Köy enstitüsü

Türkiye'ye özgü bir okul türü (1940–1954)

Köy enstitüsü, Türkiye'de ilkokul öğretmeni yetiştirmek üzere 17 Nisan 1940 tarihli ve 3803 sayılı yasa ile açılan okul türü. Tamamen Türkiye'ye özgü olan bu eğitim projesini 28 Aralık 1938 tarihinde milli eğitim bakanı olan Hasan Âli Yücel bizzat yönetti.

Köy enstitüsü
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi

Türkiye'de köy enstitüsü fikri ilk kez Amerikalı eğitim filozofu John Dewey tarafından savunuldu.[1] Dewey, özellikle kırsal bölgelerdeki okulların toplum yaşam merkezi haline getirilmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'de okulun yerel koşullara uyarlanması sorunu eğitim felsefesinin özünü oluşturuyordu. Köy Enstitüleri, John Dewey'in iş ve eğitimi birleştirme fikrini yerine getirmek için tasarlanmıştır. Mezunların aynı anda hem okul öğretmenleri hem de toplumun eğitmeni olması bekleniyordu. Öğrenciler aslında kendi okullarını, evlerini, kışlalarını, iş yerlerini vb. inşa ettiler ve birlikte yaparak ve yaşayarak üretim ile eğitimi kaynaştırdılar.[2][3][4][5]

Hakkında söylenenler

değiştir
  • Köy Enstitülerini Cumhuriyetin eserleri içinde en kıymetlisi ve en sevgilisi sayıyorum. Köy Enstitülerinden yetişen evlatlarımızın muvaffakiyetlerini ömrüm oldukça yakından, candan takip edeceğim.[6]İsmet İnönü
  • İnönü, karma eğitimde kızların okutulmasına karşı çıkılması ve ilköğretimin hızlıca halledilmesi gerektiği konularında eğitimi “insan olarak yaşamak için su ve hava gibi” doğal bir gereksinim olarak görürdü ve Enstitüler Türkiye’nin bu sorununa çözümdü.[7]
  • Arkadaşlarım bu işle uğraşmak için benim bulduğum kadar vakit ve heves ayırabilirlerse, biz devam meselesini yakın zamanda tamamiyle hallederiz Bunu hallettiğimiz zaman, memleketin ve milletin az zamanda o kadar farklı ilerlemesini sağlayacak ana tedbiri nasıl bulmuş olduğumuza kendimiz de şaşakalırız.[7]İsmet İnönü
  • Köy Enstitüleri hakkında ne düşündüğünü söyle kim olduğunu söyleyeyim.[7]Sabahattin Eyüboğlu
  • Hasan Ali Yücel, Enstitüleri “bir arı kovanı halinde tam bir aile görüşü ile kendi ihtiyaçlarına cevap vermek mihveri etrafında işleyen bir insan fabrikası”na benzetmektedir (Yücel, 1993, s. 63)[8]
  • Köy Eğitmeni Projesi daha sonra kurulan Köy Enstitüleri için uygun ortamı hazırlamış ve Köy Enstitülerine geçişi bir nevi kolaylaştırmıştır. Hasan Ali Yücel, kendisinden önce başlanan bu Köy Eğitmeni Projesiyle yetişen eğitmenlerden kırsal kesimde alınan verimin memnuniyet verici olduğunu düşünerek “köyden yetişmiş, köy kalkınmasının hayati ehemmiyetini içinden duymuş, çalışkan ve müteşebbis gençlerin köy çocuklarını ve köy halkını yetiştirmek için lazım olan bilgiler, maharetler, teknik vasıtalar ve bilhassa ideallerle” donatıldıklarını dile getirmiştir (Birinci Maarif Şurası, 1939, t.y.).[8]
  • Köy Enstitüleri ile kapalı olan köylü hazinesi keşfolunmuştur. Bunun mütehassısları cesaretle bunun içine girdiler. Başarıyı, ilk önce burada değerlendirmek lazımdır. Köy Enstitülerinde çalışanları, Hasan Ali Yücel’i , Hakkı Tonguç’u rahmetle anmak isterim. Ben Devletin başındaydım. Köy Enstitülerindin asıl zahmetini çekenler, bu eserin mimarları ve onun tutunması için çalışanlardır. Eser onlarındır.[7]İsmet İnönü
  • Kanunun kabul edildiği oturuma dönemin DP mebusları muhalefet ettiler ve katılmadılar, oturumunda Kazım Karabekir'in projenin nereden alındığını sorması üzerine Hasan Âli Yücel şöyle konuşmuştur: Arkadaşlar bu kanunla bizim yaptığımız şey bir kopya değildir. Bunları kendi ülkemizin var olan gerçeğine ve toplumsal olgusuna uyarak yapmış bulunuyoruz. Bu bizimdir, kimseden almadık. Başkaları bizden alsınlar.[9]
  • İsmet İnönü'ye hitaben, Bu komünist yuvalarını ne zaman kapatacaksın? — Fevzi Çakmak
  • Köy Enstitülerinin kapanmasından duyduğum acıyı tarif edemem. Bir babanın evladını kaybetmesinden duyduğu acı gibi duyarım, ama herkes zanneder ki Hasan Ali Yücel’i Tonguç’u isteyerek değiştirdim; Köy Enstitülerinin kapanmasına neden oldum diye benim hakkımda kamuoyunda yanlış bir hüküm vardır; aslında o zaman bir sürü olaylar oldu. Kurultaylarda Enstitüler aleyhine bir cereyan başladı. Ben bunların doğru olmadığını yerine giderek tespit ettim, ama bu o kadar yoğunlaştı ki grubu etkiledi. Grubun büyük çoğunluğu Köy Enstitülerinin aleyhine döndü. Bakanlar içinde Köy Enstitülerine karşı vaziyet alanlar çoğaldı. En çok da bu konuda Köy Enstitülerinden şikayet edilenlerin başında Milli Eğitim Bakanı Yücel’le, Genel Müdür Tonguç hedef alınıyordu. O sırada ordudan, rahmetli Mareşal Fevzi Çakmak’tan (1876 – 1950), o Genelkurmay Başkanlığından ayrılmadan önce, yoğun şikayetler başladı. Mareşal, “ Bu komünist yuvalarını ne zaman kapatacaksın ? ” diye soruyordu. Mareşal bunu adeta bir mesele haline getirmişti. Köy Enstitüleri etrafında bu çok yoğunlaştı.
Şimdi sana önemli bir şey söyleyeceğim: Herkes benim zayıflığım gibi görür, ama benim gücümdür aslında; mesela ben Köy Enstitüsü fikrine inanmışımdır. İnanmış bir insan, sonuna kadar bunu yürütür; idealizmde, felsefede bu böyledir, ama ben politikacıyım, uygulayıcıyım. Ben gücüme göre gücümün var olduğu yerde, gücümü gösterebilirim. Ben dahi değilim, gücümle, tecrübemle memleket menfaatlerini en üst seviyede tutarak meselelere çözüm bulurum. Ben gücümün bittiği yerde bir politikacı, bir tecrübe sahibi bir insan olarak bir noktada, onu gelecekte tekrar uygulamak üzere bir noktada durdururum. Bu, aslında benim gücümdür. Çünkü artık gücümü kaybettiğim noktada, “Ben bu işi yürüteceğim !” diye yürüdüğüm zaman, artık tamamıyla yok olma durumu vardır; ben gücümün bittiği yerde, her şeye rağmen, yok olucu bir harekete yönelmem. Orada dururum. Zaman, benim için önemli bir faktördür; zaman içinde imkanlar gelir önüme, bir noktada bıraktığım fikrimi yeniden uygularım. Değişen zaman içinde de bana yeni fikirler gelmemiş, o fikrin doğruluğu bende bir kanaat olarak devam ediyorsa, onu yeniden uygularım. Köy Enstitüleri meselesi de böyle olmuştur.
Benim gücüm o zaman nereden geliyordu ? Partiden, Parti Meclis Grubundan, gücümü ben buradan alıyordum. Bu konuda bütün organlarda gücümü kaybetmişim. Ordunun üst kademesinde de huzursuzluk başlamış. Onun için bir süre en çok bu konuda saldırıya uğrayan, Milli Eğitim Bakanı Yücel’le, Genel Müdür Tonguç’u onların da gönlünü alarak bir süre için bu şimşekleri bu olay üzerinden uzaklaştırmak istedim. Fakat sonradan demokratik hareketleri de başlatınca, olaylar öyle gelişti ki kendi cereyanında yürüdü ve bir an geldi ki artık Köy Enstitülerini, eski gücüyle, eski ruhuyla devam ettirmek olanakları benim elimden çıktı. — İsmet İnönü [10][11]

