Tarih: Revizyonlar arasındaki fark
| [kontrol edilmemiş revizyon] | [kontrol edilmemiş revizyon] |
İçerik silindi İçerik eklendi
EleferenBot (mesaj | katkılar) k r2.7.3) (Bot: Ekleniyor: bg, bs, cs, de, el, en, eo, es, et, fa, fi, fr, he, hu, id, it, ja, ka, ku, lt, nl, nn, pl, pt, ru, sk, sl, sv, uk, zh |
Değişiklik özeti yok |
||
25. satır:
<!--S-->
* "Sen doğmadan önce ne olduğunu bilmemek hep çocuk kalmaktır."- [[Cicero ]]
<!--Ş-->
* "Şairin rolü gerçekten olanları değil beklenen şeyleri, zorunluluğa ya da olasılığa uygun şekilde ortaya çıkacak şeyleri söylemektir. Aslında tarihçiyle şair arasındaki fark birinin kendisini düzyazı ötekisinin ise dizelerle ifade etmeleri değildir. Herodot tarihini dizeler haline koysaydık, yine de bu şiir değil, şiir haline sokulmuş tarih olurdu. Fark şuradan ileri geliyor: Tarihçi olanı, şiir bekleneni söylüyor. Bu nedenle de şiir tarihten daha felsefi, daha asil bir şeydir. Şiir daha çok genel olanı, tarih de özel olanı anlatır. Genel olan, şunun ya da bunun, zorunluluğa veya olasılığa uygun olarak yapacağı şu ya da bu şeydir; sonradan şahıslara isimler de verse şiirin yaptığı budur. Özel is Alkibiades'in yaptıkları ya da başına gelenlerdir." - [[Aristoteles]]
<!--T-->
* "Tarih mutluluğun yurdu değildir, çünkü mutluluğun peryodları, tarih için boş sayfalardır." [[Georg Wilhelm Friedrich Hegel]]
| |||