Falih Rıfkı Atay: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Türkolog1984 (mesaj | katkılar)
135. satır:
* O gün yandık. Günlerce, haftalarca, üstümüze memleket yıkılmış gibi, bir can bunaltısı içinde kıvrandık. Atatürk... Senden önce ölmek ne bahtiyarlıkmış.
===[[w:Atatürkçülük Nedir?|Atatürkçülük Nedir? (1966)]]===
* Ben 1932'de Antep'te bir ramazan günü Türk hanımları ile öğle yemeği yemiştim. Yan bakan olmamıştı. Bu ramazan ilacımı alabilmek için Bursa yolundaki bir kasabada bir bardak su bulamadım. Turistler, Müslüman bile değilken, hepsi aç kalmışlardı. Anayasanın 19. maddesi her gün ayaklar altındadır.
* Anayasaya ve medeni kanuna göre kadın ve erkek eşittir. Bir kadın nasıl iki koca alamazsa bir erkek de iki kadın alamaz.
* Laikliğin manasını iyi anlayalım: Dumlupınar Zaferi vatan bütünlüğünü kurtarmıştır. Millet bütünlüğünü kurtaran, eğitim birliği ve laiklik devrimleridir.
[[Dosya:Ataturk at Cankaya Library 16 July 1929.jpg|144px|thumb|[[Mustafa Kemal Atatürk|Atatürk]] devrimlerinin iki temel taşı, [[laiklik|laisizm]] ve eğitim birliğidir.<br>~ [[w:Atatürkçülük Nedir?|Atatürkçülük Nedir?]]]]
* '''[[Mustafa Kemal Atatürk|Atatürk]] devrimlerinin iki temel taşı, [[laiklik|laisizm]] ve eğitim birliğidir.''' Millet bütün [[dünya]] işlerinde ne şeriat ne de herhangi bir ideolojinin baskısı altında olmayarak yalnız günün şartları içinde kendisi için en yararlıyı düşünerek karar verir: [[Atatürkçülük|öz Atatürkçülük]] budur.
Satır 147 ⟶ 149:
* Bütün müslümanlık dünyasının gerileme ve çökme sebebi "gâvur" değil "softa"dır.<ref name=Ataturkculuk>Atatürkçülük Nedir? Falih Rıfkı Atay, Bateş, s. 18, s. 41</ref>
* Yalnız [[akıl]] [[özgürlük|hürriyet]]ini sınırlayıcı [[eğitim]] ve [[hukuk]] birliği ile [[laiklik|lâyisizm]]i sarsıcı her şey [[Atatürkçülük|Atatürkçülüğe]] hıyanet etmektir.<ref name=Ataturkculuk/>
 
===[[w:Kurtuluş (kitap)|Kurtuluş (1966)]]===
Bir türlü şu irticayı rahmetli diye anamadık gitti. İnşallah milletçe ve devletçe rahmet-i rahmana kavuşmadan son "hüvelbakiyi onun kitabe-i seng-i mezarı" üstünde görür ve altına yaldızlı yaldızlı, "Ne kendi eyledi rahat, ne halka huzur - Yıkıldı gitti cihandan, dayansın ehl-i kubûr" beytini kazdırırız.