Türkçe atasözleri/O: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmemiş revizyon][kontrol edilmemiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Değişiklik özeti yok
Değişiklik özeti yok
22. satır:
* Orospu tövbe tutmaz.{{VS|Orospu tövbe tutmaz}}
* Orospuya surat gerek.{{VS|Orospuya surat gerek}}
* '''Osmanlı, fısıltıyı sevmez!''' (Kırıkkale-Delice’li Hamid Erdal’dan naklen 1962'li Said Dağdaş, 14.02.2012). Toplulukta fısıltı ile ya da gizlice konuşmak Osmanlı adabına aykırıdır anlamında bir atasözü...
* Ortak atın beli sakat olur.{{VS|Ortak atın beli sakat olur}}
* Ortak gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş.{{VS|Ortak gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş}}
* Ortaklık öküzden başka buzağı yeğdir.{{VS|Ortaklık öküzden başka buzağı yeğdir}}
* '''Osmanlı değilsek de (bile), Osmanlı pabucu çevirmişliğimiz vardır.''' Usül, görenek, edeb-erkan görmüşlüğümüz vardır anlamında bir deyim. (Zühre Gülsoy (Kastamonu-Küre, 1335’li (1919))’dan nakleden Yaşar Gülsoy'dan naklen Said Dağdaş, 15.04.2008)!
* Osmanlının ayağı üzengide gerek.{{VS|Osmanlının ayağı üzengide gerek}}
* Osuranın burnuna sıçmalı ki koku ala.{{VS|Osuranın burnuna sıçmalı ki koku ala}}
44. satır:
* Oğlan doğurdum, oydu beni; kız doğurdum, soydu beni.{{VS|Oğlan doğurdum, oydu beni; kız doğurdum, soydu beni}}
* Oğlan olsun deli olsun, ekmek olsun kuru olsun.{{VS|Oğlan olsun deli olsun, ekmek olsun kuru olsun}}
* '''Oğlan evi dilenci, kız evi yalancı!.'''. VS|Oğlan evi dilenci, kız evi yalancı!.. }} Antalyalı Ayşe Çark'dan nakleden M. Ali Şener'den naklen Said Dağdaş, 3.3.2011. kız isterken çok ısrarlı olunmasının doğal olduğu ifade edilmektedir.
* Oğlanınki oğul balı, kızınki bahçe gülü.{{VS|Oğlanınki oğul balı, kızınki bahçe gülü}}
* Oduncunun gözü omcada (bağ kütüğü) dilencinin gözü çömcede (tahta kepçe).
51. satır:
* Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.<sup>[[Vikisöz:Günün Atasözü/Arşiv/2010|20 Eylul 2010]]</sup>
* Olacakla öleceğe çare yoktur.
* '''Olanın, olmayana borcu vardır''' (Akdağmadeni’nden Osman Nuri Ulus’a atfen Gıyaseddin Kaya’dan nakleden Hasan Gölcük'den naklen Said Dağdaş, 3.1.2011. Not: Yozgat – Akdağmadeni yöresine ait olduğu söylenen bu atasözü, varlıklı olanların ihtiyaç içinde bulunanlara mallarından infak etmesi gerektiğini hatırlatır. 31 Aralık 2010 tarihinde Cuma hutbesinde aktarılmıştır.)!
* Olmayalım keser gibi hep bana hep bana, olalım testere gibi bir sana bir bana. {Bencil olmayalım. Beraber olalım, ikimizin de faydasına olsun. Cengiz Özdemir, 26 Nisan 2008 Antalya}
* Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.
58. satır:
* Otu çek köküne bak.
* Oynayamayan gelin yerim dar dermiş
* '''Ocağın yedisine, güvenme başkasına, ille de eşinin erkek kardeşine (güvenme!)''' (''Zemheris ruvasa, numyendobi shvasa, ille de solis zmasa'') (Sinem Gökdemir, 1985’li, Borçka-Camili (Macaheli), 24 Mayıs 2006)! “Para“'''''Para koynuna, karı (hanım) kayınına''...“''' (F. Dağdaş, Dodurgalar-Denizli)atasözü ile benzer anlamda...
* Oğlan yer oyuna gider, çoban yer koyuna gider.
* '''Ocaktır aşı pişiren, karıdır adamı şişiren''' (F. Dağdaş, 11.1982)!
* '''Odun çatar kül almaz, inek sağar yağ almaz''' (F. Dağdaş, Mayıs 1980)! Işini tertipli yapmayan kişi hakkında kullanılır.
* '''Oğlan babadan öğrenir koyun yüzmeyi, kız anadan öğrenir sofra düzmeyi'''… (Çankırı-Ilgaz-Aşağıdere köyünden 1930'lu İlyas İyigüngör'den nakleden oğlu 1965’li Harun İyigüngör'den naklen Said Dağdaş, 3.11.2011).
* Oğlan babasından öğrenir yazı yazmayı, kız anasından öğrenir sokak gezmeyi..
* '''Oğlan oyuna gitti, kız koyuna gitti''' (F. Dağdaş, 2.3.2003)! Yaşlanan ve yalnız kalan kişilerin halini anlatmak için kullanılır.
* '''Oğlumun hasta oluşuna yanmam, huyunun değiştiğine yanarım!''' Önem vermemde, öncelik değişebilir anlamında (Kızılcahamam’lı 1981’li B. Yaman’dan naklen C. Yaman, Ulus-Bartın, 31.07.2007)...
 
