Mehmed Uzun: Revizyonlar arasındaki fark
[kontrol edilmiş revizyon] | [kontrol edilmiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
→Sözleri: + Etiketler: Mobil değişiklik Mobil ağ değişikliği |
Değişiklik özeti yok |
||
1. satır:
{{Biyografi}}
'''Mehmed Uzun'''
== Sözleri ==
34. satır:
* Dil, hem bireyin hem ulusun ruhudur. Bireysel ya da toplumsal ruh, dil temiz olduğu oranda temizdir.<ref name=BirGün>''Dile Yüklenen Kötülükler''. BirGün gazetesi, 7 Mayıs 2004.</ref>
* Dil, sadece bugün değil, totaliter ideolojilerin hiç sevmediği o farklı dündür de; yani hafızadır, özellikle bugün bizim için çok ama çok gerekli olan hafıza. Dil, kendisine yüklenen misyonlarla aynı zamanda yarındır da; yani gelecektir, bizi ve çocuklarımızı çok ama çok yakından ilgilendiren gelecek.<ref name=BirGün/>
* Dilin ve bireysel, toplumsal ruhun kirlenmesi, toplumların başına gelebilecek en büyük felaketlerden
* Yasak, ceza, kaçış, mazlumiyet, gurbet, kimsesizlik, çaresizlik ve kahrolası bir kader: Maceramın özeti budur.<ref name=ödül>7 Aralık 2005'te, Irak Kürdistanı Bölgesel Hükümeti tarafından verilen "Onur Ödülü" teşekkür konuşmasından. ''Erbil, Sanatçılar Köşkü.'' Türkçeye çeviren: Selim Temo.</ref>
* Söz, anlatı ve edebiyat insandan ve insanlıktan söz etmeli, çaresiz, çıkışsız insanı anlatmalı, insana ve insanlığa aydınlık bir ayna tutmalı ve insanın ve insanlığın hayatının devamı için hayatın üstüne umut ve güç serpmeli.<ref name=ödül/>
* Hümanizma, [[demokrasi]], uygarlaşma, küresel düşünme, [[adalet]], [[vicdan]] ve [[merhamet]], edebiyat alanında son derece önemli ve gerekli şeylerdir. İyi bir edebiyat yalnız bu temeller üzerine inşa edilebilir. (...) Bu ölçütler olmadan hiç kimse iyi bir edebiyat yaratamaz. Ne acılar ve sızılar, ne umut ve yüce duygular tek başlarına edebiyat olabilirler. Ama iyi ve edebi bir örgü içinde, sözünü ettiğim ölçütlerle ölümsüz bir edebiyata dönüşebilirler.<ref name=ödül/>
* Edebi söz,
* Mazlumiyetim dünyaya gelmemden önce başladı; gözlerimi yasaklanmış bir dil, kimlik ve kültürün içine açtım. Adıma varana kadar her şey yasaktı.<ref name=ödül/>
* Yoksulluk, yokların içinde doğup, çoğunlukla yok olmaktır. Yoksulluk erdem değil, yoksulluktan edebi, sanatsal bir zenginlik yaratmak erdemdir.<ref name=eyvind>8 Ekim 2003 tarihinde, Stockholm'de Eyvind Johnson Kulübü'nün yıllık kongresinde yaptığı konuşmadan.</ref>
|