Aliya İzzetbegoviç: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
kDeğişiklik özeti yok
kDeğişiklik özeti yok
23. satır:
:''(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım - Zindandan Notlar, 382. Not)''
* Hayat tehlikeli bir şeydir. Güvensizlik yaşamanın bedelidir. Sadece ölenler ile asla doğmayacak olanlar mutlak anlamda güvendedirler.
:''(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım - Zindandan Notlar, 534. Not)''
* Hayat kısa sözüne hiç itibar etmedim. Çünkü yeterince uzun yaşadığımı düşünüyorum
* Ama ben insanın sorumluluklarından kolayca kaçabileceği tanrısız bir dünya anlayışını kabullenemezdim
33. satır:
* Aslına bakarsanız içinde yaşadığımız mekan ve çağdan dolayı bir katliam beklemiyorduk. Yaşadığımız mekan, Avrupa. İçinde bulunduğumuz çağ, yirminciyüzyılın sonuydu.
* Uzun hayatım boyunca pek çok iş yaptım. Ancak bugüne kadar ki en zor işim Dayton’daki anlaşma masasına oturmak oldu. Benim derdim muzaffer bir komutan olarak anılmak değil ülkeme koltuğumun altında makul bir barış anlaşması ile dönmekti. Sırplar sadece benim önerilerime ters düşen önerilerle değil, aynı zamanda tüm adalet ve insanlık duygularına ters düşen önerilerle çıkıyorlardı karşıma. Böyle bir barışı kabul etmek çok zordu. Ancak çok zor olan başka bir şey vardı; eve “savaşa devam ediyoruz” cümlesi ile dönmek. Bu yapılması neredeyse imkânsız bir tercihti ve ben kendimi çarmıha gerilmiş gibi hissediyorum.
 
* Dünya üzerindeki Müslümanlaın vaziyetini düşündüğümde ilk sorum hep şu olur: Acaba hak ettiğimiz kaderi mi yaşıyoruz, acaba vaziyetimiz ve mağlubiyetlerimiz konusunda daima başkaları mı suçlu? Eğer biz suçluysak -ki ben böyle olduğu kanatindeyim- yapmamız gereken neyi yapmadık, yahut yapmamamız gerekn neyi yaptık? Bana göre bunlar, bizim imrenilmeyecek vaziyetimizle ilgili iki kaçınılmaz sorudur.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 2156. Not)
 
* İslâm tarihi henüz yazılmayı bekliyor. El'an bu başlık altında mevcut olan şey gerçek tarih dışında her şey. Bu da şaşırtıcı değil. İslâm tarihi objektif bir zihin ve ihtisasa dayalı olarak değil fakat ya ateşli bir nefret veya ateşli bir aşkla yazılmıştır! Aşk ve nefret şiir yazabilir, tarih değil.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 2358. Not)
 
* Müslümanların hızla artan büyük nüfusuyla övünmemiz, bana şişmanlığıyla övünen ve aldığı yeni kilolardan haz duyan bir adamı hatırlatıyor. Ruhumuza, akılımıza ve başarılarımıza vurgu yapmaya ne zaman başlayacağız? Küçük ve kırılgan bir insanda bile insanlığa katkıda bulunabilecek büyük bir ruh bulunabilir. Gücümüz, bilimimiz, edebiyatımız nerede? Nerede buluşlarımız, küllî iyiliğe katkılarımız?
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 3093. Not)
 
* Bazen İslâm bana bütünü itibariyle, insanın bir melek olmaya çalışmaksızın –çünkü olamaz- ve kendisini hayvan seviyesine düşürmeksizin –çünkü bir hayvan olmamak zorundadır- kendi tabiatına bağlanması yönünde yapılmış bir talep gibi gelir.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 3639. Not)
 
* Şunu unutmamalıyız: Hz. Muhammed putperestlere karşı savaştı, ama onlarla anlaşma da yaptı.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 2226 Not)
 
* İslâm tarihi henüz yazılmayı bekliyor. El'an bu başlık altında mevcut olan şey gerçek tarih dışında her şey. Bu da şaşırtıcı değil. İslâm tarihi objektif bir zihin ve ihtisasa dayalı olarak değil fakat ya ateşli bir nefret veya ateşli bir aşkla yazılmıştır! Aşk ve nefret şiir yazabilir, tarih değil.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 2358. Not)
 
* Müslümanların hızla artan büyük nüfusuyla övünmemiz, bana şişmanlığıyla övünen ve aldığı yeni kilolardan haz duyan bir adamı hatırlatıyor. Ruhumuza, akılımıza ve başarılarımıza vurgu yapmaya ne zaman başlayacağız? Küçük ve kırılgan bir insanda bile insanlığa katkıda bulunabilecek büyük bir ruh bulunabilir. Gücümüz, bilimimiz, edebiyatımız nerede? Nerede buluşlarımız, küllî iyiliğe katkılarımız?
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 3093. Not)
 
* İnsanlar daima bir şeyler kutluyor, ayin yapıyorlar. Kutlama yapılmaksızın duramazlar. Sâni 'Teâlâ'ya ibadet etmezlerse, O'nun eserine ibadet ederler. Hâlık Teâlâ'ya secde etmezlerse mahlukata secde ederler. Tüm fark budur, ama esaslıdır.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 3156. Not)
 
* Bazen İslâm bana bütünü itibariyle, insanın bir melek olmaya çalışmaksızın –çünkü olamaz- ve kendisini hayvan seviyesine düşürmeksizin –çünkü bir hayvan olmamak zorundadır- kendi tabiatına bağlanması yönünde yapılmış bir talep gibi gelir.
:(Aliya İzzetbegoviç, Özgürlüğe Kaçışım-Zindandan Notlar, 3639. Not)