Chuck Palahniuk
Amerikalı yazar
(Chuck Plahniuk sayfasından yönlendirildi)
Chuck Palahniuk | |
---|---|
Dövüş Kulübü kitabını yazan Amerikalı yazar. | |
Doğum tarihi | 21 Şubat 1962 |
Doğum yeri | Washington , ABD |
Vikipedi maddesi Vikiveri öğesi |
Charles Michael Palahniuk, (d. 21 Şubat 1962, Washington) Amerikalı yazardır.
Sözleri
değiştir- Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız.
- Anlamadığımız şeye saçma diyoruz.
- Göz gördüğünü sevmez, sevdiğini görür.
- Akıllı bir yalnızlık, Aptal bir ilişkiden iyidir.
- Dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.
- Dişilik tek gece işe yarar, kişilik ömür boyu.
- Seni tanıyan her insan için farklı bir insansın.
- Hangisi daha beter, cehennem mi, hiçlik mi?
- Gerçekleri öğrendim ve artık geri dönüşü yok.
- Ancak kaybedeceğin bir şey yoksa özgürsundur.
- Aslında tek hatam; insanları fazla önemsemem.
- Unutamadığın kişi, daima senden uzakta olandır.
- Reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz.
- Hiçbir şey durağan değil. Her şey eskiyip dağılıyor.
- Son nefesinde neyi yapmadığına pişman olacaksın?
- Akıl; hepimizde var ama kimi kullanmamakta ısrarlı.
- İzin verirseniz, geçmiş geleceğinize rehberlik edecektir.
- Komik olan hepimizin hayatının ana fikrinin aynı olması.
- Hayatta sizi gururlandırmış ne varsa hepsi çöpe gidecek.
- Bir şeyin yokluğu size acı veriyorsa, varlığı sizi öldürebilir.
- Bir zamanlar sahip olduğunuz şeyler artık sizin sahibiniz olur.
- Bir şehit ile intihar eden bir kimse arasındaki tek fark manşettir.
- Yeterince insan bir yalana inanırsa, o artık yalan olmaktan çıkar.
- Bazen ne tarafa atladığın değil, sadece atlamış olman önemlidir.
- Medeniyeti alt üst edeceğiz. Dünyayı daha iyi bir yere çevireceğiz.
- Sahip olacağın her şey, bir gün kaybedeceğin şeylerden sadece biri.
- Bütün aidiyetleri yolumdan kaldıran öğretmen beni özgür kılacaktır.
- Dünyayı parçalara böldük, ama parçaları ne yapacağımızı bilemiyoruz.
- Kendini çok zorlama, güzel şeyler onları hiç beklemediğin anlarda olur.
- Uykusuzluk böyledir işte. Kafandaki düşünceler bütün gece yayın yapar.
- Yeterince uzaktan bakınca her şey son derece güzel ve gerçek görünüyor.
- Galiba hayattaki en büyük hatalarımdan biri, insanları fazla önemsemem.
- İnsanlara gerçeği söyleseniz bile gözleriyle görmeden asla size inanmazlar.
- Dünyada özel olan hiçbir şey yoktur. Büyülü şeyler yoktur. Sadece fizik vardır.
- Herkesin hayalgücü tükendiğinde artık hiçkimse dünya için tehdit olmayacak.
- Hepimiz ölürüz. Amaç sonsuza dek yaşamak değil, geride ölümsüz bir şey bırakmak.
- Taşlar ve sopalar kemiklerini kırabilir ama kelimeler canını öyle bir yakar ki şaşarsın.
- Sakin olun. Herkes derin derin nefes alsın. Hayat güzeldir. Olduğunuz gibi davranın ve nazik olun.
- İnsanların hepsi tutacak bir el arıyor. Rahatlatılmak istiyor. Her şeyin yoluna gireceğine dair sözler istiyor.
- İnsanlar sahip olduklarının değerini bir türlü bilmezler. Güllere koşarken ayaklarının altında ezilen papatyalardan habersizler.
