İhsan Yıldırım

İhsan Yıldırım
İhsan Yıldırım
	Vikipedi maddesi; Vikiveri öğesi

İhsan Yıldırım 2001-2004 yılları arasında yayınlanmış Tatlı Hayat televizyon dizisinin kuru temizlemeci baş karakteri. Haluk Bilginer tarafından canlandırıldı.

Ben İhsan Yıldırım. Yıldırım Kuru Temizleme İmparatorluğu'nun sahibi.
Bundan 49 yıl önce Gültepe'de tek oda, tek salon, yarım banyo, çeyrek mutfak bir gecekonduda acımasız doğa şartları ve ekonomik zorluklar içinde doğdum.
Ne adamım ya!
Yıldırım Kuru Temizleme! Şehrin dört bir yanında, biri mutlaka yanı başınızda.
İnanılır gibi değil! Bitişikte manyaklar, üst katta Yunan ajanı, hırsızdan beter bir kapıcı ve nükleer başlıklı füze misali bir hizmetçi.
Buna inanabiliyor musun ya! Buna inanabiliyor musun!!
Zıbıdı!
Şabalak!
Ampul!
Hayrettin bir şey ya!
(Yorgo'ya) Derhal evimi terk et piskopos kılıklı şişko Yunan ajanı.
(Yorgo'ya) Vay! Benim sevgili komşum, biricik müttefiğim, silah arkadaşım, değerli din büyüğüm, Yorgo'm.
(Feraye'ye) Terbiyesiz kadın
(Menekşe'ye) Sıkıcam ümüğünü, ümüksüz kalacak.
(Menekşe'ye) Menekşe! Kapı!
Yar saçların lüle lüle Yorgo/Feraye/İrfan sana güle güle.
Allah'ım yaratıyorsun, bi' de takip et!
Bu ne vurdumduymazlıktır. Bu ne adamsendeciliktir!
Bu ne ciddiyetsizliktir. Bu ne bir kulağımdan girer öbür kulağımdan çıkarcılıktır!
Bu ne kendini beğenmişlik başkalarını boşvermişciliktir!
Bu ne bugün buldum yerim, yarın Allah kerimciliktir!
Bu ne bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılıktır!
Bu nedir ya!
Amaaaan yarmaaa! Yarma da güzelim yarmaaa… Aman da aman yarmaaa! Yarmaaaaaaaaa! Yarma bom bom bom!

(Bursa'daki şiddetli yağış neticesinde şeftali bahçelerinin telef olduğunu öğrendiğinde, "Çilli Bom" şarkısının müziğiyle)

İhsan Yıldırım'ın Şiirleri

Erenköy’deki bozulan pres makinasına ağıt

Presim ah presim
Sen bozulunca, geldi bir an ölesim
Hurdaya çıktın, birlikte çektiremedik tek bir resim
Ah Presim, presim
Yok bu şiire devam edesim,
Üzüntüden zaten kısıldı sesim

Eşi Sevinç'e

Sevinç, Sevinç
Sen ki sevgi için benim için bir inç
Senin yerini tutamaz ne dolunay ne de bir vinç
Sevinç!
Sen ol hep bana ayıklayan pirinç

Gelini Pelin'e

Pelin, Pelin
Aldım seni gelin,
Hem de piskopos olmasına rağmen velin
Fakat! Bana torun verdin
Aferin, aferin

Yorgo ve Feraye'ye

Yorgo ve Feraye,
Sizin bu gidişat nereye nereye
Sizi dökesim geldi Ege'ye, Ege'ye
Fakat! Özlerim sizi biraz yüzüp dönün geriye, geriye

Komşusu İrfan'a

İrfan!
Seni her görüşümde derim hayda,
Bana öyle geliyor ki senin akrabaların var uzayda
Fakat! Yerini tutamaz kimse ne dünyada ne de ayda
Fidayda da İrfancım Fidayda

Galatasaray’ın Fenerbahçe maçında son dakikada verilmeyen penaltısına ağıt

Muhittin! Muhittin! Bizim takıma sen ne ettin? Nettin?
Görmedin mi topa eliyle vurdu Brezilyalı?
Yani şüphe ediyor insan yoksa Aziz Yıldırım aldı mı sana bir yalı?
Hem de mobilyalı
Görmezden geldin kabak gibi smacı
Beraberliğe bağladın hakkımız olan maçı
Kolay vermek tabi korneri, auttu, tacı
Fakat! Penaltıyı vermeyip yoldurdun bana başı saçı
Bu son şiirimdir sana, bir dahaki sefere
Hele bize bir yamuk yap, başlayacağım küfüre.