiliyorum. Bu yüzden gitmek zorundayım.
"https://tr.wikiquote.org/wiki/Matrix_(film)" sayfasından alınmıştır