- Herkesin dış fırçası vardır ama dişlerini fırçalamaz bazıları. Akıl da böyle işte; hepimizde var ama kimi kullanmamakta ısrarlı.
- Bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalnız kalmaktan da korktukları için insanlar telefon denilen bir alet kullanıyorlarmış.
- Bu hayat bana, insanların çoğunun gülemediği için ağladığını, susamadığı için konuştuğunu ve laf olsun diye yaşadığını öğretti.
- Hergün işe gidiyorsun. Akşamları erken uyuyorsun ve bunun karşılığında aldığın tek şey koltuk takımı. Gerçekten acınası durum.
- Tamamen normal, sıradan bir hayat sürebilirsin. Yeter ki hiç kimsenin gerçeği öğrenecek kadar yakınına sokulmasına izin verme.
- Birini sevmek, ömürden koca bir parça vermektir. Kendine saklayacağın, öğreneceğin, eğleneceğin vakti, başkasına hediye etmektir.
- Sizler özel değilsiniz.. Sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz. Sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz..
- Bir şeyden ne kadar çok kaçarsan o kadar uzun süre ona katlanmak zorunda kalırsın. Bir şeyle savaştığında, onu sadece daha da güçlendirirsin.
- Bize inandırılan bu gerçek dışı dünyada yaşıyoruz, hiçbir teste tabii tutulmadığımız için neleri kurtarabileceğimiz konusunda hiçbir fikrimiz yok.
- Sen yalnızca insanın dış güzelliğine bakıyorsun. Aslında sen onun makyajına aşıksın. Gerçek insanların zihnine bak o zaman güzelliği görebilirsin.
- En iyisi savaşmaktan vazgeçmektir, bırak gitsin. Sürekli bir şeyleri düzeltmeye çalışmaktan vazgeç. Saadetin peşinden gitmeyi bırak. Seni en çok korkutan şeyleri yap.
- Reklamlar insanları gerek duymadıkları arabaların ve kıyafetlerin peşinden koşturuyor. Kaç kuşaktır insanlar nefret ettikleri işlerde çalışıyorlar. Neden? Gerçekte ihtiyaç duymadıkları şeyleri satın alabilmek için.
- Hayatta hiçbir şey sizin hayal ettiğiniz kadar güzel olamaz. Hiçbir kadın sizin kafanızdaki kadar güzel olamaz. Hiçbir şey sizin fantezileriniz kadar heyecan verici olamaz. Hiçbir şey hayal ettiğin kadar mükemmel değildir.
- Dış dünyayla başa çıkmak istiyorsan, insanların yüzünü görmesine izin vermeyeceksin. Dünyada herhangi bir yere gidebilirsin; yeter ki insanların gerçekte kim olduğunu bilmelerine izin verme. Tamamen normal, sıradan bir hayat sürebilirsin. Yeter ki hiç kimsenin gerçeği öğrenecek kadar yakınına sokulmasına izin verme.
- Dinleyin sürüngenler; sizler özel değilsiniz, sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz.! Bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden pislikleriyiz. Hepimiz aynı pisliğin lacivertleriyiz.
- Nazi kamplarından kurtulan Yahudilerin çoğunun neden vegan olduğunu biliyor musun? Çünkü onlar hayvan gibi davranılmanın ne demek olduğunu çok iyi biliyorlar.[1]
- Sizin sevdiğiniz ile sizi seven asla aynı kişi değildir.
- Bize inandırılan bu gerçek dışı dünyada yaşıyoruz, hiçbir teste tabii tutulmadığımız için neleri kurtarabileceğimiz konusunda hiçbir fikrimiz yok.
- Hayatım sıkıcı ve değersiz olabilir ama en azından benim hayatım; fabrikada üretilmiş, ikinci el, kalitesiz bir hayat değil.
- Bir insan en çok kimin yanında susuyorsa, en çok onunla konuşmak istiyordur.
- Dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.
- İşlediğin bir suçu haklı çıkarmak için kurbanı kendine düşman etmen yeterli. Yeteri kadar zaman geçtikten sonra dünyadaki herkes düşmanın olacaktır. Her suçta dünyaya biraz daha yabancılaşırsın. Gün geçtikçe bütün dünyanın sana düşman olduğunu düşünmeye başlarsın.
