DNA: Revizyonlar arasındaki fark

Canlıların genetik bilgilerini barındıran molekül
İçerik silindi İçerik eklendi
Mereyü (mesaj | katkılar)
Yeni!
(Fark yok)

11.28, 12 Şubat 2021 tarihindeki hâli

  • Kanser tedavisinde kullanılan ilaçların çoğu DNA'yı tahrip ediyor ve vücutta bulunan DNA onarım mekanizmaları, o kanser hücrelerinin yaşamasını sağlıyor. Biz bu mekanizmayı anlamak, aydınlatmak için bir çalışma başlattık. Bu mekanizmayı anlayınca onu "inhibe" edip, kanser hücrelerinin normal hücrelerden daha önce öldürülmesini sağlamaya çalışacağız. DNA onarımı mekanizmasını aydınlatmak, kanser tedavisi noktasında çok önemli. Gayemiz bu mekanizmayı açıklamak.[1]
  • Hedefimiz DNA onarımının ne zaman minimum ne zaman maksimum olduğunu belirleyerek, DNA onarımı potansiyelinin en az olduğu zaman ilaç tedavisi uygulayarak, hem ilacın etkisini çoğaltmak, hem de yan etkileri azaltmak.[2]
  • İnsanların diğer hayvan türlerinden geniş anlamda farklı olduğu kesin gibi. Jetler ve gökdelenler yapıyoruz. İnsanları Ay’a gönderiyoruz, DNA araştırması yapıyoruz. Dondurma yapabiliyoruz, su çiçeğini engelleyebiliyoruz. Ama hiçbir insan tek başına jet yapamıyor veya DNA araştırması yürütemiyor. Gerekli elektrik ve aletler olmaksızın dondurma bile yapamazsınız. Eğer bir uygarlığın zaman içerisinde muhafaza edilen yaratımları ve bilgisi olmasaydı bunların hiçbiri mümkün olmayacaktı. Bütün bunlar, insanlar ve hayvanlar arasında sözünü ettiğimiz o bilgi aktarımı ve bilginin kaydedilmesi olayının doğal bir sonudur.[3]
  • Uzak bir gelecekte, bir gün, akıllı bilgisayarlar kendi kayıp başlangıçlarını arayacaklar mı? İçlerinden biri, kendi vücutlarının silisyuma dayalı elektronik ilkeleri yerine organik karbon kimyasını temel alan, çok çok uzak, ilksel bir yaşam biçiminden ortaya çıktıkları gerçeğini -kendilerine çok aykırı da gelse- öne sürecek mi? Cairns-Smith adında bir robot Electronic Takeover (Elektronik Devralış) başlıklı bir kitap yazar mı acaba? Kemer benzetmesinin elektronik bir eşdeğerini keşfeder ve bilgisayarların bir anda, kendiliklerinden var olmadıklarını, daha önceki bir birikimli seçilim sürecinden geçerek ortaya çıktıklarını anlar mı? Ayrıntılara dalar ve elektronik gasbın kurbanı olmuş, akla uygun bir kopyalayıcı tasarlar mı? Yeterince uzak görüşlü olup, DNA’nın da daha ırak ve ilkel kopyalayıcıların inorganik silikat kristallerinin rolünü çaldığını tahmin eder mi? Eğer bu robotun şiirsel bir yanı varsa, sonunda silisyuma dayalı bir yaşama geri dönmenin adaletin yerini bulması olduğunu, DNA’nın perde arasından, çok çok uzun sürmüş bir perde arasından başka bir şey olmadığını düşünür mü dersiniz?[4]
  • Kalıtım bilimi konusundaki çalışmalarım su götürmez bir şekilde gösterdi ki Darwin canlıların uzun bir zaman alarak doğal seçilimle nasıl meydana geldiğine, ortak bir atadan nasıl türediğine ilişkin söylediklerinde haklıydı. Darwin'in moleküler biyoloji bilmediği düşünülünce onun ne kadar ileri görüşlü olduğu ortaya çıkıyor. Şimdi DNA'nın dijital koduna ulaştık ki bu evrimin en sağlam kanıtı.[5]
DNA ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.

Kaynakça