Metin Akpınar

Türk tiyatro ve sinema sanatçısı
Metin Akpınar
Doğum tarihi 2 Kasım 1941
Doğum yeri Fatih
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi

Metin Akpınar (d. 2 Kasım 1941; Aksaray, İstanbul), Türk oyuncu.

Sözleri

değiştir
 
Sanat olayının en kısa tarifi, doğa-insan, insan-toplum ilişkisidir.

Kaynaklı

değiştir
  • Annem engel olmasa belki ben de kabadayı olacaktım.[1]
  • Para için endişem hep sürdü. Çünkü parayı zor kazandım. Mahmutpaşa’da mendil de sattım.[2]
  • Evlilik insanlığa aykırı bir kurum! [Gülüyor] Ayrı kafa yapısında, ayrı kültürde, hormonları ve enzimleri farklı iki yaratığın uzun yıllar bir arada yaşama mahkûmiyeti, evliliktir. Ciddi anlamda bir pranga mahkûmiyetidir bu. Bunu 48 yıllık evli bir abiniz olarak söylüyorum... [Gülüyor] Ancak evlilik aynı zamanda güzel bir oyundur ve kendi kuralları içerisinde doğru oynanırsa yürür. Bir süre sonra zaten aşk denen delilik ortadan kalkar, her şey sevgi ve saygıya dayanır.[2]
  • Muazzam bir değişim yaşadı Türkiye. Biz de o değişimi 69 yıla sığdırdık.[2]
  • Mustafa Kemal masasıdır bizim masamız. Bizim masamızda üç duble atıp belden aşağı konuşulmaz. Bizim masamızda sanatın dışında, politika da tartışılır dünya da. Bizimkisi bir anlamda bilgi alışveriş masasıdır.[2]
  • Sanat olayının en kısa tarifi, doğa-insan, insan-toplum ilişkisidir.[3]
  • Tiyatro evrensel değildir, ulusaldır çünkü dille bağlı. Sizin folklorunuz, sizin kültürünüz başkaları tarafından bilinmez. O zaman üreteceğiniz espriler de evrensel değil ulusaldır ve yöreseldir.[3]
 
Sanatçı, söyleyecek sözü varsa bunu isterse kağıda yazar, roman olur, öykü olur, deneme olur; isterse tuvale yazar resim olur; isterse notaya döker müzik eseri olur; isterse bina yapar mimari olur…
  • Sanatçı, söyleyecek sözü varsa bunu isterse kağıda yazar, roman olur, öykü olur, deneme olur; isterse tuvale yazar resim olur; isterse notaya döker müzik eseri olur; isterse bina yapar mimari olur… Bir tek tiyatro bunlar içinde buza yazı yazmaktır. Eriyince gider.[3]
 
Tiyatro bir tür mabeddir. Empati kültürünün mabedidir.
  • Tiyatro bir tür mabeddir. Empati kültürünün mabedidir. Empatiyi insanlara anlatmak için kurulmuş bir mabeddir. Oraya gelen sahneye baktığı zaman sahnedeki olayla özdeşleşir.[3]
  • Ben bağnaz dincilere de karşıyım, bağnaz kemalistlere de karşıyım, bağnaz komünistlere de karşıyım. Bağnazcılığın her türlüsüne karşıyım. Atatürk de böyle kemalizm de böyle. Ben bir Atatürkçüyüm, ama Kemalist değilim. Onu din yapan, onu ilah yapanlardan değilim. Ama o ilahın ayağını yere bastıralım derken yok edenler de değilim.[4]
  • Orhan Pamuk'un romanları okuyamıyorum çünkü içlerinde istismar seziyorum. Bir şeyi doğru anlatırken başka bir yere sıçrıyor ve orası beni çok ilgilendirmiyor. Direniyorum ama olmuyor.[5]
  • Canım gitti benim, yarım gitti... (Partneri Zeki Alasya'nın ölümü hakkında)[6]

Hakkında

değiştir
  • Büyüyorlardı sahnede! Devekuşu Kabare’nin kurulduğu ilk yıllarda, Klüp 12’nin altındaki o küçücük yerde bile büyüyorlardı. Olağanüstü bir şeydi. Sanki Tanrı ikisini birlikte yaratmış gibi. İkiz gibi. Bakışlarıyla anlaşırlardı. Birbirlerinin nefesini, duruşunu bile kontrol ediyorlardı.[7]Nevra Serezli
    • Nevra Serezli’nin Zeki Alasya-Metin Akpınar ikilisi için söyledikleri.

Kaynakça

değiştir
Metin Akpınar ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.