- İnsanlar bir şeyleri bilmemeye dayanamazlar. Özellikle de erkekler her dağa tırmanmak, her yerin haritasını çıkarmak isterler. Her şeyi etiketlemek. Her ağaca işerler ve sonra bir daha asla aramazlar.
Dövüş Kulübü (1998)
değiştir- Mobilya satın alırsınız. Kendinize dersiniz ki, bu hayatım bu ihtiyaç duyacağım son kanepe. Kanepeyi alırsınız ve sonraki birkaç yıl boyunca, hangi işiniz ters giderse gitsin, en azından kanepe sorununuzu çözmüş olduğunuzu bilirsiniz. Sonra aradığınız tabak takımı. Sonra hayallerinizdeki yatak. Perdeler. Halılar. Sonra o güzel yuvanızda kısılıp kalırsınız. Bir zamanlar sahip olduğunuz şeyler artık sizin sahibiniz olur.[2]
- "Ancak her şeyini kaybettikten sonra" diyor Tyler, "canının istediğini yapmakta özgür olursun."[3]
- "Bir gün öleceksin" diyor Tyler, "ve bunu kavramadığın sürece benim gözümde beş para etmezsin."[4]
- Hiçbir şey durağan değil. Her şey eskiyip dağılıyor.[5]
- Fiziksel güçle ve mülkiyetle olan bağlarımı niçin koparıyorum? Çünkü ancak kendimi mahvederek ruhumun gerçek gücünü keşfedebilirim.[6]
- "Sahip olduklarımı yok eden kurtarıcı" dedi Tyler, "benim ruhumu kurtarma savaşındadır. Bütün aidiyetleri yolumdan kaldıran öğretmen beni özgür kılacaktır."[7]
- Silahın yaptığı tek şey, bir patlamayı belli bir doğrultuya yöneltmektir.[8]
- Tyler'ın hep söylediği gibi hissediyordum kendimi; tarihin süprüntü ve kölelerinden biri olarak. Hayatta hiçbir zaman sahip olamayacağım bütün güzellikleri yıkıp yok etmek istiyordum. Amazon yağmur ormanlarını yakmak istiyordum. Uzaya klorofluorokarbon gazları pompalayıp ozon tabakasında koca koca delikler açmak istiyordum. Dev tankerlerin boşaltma vanalarını açmak, açık denizlerdeki petrol kuyularının kapaklarını kaldırmak istiyordum. Yemeye paramın yetmediği bütün balıkları öldürmek, asla göremeyeceğim Fransız kumsallarını kirletmek istiyordum. Bütün dünyanın dibe vurmasını istiyordum.[9]
- Louvre Müzesi'ni yakmak istiyordum. Elgin Mermerleri'ni balyozla parçalamak, Mona Lisa'yla kıçımı silmek istiyordum. Bu dünya benim dünyam artık.[9]
- Güzel ve emsalsiz bir kar tanesi değilsin. Herkes gibi sen de o çürüyen organik maddeden yapılmasın.[10]
- Kumsaldaki kum taneleri kadar, gökteki yıldızlar kadar büyük bir kalabalığın parçası olmakla yetinemezsin.[11]
- Biz tarihin ortanca çocuklarıyız. Bizi bir gün milyoner olacağımıza, film yıldızı, rock yıldızı olacağımıza inandıran televizyon programlarıyla büyüdük; ama bunların hiçbirini olamayacağız. Ve bu gerçek ancak kafamıza dank ediyor.[12]
- Medeniyeti alt üst edeceğiz. Dünyayı daha iyi bir yere çevireceğiz.[13]
Görünmez Canavarlar (1999)
değiştir- Benim hiçbir şeyim orijinal değil. Ben bildiğim tüm insanların ortak çabasıyım.[14]
- Kültürümüzden bir kaçış yolu bulsan bile, bu da bir kapandır. Bir kapandan kurtulmaya çalışmak başka bir kapanı tetikler. En iyisi savaşmaktan vazgeçmektir, bırak gitsin. Sürekli bir şeyleri düzeltmeye çalışmaktan vazgeç. Bir şeyden ne kadar çok kaçarsan, o kadar uzun süre ona katlanmak zorunda kalırsın. Bir şeyle savaştığında, onu sadece daha da güçlendirirsin. Yapmak istediğin şeyi yapma. Yapmak istemediğin şeyleri yap. Sana istememen gerektiği öğretilmiş olan şeyleri yap. Saadetin peşinden gitmeyi bırak. Seni en çok korkutan şeyleri yap.[15]
Tıkanma (2001)
