Albert Schweitzer

Albert Schweitzer
Alman humanist doktor, filozof, müzisyen, teolog, hayvansever.
Doğum tarihi 14 Ocak 1875
Doğum yeri Kaysersberg
Ölüm tarihi 4 Eylül 1965
Ölüm yeri Lambaréné
Vikipedi maddesi
Vikiveri öğesi
Ahlaklılığın en büyük düşmanı duygusuzlaşmaktır.

Albert Schweitzer (14 Ocak 1875, Kayserberg, Alman İmparatorluğu-4 Eylül 1965, Lambaréné, Gabon), 1952 Nobel Barış Ödülü sahibi Alman humanist doktor, filozof, müzisyen, teolog, hayvansever ve anti-nükleer aktivisti.

Biz bilgi edindikçe etrafımızdakiler anlaşılır bir hâl almaktan ziyade daha da gizemli olur.
Etik, yaşayan her şeye karşı hissettiğimiz sonsuz sorumluluktur.
Sonsuzluktan bize ulaşan ruhani ışının "aşk" olduğunu fark eden, dinin, kendisine doğaüstü gerçekler hakkında eksiksiz bilgiler sunmasını istemekten vazgeçecektir.

Sözleri

değiştir
  • Bazen ışığımız söner, ama başka bir insanla karşılaşmamızla tekrar parlayıverir bir anda.
  • Ben, her zaman şuna inanmışımdır; her birimiz hiç olmazsa yoksulluğun bir parçasını sona erdirebilmek için az da olsa birşeyler yapabiliriz.
  • Bir insanın sahip olabileceği en güzel anıt, insanların kalbindedir.
  • Birçok insan mutsuz olduklarını bilirler; ama daha fazla sayıdaki insan mutlu olduklarını bilmezler.
  • Biz bilgi edindikçe etrafımızdakiler anlaşılır bir hâl almaktan ziyade daha da gizemli olur.
  • Biz hepimiz o denli çok birlikte olduğumuz halde hepimiz yalnızlıktan ölüyoruz.
  • Bütün dahiler göklere uzanır, Mozart ise gökten inmiştir.
  • Büyük olmak iyidir, ama insan olmak daha iyidir.
  • Etik, yaşayan her şeye karşı hissettiğimiz sonsuz sorumluluktur.
  • Gelişme iyi şeydir, yeter ki her yönünden anlaşmaya varılsın.
  • Hayatın tüm hüzünlerinden tek kaçış müzik ve kedilerdir.
  • Hayat, bencil veya düşüncesizce hareketler nedeniyle yok edilemeyeceği gibi, daha yüce bir değer veya amaç için de feda edilemez.
  • Hayatın sıkıntısından üç şeyle uzaklaşabilirsiniz: Müzik, kitap ve kediler.
  • Her insanın bizi insan olarak ilgilendirdiği bilinci azalırsa kültür ve etik sarsılmaya başlar.
  • İnsan ruhu ölmedi. Gizlenerek yaşamaya devam ediyor. İnsan ahlâkının kökü olması gereken merhametin, gerçek genişliğine ve derinliğine, ancak kendini insan türüyle sınırlamayıp bütün yaşayan canlıları kucaklaması sayesinde ulaşabileceğine inanıyorum.[1]
  • İnsan yaşamının amacı başkalarına hizmet etmek, şefkat göstermek ve yardımcı olmayı istemektir.
  • İnsanın ahlakı insanla bitmemeli, evrene yayılmalıdır; bir parçası olduğu büyük hayat zincirinin yeniden farkına varmalıdır. Tüm varlığın bir değeri olduğunu anlamalıdır.
  • İnsanlar arasında çok soğukluk var, çünkü kendimizi aslında olduğumuz kadar sıcak kanlı göstermiyoruz.
  • Kimi vakit sönen hayat ateşimiz rüzgar gibi bir başkası tarafından körüklenerek alevlenir; ve her birimiz bu ateşi tekrar canlandıran dostlarımıza en içten teşekkürlerimizi borçluyuz.
  • Kimse yıllarca yaşadığı için ihtiyarlamaz. İnsanlar ideallerine ihanet ettikleri zaman yaşlanırlar.
  • Merhamet dairesini yaşayan bütün varlıkları kapsayacak denli geliştirene dek İnsanoğlu huzur bulamayacaktır.
  • Mutluluğu sadece insanlarla "bölersen", onu "çarpabilirsin".
  • Mutluluk bizde olmadığı halde, başkalarına verebileceğimiz tek şeydir.
  • Mutluluk iyi bir sağlık ve kötü bir hafızadan başka bir şey değildir.
  • Mutluluk, paylaşınca iki katına çıkan tek şeydir.
  • Sadece sana özel bir dünyada yaşamıyorsun; kardeşlerin de seninle aynı yerde.
  • Sığ gerekçelerle ticari bir üstünlük sağlamak için olan savaş alçakçadır.
  • Sonsuzluktan bize ulaşan ruhani ışının "aşk" olduğunu fark eden, dinin, kendisine doğaüstü gerçekler hakkında eksiksiz bilgiler sunmasını istemekten vazgeçecektir.
  • Tehlikeli bir dönemde yaşıyoruz, insan kendine hükmetmeyi öğrenmeden doğaya hükmetmeyi öğrendi.
  • Uygarlık maddi ve manevi ilerlemedir; bu ilerleme gerek kişilere, gerekse topluluklara hayat uğraşısının yarattığı zorlukları azaltmakla olur.
  • Vazife duygusu, en büyük terbiyeci güçtür.

Kaynakça

değiştir
Albert Schweitzer ile ilgili daha fazla bilgiye Vikipedi'den ulaşabilirsiniz.