Charles Bukowski: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Etiket: 2017 kaynak düzenleyici
Değişiklik özeti yok
1. satır:
{{Biyografi
|kişi_adı= Heinrich KarlCharles Bukowski
|resim_adı= CharlesBukowski-1.jpg
|resim_başlığı= Amerikalı yazar ve şair
33. satır:
*Saçımı taradım keşke yüzümü de tarayabilseydim.
 
*Colorado'da üç yıllık yemek ve içki ikmali yapılmış bir mağaraydı istediğim. Kumla silecektim kıçımı. Her şeyi, bu basit, korkakcakorkakça ve sıkıcı yaşantının içinde boğulmaya yeğlerdim.
 
*Bir keresinde adamın birinden Shakespeare sevmediğimi, yazmaya hakkım olmadığını anlatan uzun ve öfke dolu bir mektup almıştım. Gençler bana kanıp Shakespeare okuma zahmetine bile girmeyeceklerdi. Böyle bir konum almaya hakkım yoktu. Sayfalarca bunu söyleyip durmuştu. Cevaplamadım. Ama burada cevaplayacağım. Siktir git lan. Hem ben Tolstoy'u da sevmem.
60. satır:
 
*Dünyanın en uzun mesafesi 2 cm'dir.
*:''(Ayaklarını duvara dayayıp kendini "emme" çabalarında hep 2 cm 'lik engele takıldıktan sonra sarf ettiği cümle)''
 
*'''[[Bira]] içmek için buradayız ve hayatlarımızı öyle yaşamalıyız ki ölüm bizi almaya geldiğinde titresin.'''
74. satır:
*Bir kaplanı yakalayıp kafese koyabilirsiniz ama onu kırdığınızdan asla emin olamazsınız. İnsanlar daha kolaydır.
 
*[[Tanrı]]'nın nerede olduğunu bilmek istiyorsan, ayyaşa sor.
 
*Çoğu insan ölüme hazır değildir, ne kendi ölümlerine ne de başkalarınınkine. Şoka girerler, ödleri patlar, beklenmedik bir sürprizdir ölüm onlar için. Olmamalı oysa. Ben ölümü sol cebimde taşırım. Bazen cebimden çıkarıp onunla konuşurum: "Selam yavrum, nasılsın? Ne zaman geleceksin beni almaya? Hazırım."
80. satır:
*Sığınak çukurlarında melek bulunmaz.
 
*[[Acı]] hissetmemek duyguların kesintisi demektir; her çoşkucoşku şeytanla pazarlıktır.
[[Dosya:Briton Rivière - Una and the Lion.jpg|144px|thumb|right|[[Hayat]] ile [[sanat]] arasındaki fark, sanatın daha katlanabilir olmasıdır.]]
 
88. satır:
**''(Pis Moruğun Notları)''
 
*Yaşayan bir amerikanAmerikan ayyaşı ölü bir yunanYunan tanrısından daha çok ilgilendirir beni.
 
*Hiçbir şey gerçek kadar sıkıcı olamaz.
100. satır:
*Egemenlik gerçekten milletin olduğunda hükümetlere gerek kalmayacak; o zamana kadar boku yedik.
 
*EntellektüelEntelektüel; basit bir şeyi karmaşık söyleyebilen kişidir; sanatçı ise zor bir şeyi kolay...
 
*Damlayan musluklar, tutku osurukları ve patlak lastikler - hepsi de ölümden daha hüzün verici...
112. satır:
*Gömlek kartonlarının sonu.
 
*Hastaneler sizi neden sunmaksızın öldürmeye çalıştıkları yerlerdir. Amerikan hastanelerinde kihastanelerindeki soğuk ve ölçülü acımasızlığın nedeni doktorların fazla mesai yapmaları ya da ölümü kanıksamış, sıkılmış olmaları değildir. Asıl neden çoğu zaman başları ile kıçlarını ayırdetmeyiayırt etmeyi beceremeyen, cahillerin hayranlığa boğulup merhemi elinde bulunduran büyücü olarak gördükleri ve çok az iş yapıp çok fazla para kazanan doktorların kendileridir.
 
*İnsan ruhunun derisi yoktur, şarkı söylemek isteyen iç kıvrımları vardır, duymuyur musunuz? Mırıldanıyor, duymuyor musunuz yoldaşlar? Sıkı bir hatun ve yeni bir Cadillac hiçbir şeyi değiştirmeyecek... Temel Reis yine tek gözlü kalacak ve Nixon yeni başkanımız olacak. İsa çarmıhtan indi, şimdi bizi çivilediler lanet şeye. Seçimimiz seçim değil. Çok hızlı hareket edersek, ölürüz. Yeterince hızlı hareket etmezsek, yine ölürüz. Onların destesiyle oynuyoruz; kıçında iki bin yıllık Hıristiyan tıpası varken nasıl sıçacaksın?
 
*Kader tanrıçasının zalim olduğu ve sonunda hepimizin posasını çıkaracağı doğru; ama sıkı, ölümsüz bir kaybedenden daha yıldırıcı hiçbir şey yoktur. İşin sırrı şunda yatıyor; herkes kaybedebilir, kaybetmek yeteneklerin en kolayıdır.
 
*Acı çekmek için ayyaş olmak, bir kadın tarafından sıfırlanmak gerekmiyordu , ama acı çekip ayyaş olunabilirdi. Bir süre, gençlikte özellikle, talihin senden yana olduğunu sanabilirdin, bazen senden yanadır da gerçekten. Ama senin farkında bile olmadığın ve senin aleyhine işleyen birtakım ortalama hesaplar ve kanunlar vardır, her şeyin yolunda gittiğini sandığın zamanlarda bile.Bir gece, sıcak bir salı gecesi o ayyaş sen oluverirsin, sensin o ucuz pansiyon odasında olan, ve daha önce o odalarda olmuş olmanın da bir yararı olmaz, daha da kötüdür hatta, çünkü bir daha bu duruma düşmemeye karar vermişliğin vardır. Bir sigara daha yakmaktan, bir içki daha içmekten, o sıvası dökük duvarlarda bir çift göz, bir çift dudak aramaktan başka bir şey de gelmez elden.
 
*Tabii ki bir insanı sevebilirsiniz, eğer onu yeterince tanımıyorsanız.
177. satır:
}}
 
[[Kategori:Meat şairleriKişiler-C]]
[[Kategori:ABD'li yazarlar]]
[[Kategori:Kişiler-H|Heinrich Karl Bukowski]]
[[Kategori:ABD'li şairler]]
[[Kategori:Meat şairleri]]