Sanatçı

herhangi bir biçimde sanatsal yaratım veya uygulama yapan kişi
Ayrıca bakınız: Sanat
Bir sanatçı ancak iki niteliğini hiçbir biçimde göz ardı etmiyorsa sanatçıdır. Bu iki nitelik , aynı anda hem kendisi hem de bir başkası olabilme gücüdür.
Charles Baudelaire
  • Sanatçı bireysel yaşamaya başladığı andan itibaren toplumsal yaşamdan kopmaya başlıyor.[1]
  • Sanatçı ya doğuyor ya da doğmuyordu. Tanrı vergisinden söz edilen sanatçı gerçek sanatçıydı ve “toplumuna borçlu” doğuyordu. Toplumuna borçlu olduğunu inkar eden sanatçı başaramadığından içinden yetiştiği toplumu suçluyordu.[2]
  • Sanatçı, milletin umut ve moralinin artması için hizmet eder. Sanatçıya saldırdığın an, halkın umuduna ve moraline saldırmış olursun. Bu da faşizmin başka bir çeşididir.[3]
  • Sanatçı; milletin dili, varlığı, moral ve umududur. Sanatçı herkes için çalışır.[3]
  • Sanatçı, çağının yansıtıcısıdır. Ama nasıl yansıtır? Mesele orada. Duvarıma yazdığım yazı şuydu: Aktaramadığım şey gereksizdir. Mutlaka aktarmak isterim.[4]
  • Hiçbir şey istemeyen, hiçbir umudu olmayan ve hiçbir şeyden korkmayan kişi asla bir sanatçı olamaz.[5]

Kaynakça

değiştir
  1. Haluk Levent.com.tr
  2. Tiyatro Online, Sahne insanları
  3. 3,0 3,1 "Şivan Perwer: Çiyager'e yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum". A Haber. Erişim tarihi: 2 Şubat 2016. 
  4. YaşlılıkRehberi.org
  5. Chekhov on Theatre, Hal Leonard Corporation, 2013.

Dış bağlantılar

değiştir
Sanatçı ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.