İdeolocya Örgüsü: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Zeeent (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
Zeeent (mesaj | katkılar)
Değişiklik özeti yok
3. satır:
|resim_adı=
|yazarı=Necip Fazıl Kısakürek
|ilk_basım_tarihibasım_tarihi= 1968
|yayınevi=Büyük Doğu Yayınları
|dili=Türkçe
9. satır:
|isbn_id=ISBN 975-8180-32-5
}}'''İdeolocya Örgüsü''', Türk yazar, şair ve fikir adamı [[Necip Fazıl Kısakürek]]'in, kendisine has üslûbuyla [[Büyük Doğu Hareketi]]'ni anlattığı eserin adıdır.
----
 
* Tanzimattan beri devam eden sahte inkılâplar ve bu inkılâpların türettiği sahte kahramanlar, dâvâmızın, müşahhas plânda baş meselesidir. (İdeolocya Örgüsü / Sayfa 12)
* Büyük Doğu, âlem olduğu mefkûre çerçevesinde senfonik bir orkestra. (a.g.e. / Sayfa 13)
* Her şey Doğu'dan geldi; her şey, her şey, yani ruhumuz. (a.g.e. / Sayfa 36)
* Mesele, Batı'yı anlamak. Dâvânın en nazik istikâmeti, bütün mâzi ve tarih hükümlerinin özü ve halinde bugün Doğu'nun Batı'ya karşı nasıl bir anlayış tavrı takınacağında. (a.g.e. / Sayfa 41)
* İlk buhran devremizde, bağlı olduğumuz iman manzumesinin vecda ve aşkını kaybettikten sonra anlamadan kabuğa mıhlı kalmak yüzünden, Batı harikasını hemen müşahede altına alıp ciğerlerimize sindirmek ve şahsiyetimizi kaybetmeksizin kanımızda eritmek imkanlarından nasıl mahrum kaldıksa; ikinci buhran devremizde, ayılmak bilmez bir hayret ve dehşet psikolocyası altında, Batı'nın kabuğunu bir türlü oyamadık ve meyvesine eremedik. (a.g.e. / Sayfa 55)
* Şahsiyeti, Fransızların (Lejyon donör) nişaniyle mükâfatlandırılan Tanzimat'ın Mecelle'sine karşılık, boyacı küpü tercüme kazanına sokulup çıkarılmış İsviçreli Türk Medeni Kanunu nedir? (a.g.e. / Sayfa 63)
* Düşünmediğimizi düşünmedikçe düşünebilmekten uzak yaşayacağız. (a.g.e. / Sayfa 72)
* Yalnız İslâmiyete inanıyoruz! (a.g.e. / Sayfa 103)
* O küllî şeyin adı ki İslâm, her şey onda, o da her şeyde... (a.g.e. / Sayfa 105)
* İnsan olduğu için İslâm oldu; ve İslâm olduğu için insan vardır. (a.g.e. / Sayfa 112)
* Bir kişinin herkes, herkesin de bir kişi olduğu hakikati İslâmındır. (a.g.e. / Sayfa 117)
* Âlemde tek adalet kaynağı, İslâm... (a.g.e. / Sayfa 125)
* İslâmiyet'in kılıcı bizzat merhamettir. Hıristiyanlıktaki sun'i merhamet edebiyatı değil...(a.g.e. / Sayfa 131)
* Aya biz gidecek ve oraya, bilmem kaç yıldızlı Amerikan bayrağı yerine Tevhid livâsını biz dikecektik! (a.g.e. / Sayfa 132)
* Fakat İmparatorluk o kadar cüsselidir ki, can çekişirken bile dünyayı titretmektedir. (a.g.e. / Sayfa 144)
* Tanzimatın, olmaması değil, aksine, İslâmlık emrinde ve çok daha geniş ve köklü bir hareket şeklinde olması lâzımdı. (a.g.e. / Sayfa 151)
* Giden şey İslâm, gelen şeyse hiçti. (a.g.e. / Sayfa 155)
* Kanunî devrinden beri gerçek inkılâbı bekliyoruz. (a.g.e. / Sayfa 161)
* Gerçek Türk tarihi henüz yazılmamıştır. Yazılabilseydi zaten mesele yoktu. (a.g.e. / Sayfa 167)
* Fakat sadece ruhlarda ve düşünce çevresinde bir inkılâp... (a.g.e. / Sayfa 194)
* Bu inkılâbın âletleri, söz ve kalem... (a.g.e. / Sayfa 194)
* Çölde, devesine, kölesiyle nöbetleşe binen Reisler Reisi'nin ahlâkı. Buna muhtacız... (a.g.e. / Sayfa 396)
* İslâm ahlâkı, buna muhtacız. (a.g.e. /Sayfa 398)
* Biz, gerçek milliyetçiliği, geriye doğru değil, ileriye doğru, menba istikâmetinde değil, mansap istikâmetinde, tohum üstünde değil ağaç üstünde karar kılıcı bir anlayış ve görüşe bağlıyoruz. (a.g.e. / Sayfa 399)
* İnsan hür değildir; hür olan, eşek veya köpek... (a.g.e. /Sayfa 424)
* Hürriyet bir gâye değil, vasıtadır ve gâye bir tarafa bırakılıp vasıta gâyeleştirilemez. (a.g.e. / Sayfa 425)
* Bir dilde uzun, dolgun ve çok heceli kelimeler, tefekküriyet ve medeniyet işaretidir. (a.g.e. / Sayfa 427)
* Dünyada hiçbir dil yoktur ki, bugünkü Türkçe'nin yazılış derecesinde (fonetik-seslendirildiği gibi) olsun. (a.g.e. / Sayfa 428)
* Ruhumuzun ırzına geçtiği sanılar Arapçayı karşılık, ruh ismet ve iffetimiz gâvurcaya karşı takdim ve teslim edilmiştir. (a.g.e. / Sayfa 431)
* Bir milletin diliyle oynamak, onun hayatıyla oynamaktır. (a.g.e. / Sayfa 435)
* Yine o, hep o, yalnız o, daima o... (a.g.e. / Sayfa 476)
* Gerilerini dönüp, ileriye kıçlarındaki gözle bakanlar bize "gerici" diyor. (a.g.e. / Sayfa 536)
* Gerici... O da ne kelime? Gerilerinde damgamız mı var ki gerici oluyoruz? (a.g.e. / Sayfa 536)
* Gerici kelimesi, ancak gerilerini döndürmekten başk abir hüneri olmayanlara yakışır. (a.g.e. / Sayfa 537)
* Hasret, vuslatın yarısıdır. İste ki olsun! (a.g.e. / Sayfa 554)
* Sen yalnız düşün! (a.g.e. / Sayfa 556)
* Sen, düşünmeyi düşünmekten başlayarak düşün, yeter! (a.g.e. / Sayfa 556)
[[Kategori:Kitaplar]]