İbnü'r Ravendi
Doğum tarihi y. 827
Doğum yeri Tahirî Sultanlığı
Ölüm tarihi 911 (84 yaşında),
Ölüm yeri Seferî Sultanlığı
Vikipedi maddesi

İbnü'r Râvendî (MS 827-911) Fars İslam âlimi, filozof ve yazardır. İslâm topraklarında yaşamış dehri filozoflardandır. Dehriyyun, İslâm felsefesindeki materyalizm anlayışıdır. Onun görüşlerine göre madde sonsuzdur. Yani yoktan var edilmemiştir. Her şey zaman içinde kendi kendine var olur. Dolayısı ile bir yaratıcı yoktur.

Sözleri

değiştir
  • İslam dini akla aykırı ise, doğru olamaz.
  • Evrende tanrısal bir nesne, tanrısal bir erk yoktur.
  • Yaşanan olayların dışında bilinecek bir varlık yoktur.
  • Evren allah tarafından yaratılmadı, ezeli olarak orada bulunur.
  • Muhammed eğer okur-yazar değilse, pekala incil ona okunmuş da olabilir.
  • Her şey zaman içinde kendi kendine var oldu. Dolayısı ile bir yaratıcı yoktur.
  • Muhammed'in öğretileri bildirilmiş dinlere bir meydan okumayı temsil eder.
  • Eğer peygamberlerin iddiaları aklın yargılarına aykırı ise, onları dinlememeliyiz.
  • Sadakatsiz olanı ve itaat etmeyeni sonsuz ateşle cezalandıran birisi bir aptaldır.
  • Bilgi duyularla sağlanan izlenimlerin us ilkelerine göre düzenlenmesiyle biçimlenir.
  • Evren yaratıcıya ihtiyaç duymaz, madde sonsuz, peygamberlik ise gereksiz ve zararlıdır.
  • Kur'an bilge olmayan bir varlığın nutku ve kur'an hatalar, çelişkiler ve saçmalıklar içerir.
  • Kendisine karşı itaat etmeyeceğini bildiği birisinden itaat etmesini beklemek de bilgece değildir.
  • Eğer peygamberlerin iddiaları insanın yargısını destekliyorsa, peygamberler gereksizdir-fazlalıktır.
  • Ölüm doğal bir olaydır, gövdeyi kuran özlerin dağılmasıdır. Bu nedenle ölümsüzlük de söz konusu değildir.
  • Bütün yetenekler doğuştan gelen insan aklıyla, çalışmayla, gözlemle ve deneme-yanılma yoluyla kazanılmıştır.
  • Eğer melekler bedir'de muhammed'e yardım etmek istediyseler, uhud'da yardımlarına çok ihtiyaç varken neredeydiler?
  • Dinlerin gerçek bir varlık olarak niteledikleri Tanrı soyut bir kavramdır, İnsan düşüncesinin zamanla oluşmuş bir ürünüdür.
  • Tin de gövdenin doğal yaşama gücüdür, bağımsız bir varlık, bir töz değildir. Bu konuda dinlerin ileri sürdüğü düşünceler yanlıştır.
  • Evrende her nesne değişir, dağılır, yeniden birleşip bütünlenebilir. Olduğu gibi kalan, ölümsüz olan yalnız evren denen bütündür.
  • Tanrı olmadığı gibi tanrısal kayra, cennet, cehennem, yargı günü, ölümden sonra dirilme, geleceği önceden bilme, fal hepsi gerçek dışıdır.
  • Tin olmadığına göre tinsel evren de yoktur. Yaratılış olayı da insan düşüncesinin ürünüdür, çünkü ne yokluktan varlık, ne varlıktan yokluk çıkar.
  • Peygamberlerin mucizeleri, ibrahim'in, musa'nın, isa'nın ve muhammed'in mucizeleri hilebaz numara, bunları yapan insanlar sihirbaz ve yalancıdırlar.
  • Kuran her hal ve karda o kadar da etkileyici değildir çünkü çelişkili ve abes şeylerden söz etmektedir ve özellikle de gayrimüslimler için etkileyici değildir.
  • Muhammed, yahudilerin ve hristiyanların inandığı herşeyin tamamen yanlış olduğunu, inandıkları şeylerin peygamberlerinden yanlış aktarıldığını iddia etti.
  • Dinlerin bilgi diye niteledikleri veriler, duyularla kazanılmadığından gerçek değil, birer boş sanıdır. Bu nedenle dinsel alanın bilgi sorunuyla bağlantısı yoktur.
  • İnsanların vahiy olmadan koyunun bağırsağının kurutulup bir tahta parçasına gerildiğinde, bunun hoş sesler çıkarabildiğini öğrenemeyeceklerini varsaymak abestir.
  • Tann’nın gerçekliğini ileri süren bütün peygamberler de birer insan olduğundan, yanlış ve usla bağdaşmayan sanılara kapılmışlar, var olmayanı var olan gibi göstermişlerdir.
  • Eğer yahudilerin ve hristiyanların, büyük oranda, gerçekleri doğru olarak aldıklarına güvenemiyorsak, islami geleneği aktaran muhammed'in bir avuç takipçisine neden güvenelim?
  • Muhammed'in bazı olayları önceden bildirmesi, onun peygamber olduğunu ispatlamaz: başarılı bir tahminde bulunmuş olabilir, fakat bu onun geleceğe dair gerçek bir bilgisi olduğu anlamına gelmez.
  • Meleklerin muhammed'in yardımına koştuğuna dair aktarılanlar mantıklı değildir, çünkü bu aktarılanlar peygamberin düşmanlarından sadece 70 tanesini öldürebilen bedir meleklerinin güçsüzlüğünü gösterir.
  • İnsanlar gökyüzünü dikkatle gözleyerek gökbilimini geliştirdiler. nasıl gözleyeceklerini öğretecek peygamberlere ihtiyaç duymadılar. ne de lavtayı nasıl yapacaklarını öğretecek peygamberlere ihtiyaç duydular.
  • Kullarını hasta eden bir tanrı kullarına bilgece davranan biri gibi ya da onları gözeten biri olarak ya da onları esirgeyen, bağışlayan biri gibi görülemez. Kullarına fakirliği ve sefilliği reva gören biri için de aynısı geçerlidir.
  • Peygamber muhammed olağanüstü bir söz ustası olduğu için ya da diğer araplar muhammed’le savaşmak adına şiir yazmak için çok meşgul olduklarından ya da araplar eğitimsiz insanlar olduklarından kuran arapların diğer kitaplarından daha güzel olabilir.
  • Çeşitli dinlerin peygamberleri aldatılmamıştır ya da yanıltılmamıştır; onlar etkin bir biçimde kandırmaktadırlar, hilelerle ve el çabukluğu ile dinleyenlerini aldatmışlardır. aynı zamanda garip ve az bilinen doğal olayları takipçilerini kandırmak için kullanmışlardır.