Fethullah Gülen/Kişilik

  • Allah'ın bir insana en büyük lütfu, ona kendi ayıplarını göstermesidir. Basiret sahibi gerçek mü'minler kendi kusurlarını, Allah'a karşı gösterdikleri samimî kulluk performansının bir neticesi olarak görebilirlerse, bir ölçüde kendilerini de düzeltebilirler.[1]
  • Hırs, tamahkârlık, doyma bilmeyen bir arzu ile bazı şeyleri istemek, şiddetli talep ve arzu mânâlarına gelir. Bu mezmum sıfat, mü'minlerde sebeb-i hasarettir. Yani, mutlak mânâda hırslı olan bir insan, maddî-mânevî kaybetmeye aday demektir. Dolayısıyla başarılı olmak ve hüsrana uğramamak için hırsı terk etmek veya onu hayra/iyiye kanalize etmek gerekmektedir; gerekmektedir zira insan birçok konuda hırstan kendini kurtaramaz. Bu da gayet normaldir. Zira hırs insan tabiatında vardır. Öyleyse herkese düşen vazife, bu hissin yüzünü hayra çevirmek olmalıdır.[2]
  • İnsanları, insanlık semasına yükseltme konumunda olan kişilerin karşılaşacakları en zor durumlardan biri, hiç şüphesiz sürekli değişik huylardaki insanlara muhatap olmaları ve yine bu değişik karakterdeki kimselere, gerçek insanlığa giden yolları göstermeleridir. Zira insanlar arasında yılan, çıyan ve fare ruhlu bir hayli insan vardır. Burada zikredilen hayvanlardan her birinin insandaki bir huyu sembolize ettiğini düşünebilirsiniz. Nitekim bu insanlar içinde gizlice bir yerlere sızma, önüne geleni sokma, başkalarına zarar verme gibi huy ve karakter taşıyanların sayısı hiç de az değildir. Hatta eğer bu insanlar çıyanlar ve fareler âlemine inseler bunların kralı olabilecekleri bile söylenebilir. Değişik huy ve fıtrattaki insanlara hizmet edenlerin katlanmaları gereken, aynı zamanda büyük sabır gerektiren durumlardan bir diğeri de, herkesi kendi konumu içinde, ahlâkı, huyu, tepki ve tavırlarıyla iyi tanıma ve her insana fıtratına göre muamelede bulunmalarıdır. Herkes çehre, hareket ve bakışlarıyla mutlaka kendi karakterini ortaya koyar.[3]
  • İnsanların ağırlıkları ve mukavemet güçleri fırtınalarda belli olur. Bazen dev gibi görünen insanlar, küçük fırtınalarda yerle bir olabilir. Bu yüzden Allah'tan mukavemet istemek ve "Rabbenâ lâ tuziğ kulûbenâ (Rabbimiz! Kalplerimizi kaydırma)" duâsını da dilden hiç düşürmemek lâzımdır.[4]

Kaynakça

değiştir
  1. M. Fethullah Gülen; Fasıldan Fasıla - 5: Fikir Atlası; s. 121; Nil Yayınları; İstanbul:2006; ISBN 975-315-207-8
  2. M. Fethullah Gülen; Fasıldan Fasıla - 5: Fikir Atlası; s. 62; Nil Yayınları; İstanbul:2006; ISBN 975-315-207-8
  3. M. Fethullah Gülen; Fasıldan Fasıla - 5: Fikir Atlası; s. 52-53; Nil Yayınları; İstanbul:2006; ISBN 975-315-207-8
  4. M. Fethullah Gülen; Fasıldan Fasıla - 5: Fikir Atlası; s. 174; Nil Yayınları; İstanbul:2006; ISBN 975-315-207-8