Kaynakça

değiştir
  1. B. Güvenç, "History of Turkish Education", Educalian and Science, Vol. 22 (108), Special Issue, 1998, p. 56.
  2. THE INFLUENCE OF AN AMERICAN EDUCATOR (JOHN DEWEY) ON THE Turkish educational system, THE TURKISH YEARBOOK VOL. XXXI, by BAHRİ ATA
  3. John Dewey (/ˈduːi/; October 20, 1859 – June 1, 1952) was an American philosopher, psychologist, and educational reformer whose ideas have been influential in education and social reform. He is regarded as one of the most prominent American scholars in the first half of the twentieth century.
  4. "Profesör John Dewey'nin Raporları", Maarif Vekaleti Mecmuası, March 1925, No. I. Its Turkish translation was published several times. In 1939, during the time of Hasan Ali Yücel, Minister of Educatian, the Dewey report wa" republished.
  5. "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 22 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2019. 
  6. https://www.ismetinonu.org.tr/ismet-inonu-ve-koy-enstituleri/#24
  7. 7,0 7,1 7,2 7,3 https://www.ismetinonu.org.tr/ismet-inonu-ve-koy-enstituleri
  8. 8,0 8,1 https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/255300
  9. "Hasan Keseroğlu, Türk kütüphaneciliği, Köy enstitülerinde okuma ve kütüphane, 2005". 24 Ocak 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Şubat 2009. 
  10. Topraktan Parlamentoya – Muammer Erten – Boyut Yayınları 2010 sayfa: 271
  11. https://www.ismetinonu.org.tr/koy-enstituleri-nicin-kapandi-1954/
Köy enstitüsü ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.