Yetenek
kabiliyet; belirli bir düzeyde belli bir işi yapma yetkinliği
Yetenek, kimsenin bir şeyi anlama veya yapabilme vasfı.
A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z |
Kaynaklı
değiştir- Büyük bir yeteneğin kanıtı; duyulardan aklı anımsamak ve düşünceleri alışkanlıklardan ayırmaktır.[1] — Cicero
- Kimi oyuncu “Ben tamamım” der ve üzerine bir şey eklemez. İnsanların almaya alışık olduğu şeyleri verir, bunun ekmeğini de yer. Kimisi de zor olanı yani yeteneğini hep bir basamak yukarı taşımayı seçer. İkinci yol emek ister. Ben zor yolu seçtim.[2] — Deniz Celiloğlu
- Gizli kalmış yetenek ün getirmez.[3] — Desiderius Erasmus
- Yetenek elektriğe benzer. Elektriği anlamayız ama faydalanırız.[4] — Maya Angelou
Kaynaksız
değiştir- Beceri ve yetenek eğitimin bir ürünü değildir. Bu yetenek kişide doğuştan vardır. Yani bu Tanrı'nın bir lütfudur. — Adolf Hitler
- Erdem ve yetenek yönünden üstün olan kimselerin arkasından gitmek ve onlara uymak doğrudur. — Aristoteles
- Yetenek başkalarının vuramadığı hedefi vuran nişancı gibidir; dahi ise başkalarının göremediği bir hedefi vuran bir nişancı. — Arthur Schopenhauer
- Güzel kadınlar için mücevher ne ise, yetenek için de yükseklik odur. — François de La Rochefoucauld
- Öyle kusurlar vardır ki, büyük yetenekleri meydana getirirler. — François de La Rochefoucauld
- Bir adamın değeri, büyük yetenekleriyle değil, onları nasıl kullandığına bakılarak ölçülmelidir. — François de La Rochefoucauld
- Emperyalist aşamada insan, ilke olarak, yeteneksiz ve beceriksizdir. — Yalçın Küçük
Kaynakça
değiştirVikisözlük'te yetenek ile ilgili tanım bulabilirsiniz.