Üstteki mesajın sahibi beyefendiye/hanımefendiye/Kurula iletilmek üzere: Bilindiği üzere, ilgili sitede katkı vermeye başladığım andan beri, kaynağını MUTLAKA vermek suretiyle bilginin - atasözünün kayda alındığı an dahil son derece hassas bir yol izlenmiştir. Bunca yıldan sonra dikkatimi çeken husus oldukça ilginçtir. "D" başlığı atasözlerinde Ekim ayının sonunda; kaynak kişilere, yöresine-memleketine yer verilen - atıf yapılan birkaç yeni eklenen atasözünden atıfların kaldırıldığını gördüm. Not: 3 Kasım 2013'de ise "A" harfi başlığı altında katkılarımın tamamı atıflar da kaldırılarak çoğunluğu silinmiştir. Üzüldüm. Esasen bana mesaj ilettiğiniz için de üzülmedim. Sadece; bilimsel özeni en ayrıntılı biçimde göstermek suretiyle verilen hem Türkçemizin kaynakları adına, hem atasözlerimiz adına ve hem de ilgili şahıslar, beldeler-şehirler adına üzüldüm (Not: İlgili şahısların da, kayda aldığım anda izlediğim bu hassasiyet hakkında bilgisi yoktur.) İzlediğim bu hassas yöntem sayesinde, farklı yörelerden benzer sürümlerle verilen bazı atasözlerimiz arasında da esasen son derece orijinal bir ilişki kurulabildiğini, Türkçe adına kazanımlar elde edildiğini görmek zor değildir. Sözlerim uzayabilir kusura bakmayın. İzlenen yöntem, "hukuki açıdan da tartışmalıdır". Ortak kaygımız Türkçe olduğuna göre, "A" harfi başlığı altındaki eklemelerimizin-katkılarımızın tamamının yeniden yüklenmesini beklemek hakkımdır görüşündeyim. Yok yere tartışma yapmaya hiç gerek yok. Olmayan bir sorunu, sorun yumağı haline getirmek bana göre gereksiz. İnternetin insanoğluna sunmakta olduğu bu zenginliğin ve derinliğin tek yönlü ve tek yanlı kısıtlanma yönüne gidilmesi, sadece sizlere kaybettirmez, asıl önemli olan Türkçemiz adına kayıptır. Asıl beni üzen, üzecek olan da budur. Bu niyetin bizi topluca üzmesi, rahatsız etmesi, sizi de tekrar düşündürmeye sevk etmesi gerekir görüşündeyim. İstenirse bu husus, Facebook'da da tartışmaya açılabilir. Tartışmaya görüş veren arkadaşların Ortak Görüşüne uyarız biz de bu durumda... TDK'na makale biçiminde sunacağım nitelikte yansıttığım atasözleri demetinin - zenginliğinin bu açıklamalarım dikkate alınarak mevcut bilimsel hassasiyetim gözetilerek tutulması - verilmesi yerinde olacaktır görüşündeyim. Nihai aşamada; eğer sunduğum önerilerim dikkate alınmayacak olursa; sadece atasözlerinin atıflarının değil, bu durumda eklediğim tüm atasözlerinin tarafınızdan silinmesi uygun olacaktır. Çünkü, Türkçeye verdiğimiz emeğimizin ve çabamızın karşılığı yoksa, Türkçe'ye hizmet için başka kanalları - internet sitelerini devreye sokmamız uygun olacaktır. Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim. Dr. Said Dağdaş, 2.11.2013, 5.11.2013, Ankara.

atasözleri

değiştir

ayağını yorganına göre uzat bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur güneş girmeyen eve dokyor girmez sakla samanı gelir zamanı üzüm üzüme baka baka kararır--85.97.2.215 11:38, 21 Aralık 2013 (UTC)

"Türkçe atasözleri/D" sayfasına geri dön.