Rudolf Hess
Alman politikacı
Rudolf Hess | |
---|---|
Doğum tarihi | 26 Nisan 1894 |
Doğum yeri | İskenderiye |
Ölüm tarihi | 17 Ağustos 1987 |
Ölüm yeri | Spandau hapishanesi, Berlin |
Vikipedi maddesi Vikiveri öğesi |
Rudolf Hess, Alman politikacı, Hitler'in yakın dostu ve NSDAP'deki vekili.
Sözleri
değiştir- Hücrem günlerden beri buz gibi... Dışarıda kış havası var. Diğer tutukluların hücreleri ise aşırı derecede ısıtılıyor. Cumartesi öğlen soğuk yemek verdiler, çay bile ılıktı. Çay o kadar ilâçlıydı ki içemedim. Doktora başka çay getirilmesini söyledim ama getirmediler. Dün gece yine soğuk yemek verdiler. Diğerlerine sıcak kahve verdikleri halde bana çay bile vermediler. Yirmi dört saat yiyecek hiçbir şey vermediler.
- Milletimin binlerce yıllık tarihinde getirmiş olduğu en büyük evladının [Hitler] hizmetinde çalışmaktan büyük ayrıcalık duydum. Eğer hayatımın bu bölümünü silme gücü bende olsaydı, yine de yapmazdım. Mutluyum ki, Führer'in sadık bir takipçisi, bir Alman ve bir nasyonal sosyalist olarak milletime karşı bütün görevlerimi yerine getirdim. Hiçbir şeyden pişman değilim. Eğer her şeye yeniden başlama şansım olsaydı, sonunda korkunç bir ölüm olacağını bilsem de yine yaptıklarımı yapardım. İnsanların ne düşündüğü umurumda değil. Mahşer günü iradesi sonsuz olan Tanrı'ya hesap vereceğim. Yalnızca 'O'na hesap vereceğim ve biliyorum, 'O' beni affedecek.
- (Nürnberg Mahkemeleri'nde söyledikleri, 1945.)
- Nürnberg Mahkemesinin sonucu olan idamlar adaletin işlediği cinayetlerdir. Yargıçlar bunu biliyorlardı. Ölüm kararları verildikten sonra kaderin bir mucizesini boş yere bekledim. Ben bir ilke olarak, bir insanın şerefinin başka bir insanın sözleri ya da eylemleri ile zedelenmeyeceği düşüncesindeyim. Bir insanın şerefi ancak kendi şerefsiz davranışlarıyla lekelenebilir.
- (Nürnberg Mahkemeleri'nde.)
- Onurum, özgürlüğümden daha değerlidir!
- (Nürnberg Mahkemeleri'nde.)
- Ölüleri düşünüyorum. Halkımızın özgürlüğü ve ekmeği için umutsuzca çabaladığı yıllarda kurban etmek zorunda kaldığı o milyonlarca ölüyü. Hepsinin üstünde de ölülerin içinde tek birini düşünüyorum: Nasyonal Sosyalist Reich'ının kurucusu Adolf Hitler'i. Sadakatleri hiç sarsılmamış olan milyonlarca insanla şu anda kendimi bir olmuş hissetmekteyim. İnsanca yaşamayı hak ettikleri halde ölüme mahkûm edildikleri için ölen insanları ve bunların başında da Mareşal Göring ile diğer Nürnberg kurbanlarını düşünüyorum. Burada toplanmış olan sizlerin, Hareket liderlerinin saflarınızda çok boşluklar var. Burada olmayanlardan bir kısmı savunmaları için kendilerine verilen bir bölgeyi kahramanca savunurken öldüler, bir kısmı da kendi elleriyle ve yine diğer bir kısmı da adalet kisvesi altında öldürüldüler. Bunlar arasında tüm halkımızca çok iyi tanınan ve gerek savaşta gerekse barışta millet için sadakatle çalışmış insanlar vardır. Savaşın son günlerinde ve bitiminden hemen sonra kendi hayatlarına son verenleri düşüyorum. Kocaları ile birlikte kendilerini öldürmeleri önlenemeyen kadınların temsilcisi olarak burada Führer'in karısının adını anmak isterim. Kocasının kaderini beş çocuğu ile birlikte paylaşan Bayan Goebbels'i düşünüyorum. Analar kendilerini öldürürken, açlıktan ölmelerine katlanamadıkları çocuklarını da götürmüşlerdir bu dünyadan...
- Parti, Hitler'dir! Hitler, Almanya'dır! Almanya ise Hitler'dir!
- (NSDAP'nin 1934'te yaptığı kongrede söyledikleri.)
- Sen [Hitler] Almanya'sın. Sen harekete geçince, halk harekete geçiyor. Sen yargıladığında, halk yargılıyor. Şükranlarımız senin yanında olduğumuzun yeminidir!
- (NSDAP'nin 1934'te yaptığı kongrede söyledikleri.)
- Sen bize zafer müjdelemiştin. Şimdi de barışı müjdeliyorsun.
- (NSDAP'nin altıncı parti kongresinde, Adolf Hitler'i kastederek söyledikleri, 1934.)
- Yarından sonraki gün Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'nin yapacağı toplantıya benimle gelmelisin. Bilinmeyen bir adam konuşacak, adını hatırlamıyorum. O adam bize zaferi geri getirecek.
- (Mayıs 1920'de eşi Ilse Hess'i NSDAP toplantısına davet ederken söyledikleri. "Bilinmeyen adam" diyerek kastettiği kişi Adolf Hitler'dir.)
Kaynakça
değiştir- Sözlerin çoğu, NSDAP'nin kongrelerinde ve Nürnberg Mahkemesi'nde yaptığı konuşmaların Türkçe çeviri metinlerine aittir.