Ahmet Hamdi Tanpınar: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Utengec (mesaj | katkılar)
Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği
kDeğişiklik özeti yok
30. satır:
* Realist olmak hiç de hakikati olduğu gibi görmek değildir. Belki onunla en faydalı şekilde münasebetimizi tayin etmektir.Hakikati görmüşsün ne çıkar? (...) [[Newton]] başına düşen elmayı, elma olmak haysiyetiyle mütalaa etseydi belki çürümüş diye atabilirdi.Fakat O böyle yapmadı. Şu elmadan nasıl istifade edebilirim? diye kendine sordu. Azami istifadem ne olabilir? <ref name="ReferenceB"/>
*[[İnsan]]ların saadet anlayışları da gariptir. Kitaplara bakarsınız, kendilerini dinlersiniz, insanoğlunun asıl vasfı akıldır. Onun sayesinde diğer [[hayvanlar]]dan ayrılır. Beylik sözüyle hayata hükmeder. Fakat kendi hatalarına teker teker bakarsanız bu yapıcı unsurun zerre kadar müdahalesini göremezsiniz. Bütün telakkileri, hususi bağlanışları hep bu aklın varlığını yalanlar.<ref>Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü</ref>
*Bütün hayatım boyunca dikkat ettim, insanın daima korktuğu şeyler başına geliyor .<ref name="ReferenceB"/>
*Bazı insanların ömrü vakit kazanmakla geçer... Ben zamana, kendi zamanıma çelme atmakla yaşıyordum.<ref name="ReferenceB"/>
*Niçin hep fakir ve biçare adamlar dayak yer ? Mesela bizim Cemal Bey'i hiç kimse dövmez.<ref name="ReferenceB"/>
*Sabır, insanoğlunun tek kalesidir.<ref name="ReferenceB"/>
 
46. satır:
* Sağcılar yalnız Türkiye, gözü kapalı, ezberde kalmış öğünmenin ötesine geçmeyen bir [[Türk]] [[tarih]]i, yalnız iç politika ve propaganda diyor. Sol, Türkiye yoktur ve olmasına da lüzum yoktur diyor; yahut benzerini söylüyor; her gün kıvırdığı, biraz daha kırılan, kendisini entité'ler içinde bir entité (kendilik) olarak alanların ortadan kalkacağı Türkiye istiyor, razı oluyor. Ben ise dünya içinde, ileriye açık, mazi ile hesabını gören bir [[Türkiye]]'nin peşindeyim. İşte memleket içindeki vaziyetim.<ref>Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa, Dergah Yayınları, s.37</ref>.
* Yine sağcılığa geliyorum. Sağcı olmak çok güç hatta imkansız. Evvela memleketimde en cahil en budala insanlar sağcı. Yahut da aşikar şekilde hain ve ahlaksız. [[Peyami Safa]]... Peyami Safa'dan daha iğrencine tesadüf edilir mi? Sonra devrin kendisi var. Artık garpta bile sağcıya tesadüf edilmiyor. Burjuvazi kendisini polis ve asker kuvvetiyle müdafaa ediyor. Sola gelince Yarabbim bizde solcu muharrir, solcu şair ,genç şair, sol adam, ileri adam, zühd, hamakat, cahillik. Ve hepsinden beteri yeni dil. Devrik cümle, tarihi inkardan daha beter olan tarih bilmemek. Hiç kültürü olmamak. Ne sağcı ne solcu...<ref>Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa, s.207, Dergah Yayınları</ref>
* Meclisten beş parasız ve dargın ayrıldım, fakat partiden (CHP) ayrılmadım. [[İsmet İnönü|İsmet Paşa]]'ya iki sene kadar dargındım. Bununla beraber yine seviyordum. Muhalefet kürsüsündeki rolü genişledikçe iş değişti . İhtiyar adam gençleşti, büyüdü, kudret ve asalet kazandı. O gün Şişli Camii'nin imam odasında küçük bir kerevete oturmuş, arkadaşının ölümüne ağlayan insan ise çok başka insandı. Onun elini öperken [[Orhan Gazi]] cinsinden bir adamın elini öpüyorum sandım.<ref>Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa, s.203, Dergah Yayınları</ref>
 
== Diğer ==