* '''Oğluna kız arayacağına, kızına yer ara''' (Fatmana Dağdaş,Dodurgalar-Denizli ): Önemli olan kızına iyi bir yuva kurmaktır.
 
* '''Oldu olacak, kırıldı nacak! Seri gelmiş başa gelecek!.'''. Başa gelen musibetlerin fazlalığı vurgulanmaktadır (F. Dağdaş).
 
* '''Orantına (orantene) göre pişir aşını, kocana göre bağla başını!.'''. (Kadın sohbetten ayrılmak istemiş. Diğerleri ise sohbet bitene kadar kalmasını talep etmişler. Kadın ise ayrılması gerektiğini bu atasözü ile özetlemiş. 1955 doğumlu ve Denizlili Perihan Hanımdan nakleden 1955 doğumlu Dodurgalı Ganime Ay'dan naklen Said Dağdaş, 26.07.2009.). “Kocana“'''''Kocana göre bağla başını, harcına göre pişir aşını!'''.''.” (Elveda Rumeli dizisinde Bedia Hanım'dan genç evli kadınlara yapılan nasihat.) atasözü ile benzer anlamda.
 
* '''Orospunun torbası, viraneyi görene kadar''' (Şahistan Demirci, 1934’lü, Erzurum-Olur’lu,, 31.08.2003)!: Sözünde durmayan, yemininin hükmü olmayan zayıf şahsiyetleri tanımlamada kullanılır. Yandaki atasözü; evleneceği kadına içki içmeyi bırakacağını söyleyip evlendikten sonra bırakmayan, hanımına eziyet etmeye devam eden birini tanımlarken kullanıldı.
 
* '''Ot diye buturak bitmiş, o da bile gıtırak gitmiş…''' (Mersin-Erdemli’li, 1929’lu Mustafa Koç’dan nakleden 1976’lı oğlu Mahmud Koç’dan naklen Said Dağdaş, 7.5.2012).
* Otu çek, köküne bak (İlhami Turan, 1975’li, Malatya-Konak, 7.8.2005)! - Toplum içindeki değerine, soyuna, sopuna bak. Sonra karar ver anlamında. “O kim ki... Otu çek köküne bak! (Cemal Basri Gökşen-1961’li, Maraş-Andırın, 31.07.2003).
Not: Gıtırak (kıtırak) kelimesi az, kıt anlamında kullanılmıştır.
 
* '''Otu çek, köküne bak''' (İlhami Turan, 1975’li, Malatya-Konak, 7.8.2005)! - Toplum içindeki değerine, soyuna, sopuna bak. Sonra karar ver anlamında. “O kim ki... Otu çek köküne bak! (Cemal Basri Gökşen-1961’li, Maraş-Andırın, 31.07.2003).
- Soy ara, köpek eniği ata atasözü ile benzer anlamda... Otu çeker, köküne bakarlar...
 
* Öküz öleceği zaman bıçak çoğalır (22.12.2004, A. Vahap Özdemir, 1965’li, Elaziz’li): Fırsat geçince, olacak iş olmayınca görüş ortaya koyan, derde derman olmaya yeltenen çok olur anlamında...
 
* Öküze boynuzu yük gelmez (22.01.2000, Fatmana Dağdaş): Kocasının evinden baba evine geldiğinde kızını teselli için söylenen ifade. Kendinden bir parçadır anlamında.
 
* Öküzün yazın harmanda pislediği, kışın saman olarak önüne gelirmiş (1.11.2006, Kırıkkale’li Faruk TEZEL’den naklen Celil YAMAN, 1979’lu, Bartın-Ulus’lu)! Geciktirilen, ihmal edilen işler mutlaka umulmadık, beklenmedik şartlarda karşımıza çıkar anlamında...
Yapılan kötü işin eninde sonunda, yapan kişiyi bulacağı anlamı da taşımaktadır.
 
* Ölen inek sütlü olur (1950’li Ayşe Yaman’dan naklen Celil Yaman, 25.8.2007)! Kaybedilen mal, kıymete biner anlamındadır. “Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur!„ atasözü ile aynı anlamda.
 
* Ölenlere Allah rahmet eylesin! Kalanlara sabr-ı cemiller versin!
Cümlemize de tedarikli olmayı nasib eylesin! Kendi yolunda ayaklarımızı sabit kılsın!..
Erzurum yöresinden alınan taziye duası (Erzurum-Oltu-İğdeli köyünden, 1955 doğumlu Abdülkerim Demirci’den naklen Said Dağdaş, 19 Mayıs 2010, Erzurum).
 
 
* Ölmüş koyun, kurttan mı korkar (Mehmed BAZ, Dodurgalar-Denizli)?.. Hesabını vermeyecek işi olmayanın, gözü pek olur!
 
* Ölü öldüğü günkü gibi yanılsa, gelin geldiği günkü gibi sevilse (F. Dağdaş, Dodurgalar-Denizli, Aralık 1984)!.. “Yeni senek suyu soğuk tutar!„ atasözü ile benzer anlamda...
 
* Ömer diyecek dudak domarışından belli olur (F. Dağdaş, Dodurgalar-Denizli, 22.01.2000) Kişinin ne demek istediği ilk cümlelerinden anlaşılabilir.
 
* Ön gürlüğü gelir geçer, Allah son gürlüğü versin (F. Dağdaş, Aralık 1979)!
 
* Öz ağlar, göz de ağlar (Hacı Ömer Mengi, 1334’lü): Ağlama, içten gelir. İçtenlikten kaynaklanır (Dodurgalı, 18.07.2003).