değiştir- İnsanlar dünyanın düzenli ve güvenli bir yer olması için yıllarca çalıştılar. Ama hiç kimse bunun ne kadar sıkıcı olabileceğinin farkında değildi. Bütün dünyanın parsellendiğini, hız limitleri konduğunu, bölümlere ayrıldığını, vergilendirildiğini ve düzenlendiğini, bütün insanların sınavlardan geçirildiğini, fişlendiğini, neɾede oturduğunun, ne yaptığının kaydının tutulduğunu düşünün. Hiç kimseye macera yaşayacak bir alan kalmadı, satın alınabilenler hariç. Lunaparka gitmek gibi. Film izlemek gibi. Ama bunlar yine de sahte heyecanlardı. Dinozorların çocukları yemeyeceğini bilirsiniz. Büyük bir sahte afetin olma şansı bile oy çoğunluğuyla ortadan kaldırıldı. Geɾçek afet veya risk ihtimali olmadığından, gerçek kurtuluş şansı da ortadan kalkmış oldu. Gerçek mutluluk yok. Gerçek heyecan yok. Eğlence, keşif, buluş yok.[16]
- Uğruna savaşacak bir şeyler bulana kadar, bir şeylere karşı savaşmayı seçersin.
- Eğer İsa çarmıha gerildiğinde kahkahalarla gülmüş olsaydı, Romalıların üzerine tükürseydi veya acı çekmekten başka bir şey yapabilseydi, çocuk kiliseyi çok daha fazla sevebilirdi.
Ninni (2002)
değiştir- Büyük birader bizi gözetlemiyor aslında,şarkı söyleyip dans ediyor. Şapkadan tavşan çıkarma numaraları yapıyor. Büyük birader uyanık olduğunuz her dakika dikkatinizi çekmekle meşgul. Sürekli aklınızın başka yerde olduğundan emin olmak istiyor. Tamamen zapt olduğunuzdan emin olmak istiyor.
- Herkesin hayal gücü tükendiğinde artık hiç kimse dünya için tehdit olmayacak.
- Uyumak üzere olan hayvanlarla ilgili bir şarkı bu. Ona ölüm şarkısı deniyordu. Kuraklık zamanlarında açlık çeken çocuklara, ölümcül yara almış savaşçılara, çok yaşlılara söyleniyordu. Sefalet ve acıyı dindirmek için kullanılıyordu.
Kaynakça
değiştir- ↑ goodreads.com
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "Beş". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 45. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "Sekiz". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 74. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "Dokuz". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 80. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Üç". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 116. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Üç". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 117. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Dört". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 118. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Altı". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 127. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ 9,0 9,1 Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Altı". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 132. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Yedi". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 145. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "On Sekiz". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 153. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "Yirmi İki". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 182. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2014) [1998]. "Otuz". Dövüş Kulübü. Özsayar, Elif tarafından çevrildi (15 bas.). İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 224. ISBN 978-975-539-322-3.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2013) [1999]. Görünmez Canavarlar. Uncu, Funda tarafından çevrildi. İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 84. ISBN 978-975-539-425-1.
- ↑ Palahniuk, Chuck (2013) [1999]. Görünmez Canavarlar. Uncu, Funda tarafından çevrildi. İstanbul: Ayrıntı Yayınları. s. 177. ISBN 978-975-539-425-1.
- ↑ Chuck Palahniuk, Tıkanma